Dolar 34,1641
%0.01
Euro 38,2122
%0.12
Altın 2.923,700
%0.12
Bist-100 9.777,00
%-0.53

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Uluslararası Balkan Forumu'nun 6.sı Edirne'de gerçekleşiyor

Uluslararası Balkan Forumu'nun 6.sı Edirne'de gerçekleşiyor

Uluslararası Balkan Forumu'nun 6.sı 'Çok Boyutlu Bölgesel Entegrasyon' ve 'İş Birliği Vizyon 2023' temasıyla Edirne'de gerçekleşiyor. Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ve Edirne Valiliği işbirliği ile gerçekleşen program...

  • Ege Postası
  • 01.05.2013 - 16:21
Uluslararası Balkan Forumu'nun 6.sı 'Çok Boyutlu Bölgesel Entegrasyon' ve 'İş Birliği Vizyon 2023' temasıyla Edirne'de gerçekleşiyor. Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ve Edirne Valiliği işbirliği ile gerçekleşen program 2 gün sürecek.

Foruma Türkiye ve Balkan ülkelerinden çok sayıda devlet adamı, düşünce ve sivil toplum kuruluşu yöneticisi, akademisyen, yazar, iş adamı, uzman ve diplomatik temsilci ile uluslararası kuruluş ve medya temsilcileri katılacak.

Forumun açılışını Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Edirne Valisi Hasan Duruer, TASAM Başkanı Süleyman Şensoy ve konuk devlet temsilcileri yapacak.

Edirne'de bulunan Margi Otel'de 6.sı gerçekleşecek olan Uluslararası Balkan Forumu ile ilgili bir açıklama yapan TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, son 5 yıldan bu yana ağırlaşan küresel ekonomik kriz çerçevesinde Balkan ülkelerinin ekonomilerinin de sürekli olarak zemin kaybettiğini söyledi. Batı Avrupa’daki güçlü ekonomiler başta olmak üzere çok sayıda aktörle rekabette zorlanan bölgede 'Balkan Baharı' olarak tanımlanabilecek ve kendisine göre farklı parametreleri bulunan, muhtemel yeni bir sürecin çok sayıda işareti olduğunu ifade eden Şensoy, "Dünya ve bölge için tarihsel kırılmaların ve denge paylaşımının yeniden tanımlandığı bu dönüşüm sürecinde kültürel ve ekonomik etkileşimin artırılması ve derinleştirilmesi farklılıkların değil benzerliklerin ön plana çıkarılması, aktörler arasında kazan-kazan durumu oluşturulması, güven artırıcı önlemlerin güçlendirilmesi, sadece bölgesel değil küresel istikrar ve güvenin de kalıcı hale gelmesine ciddi katkı sağlayacaktır.” dedi.

Türkiye’nin vizeleri birçok Balkan ülkesi ile karşılıklı kaldırılmasının yeni bir insan ve ticaret rejiminin oturmasını sağlayarak bölgesel ekonomik entegrasyonu üst düzeylere çekmeye başladığını ve öteki olgusundan beslenen düşmanlıkları da törpülediğini vurgulayan Başkan Şensoy, "AB, Balkanlar'daki sorunlar karşında entegrasyon yoluyla insan ve mal hareketliliğini sağlayıp, çözülemeyen sınır sorunlarını geçişken sınırlar yoluyla çözmeyi hedeflemektedir. Temmuz 2013’te AB’ye üye olması beklenen Hırvatistan dışındaki diğer 6 Balkan ülkesinin 2020’den önce üyeliğe hazır olamayacağı öngörülmektedir. Birliğe adaylık statüsü kabul edilen Makedonya, Karadağ ve Sırbistan ile bu statüyü bekleyen Bosna-Hersek, Kosova ve Arnavutluk’un durumları, gerçekleştirecekleri reformlara ve AB standartlarına yaklaşmalarına bağlı olarak gelişecektir. AB zayıflayan ekonominin getirdiği ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmasına rağmen, AB’ye üyelik perspektifi Balkan ülkeleri için önemli bir hedef olmaya devam etmektedir." diye konuştu.

Siyasi yapı ve güvenlik ile ilgili kaygıların Balkan ülkeleri arasındaki ekonomik etkileşimin de sınırlı kalmasına neden olduğunu dile getiren Şensoy sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu nedenle, Bölge ülkeleri kendi ekonomilerini geliştirmek için AB’ye katılım programlarına odaklanmış durumdadırlar. Ne var ki, en azından ulaşım maliyetleri göz önünde bulundurulduğunda, iç pazarı güçlü tutmayı hedeflemeyen ve kapı komşusu ülkeleri ihmal eden ekonomik projeler uzun vadede optimum verimliliğe ulaşamayacak ve dış bağımlılığa mahkum olacaktır. Dolayısıyla, bölge ülkeleri en azından AB ile müzakerelerinde ellerini güçlendirmek için bile olsa iç pazarlarını ve bölgesel ekonomik ilişkilerini geliştirmek durumundadırlar. Bu çerçevede bölge ülkelerinin AB’ye alternatif değil ama tamamlayıcı/paralel bir ekonomik bütünleşme, iş birliği kurumsallaşmasını güçlendirmeleri bölge ve AB için olumlu sonuçlar doğuracaktır. Dahası, gelişen ekonomik ilişkiler siyasi sorunlar ve güvenlik kaygıları ile baş etmede büyük kolaylık sağlayacaktır. Bu perspektifte Türkiye’nin bölgedeki varlığı ve potansiyeli ikili, çok taraflı işbirlikleri için tarihi fırsatlar sunmaktadır”.

BALKANLAR’DA BÖLGESEL ENTEGRASYONUN ÖNEMLİ KONULARI KONUŞULACAK

İki gün sürecek 6. Uluslararası Balkan Forumu’nun açılış konuşmalarından sonraki 5 oturumunda 'Balkanlar’ın Siyasi Entegrasyonu: Balkanlar Avrupalılaşacak mı'', 'Avrupa Birliği Genişlemesi: Balkanlar’ın Birlik İçindeki Yeri', 'Balkanlar’da Kültürel Entegrasyon: Balkan Üst Kimliği Mümkün mü'', 'Balkanlar’ın Ekonomik Entegrasyonu: Avrupa Ekonomik Yapısı ve Balkanlar' ile 'Herkes İçin Güvenlik: Balkanlar ve Avrupa’nın Ortak Güvenliği' konuları masaya yatırılacak.

BALKAN İLETİŞİM AĞI 7. KONFERANSI DA EDİRNE’DE YAPILIYOR

    Network, Balkan ülkelerinin önde gelen stratejik araştırma merkezleri ve düşünce kuruluşlarının iletişim, istişare ve iş birliği organizasyonudur. Balkan İletişim Ağı (Balkan Communication Network) Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi SAM öncülüğünde Ankara’da gerçekleştirilen Kurucu Konferans tarafından 9-10 Haziran 2005 tarihinde oluşturulmuştu. Ağ’da Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Hırvatistan, Makedonya, Moldova, Romanya, Sırbistan, Slovenya, Karadağ, Türkiye ve Yunanistan yer almaktadır. Konferanslar sırasıyla 2005’de Ankara’da (Kurucu Konferans), 2006’da Sofya’da, 2007’de Bükreş’te, 2008 - 2010 yıllarında Tekirdağ’da ve 2011 Üsküp - Ohrid’de gerçekleştirilmişti. 2012 troyka toplantısı ise Arnavutluk’un başkenti Tiran’da geniş katılımla gerçekleşmişti. 30 Nisan 2010’da Tekirdağ’da gerçekleştirilen 5. Konferans’ta, Balkan İletişim Ağı’na Moldova, Karadağ ve Slovenya’dan ilk defa katılım sağlanmış ve üyelikleri onaylandı.

    Balkan İletişim Ağı, bölgede faaliyet gösteren düşünce kuruluşları arasında sürekli iletişime ve sıkı iş birliğine imkan sunan bir platform olarak kuruldu. Ağ, düşünce kuruluşları tarafından yürütülecek faaliyetler aracılığıyla Balkan ülkeleri ve halkları arasında karşılıklı güven ve anlayışın güçlendirilmesine katkıda bulunabilecek entelektüel bir zemin ve paralel diplomasi çerçevesi olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca, düşünce kuruluşları arasında sağlanacak yakınlık ve sıkı iş birliği aracılığıyla karar alıcılar için alternatif yapıcı yaklaşımları oluşturulabilecek potansiyeli taşımaktadır.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.