Dolar 34,5424
%0.18
Euro 36,0063
%-0.62
Altın 3.005,890
%1.48
Bist-100 9.550,00
%1.94

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

Kocaoğlu'ndan örgüte ayar!

Gün geçmiyor ki; İzmir CHP’de farklı bir tartışma olmasın…

Geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun belediyenin yaptığı çalışmalar hakkında milletvekilleri ve belediye başkanlarını bilgilendireceği duyuruldu…

Bunu ilk duyduğumda yine parti içi bilgilendirme yerine bir çatışmanın olabileceğini bazı CHP’li dostlarımla yaptığım sohbette paylaşmıştım. Aslında bu tartışmanın İzmir Milletvekili Aytun Çıray ile Başkan Kocaoğlu arasında geçmesini bekliyordum…

Kocaoğlu’na yakın bazı isimlerle yaptığım sohbette böyle bir tartışmanın yaşanabileceği bana söylenmişti...

Bu toplantıya gelmeden önce; Kocaoğlu ve Yüksel ikilisinin içinde olduğu durumdan biraz bahsetmek istiyorum…    

İl kongresi sonrası hem İl Başkanı Alaattin Yüksel hem de Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu hassas bir döneme girdiğini söylemek istiyorum…

Her ikisi de İzmir’de en büyük koltuklarda oturuyor… Nedense, Yüksel sanki koltuğu elinden alınacak gibi bir tavır içinde…

Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise, artık ilçe belediye başkanlarıyla yarışır hale geldi. Neredeyse bütün ilçelerde Büyükşehir’in ağırlığını hissettiriyor… “Bana itaat etmezseniz size bir şey yok”

Bazı ilçe belediye başkanlarıyla yaptığımız sohbetlerde Kocaoğlu’nun kendisine rakip olarak gördüğü isimlerin ilçelerine yardımları kıstığını ifade ediyorlar…

Yani anlayacağınız Büyük Başkan için çember daralmış durumda…

Kongrede Büyükşehir silahını en iyi şekilde kullanan ve il kongresini almayı başaran Kocaoğlu kongre sonucunda çıkan 5 oy farkında getirdiği stresle ne yapacağını şaşırmış durumda…

Daha önce 2019’da “yokum” diyen Kocaoğlu sanki yeniden aday olacakmış gibi bir tavır içinde… 

Zaten daha önce kaleme aldığım köşe yazısında “Kocaoğlu’nun aday olabileceğini” ifade etmiştim…  

Bu düşünce ile eğer aday olmazsa bile “yerine gelecek ismi belirleme konusunda güçlü olmak istediğini görüyorum”

Bu nedenle Kocaoğlu’nun ilçe belediye başkanlarının üzerinde ciddi baskı kuruduğunu görüyorum. Zaten birçok belediye başkanı özel görüşmelerimizde bize ifade ediyor…

Şimdi yukarıda ilçe başkanları ile ilgili yazdıklarımı destekleyen bir örneği sizinle paylaşmak istiyorum…

Geçtiğimiz günlerde Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın Ödemiş’e yaptığı ziyaretten sonra İl Başkanı Yüksel’le Ödemiş’e çıkarma yaparak yıllardır sorunları bilinen patates üreticisinin sorununa el attı…

Ve yıllardır yanı başında olan sorunu bir anda çözme ihtiyacı duydu…

Ödemiş’te Karşıyaka tehlikesini gören Başkan Kocaoğlu tarım hamlesiyle burada birkaç gün önce alkış alan Akpınar’a gelecek övgülerin önüne geçmek için tonlarca patatesi almak zorunda kaldı…

Ödemiş’te patates üreticisinin Aziz Kocaoğlu’na değil, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’a teşekkür etmesi gerekiyor…

Anlayacağınız CHP’deki rekabet Ödemiş’te köylüye yaradı…

Burada bastır parayı al alkışı, ama önemli olan parayla gönül almakta değil, gönüllere girebilmekte…

Şimdi gelelim birkaç gün önce İl başkanlığında gerçekleşen toplantıda Milletvekili Tacettin Bayır’la Başkan Kocaoğlu arasında yaşanan tartışmaya…

Hani bir atasözü var ya, “Bir dokun bin ah işit” diye. İşte tam böyle örgüte yaptığı işleri anlatacak olan Kocaoğlu kendisine soru soran milletvekiline gösterdiği tepki salonda bulunan içlerinde CHP’nin üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu bir ortamda gerçekleşti.  Bayır’ın “Sayın Başkan bize bazı konularda bilgi verirseniz, vatandaş bize soru soruyor bizde konuları bilmediğimiz için yanıt veremiyoruz” sözleri üzerine Kocaoğlu “Bana CHP’liler destek vermiyor, ben sağ partilerden oy alıyorum. Örgüt beni yeterince desteklemiyor, beni sokakta savunmuyor” diyerek örgüte sitemde bulunuyor…

Oysa Kocaoğlu’nun bu ilk vukuatı değil, bir diğer vukuatı ise, havagazı fabrikasında o dönem vekil olan Mehmet Ali Susam’la yaşadıkları kameralara yansımıştı. Bayır ‘la ilgili yapılan tartışmanın ondan aşağı kaldığını söylemek yanlış olmaz…   Yani anlayacağınız, Kocaoğlu örgüte ayar verirken, Milletvekili Tacettin Bayır’dan başka kimsede tık yok… 

Genel Başkan Yardımcılarının “Başkanım sakin olun” diyerek Kocaoğlu’nu sakinleştirmeye çalıştığı, İl Başkanı Yüksel’in ise “Başkanım sen git arkada bir sigara iç sakinleş” dediği ifade ediliyor…

Kocaoğlu’nun örgüt toplantısında sağ partinin seçmenlerine duyduğu hayranlığı yerinde ifade etmesi hem de bunu kendi partisinin Genel Başkan Yardımcılarının olduğu yerde yapması tam anlamıyla bir skandal…

Kocaoğlu’nun sokakta kendi ifadesiyle “Sağ seçmenin gönlüne girdiği anket sonuçlarıyla tescillenmiş durumda” zaten yapılan ankette AK Parti ve MHP’den gelen destek ortada, ama CHP’den gelen sonuçta ortada…

Zaten benim gönlümdeki “Başbakan Binali Yıldırım” diyen ve Yıldırım açıklandıktan sonra “dileğim kabul oldu” sözlerini sarf eden bir CHP’liye AK Partililerin sempati duyması kadar normal bir durum olamaz…

Başkan Kocaoğlu’nun bu sözleri CHP il başkanı, İlçe başkanları, milletvekilleri ve hepsinden önemlisi iki Genel Başkan Yardımcısının olduğu yerde söylüyor…

Kimse “Sayın Başkan ne yapıyorsun, burada Genel Başkan Yardımcıları, İl başkanı ve ilçe başkanları var, siz nasıl böyle konuşursunuz” diyerek tepki göstermiyor…

Oysa örgütü bu kadar hırpalayan 30 ilçe başkanı, milletvekilleri ve Genel Başkan Yardımcılarının olduğu bir toplantıda Büyükşehir Belediye Başkanı’nın kendisini her şeyin üzerinde görmesi nasıl bir tavırdır.  Hele örgütün her kademesinde görev alan isimlerin önünde ayar çekmeye çalışan kişiye Genel Başkanı temsil eden kişilerden gık çıkmaması içimden “vay CHP’nin haline vay” demekten başka bir şey gelmiyor…

İl kongresinde olduğu gibi “Kocaoğlu ne derse o oluyor” bundan sonra Genel Başkan Yardımcıları o apoletlerle çok fazla dolaşmalarının bir anlamının olduğunu düşünmüyorum. Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun bile zaman zaman yerden yere vurulduğu CHP’de özellikle İzmir’de bu sessizliğin neden yaşandığını çok anlamış değilim…

Kim bilir belki de biz siyaseti yanlış okuyoruz. Belki de bizim bilmediğimiz şeyler vardır.

Bir belediye başkanının söylediklerine sessiz kalarak onaylayan hatta sanki Başkan Kocaoğlu haklıymış gibi sakinleştirmeye çalışan Genel Başkan Yardımcıları ve İl Başkanı “örgütü temsil ediyoruz” diye bir ifade kullanmasınlar.

Kocaoğlu İl başkanlığında yaptığı sunumda yaşananlar ve söylediği sözlerle örgüte “Ayarın kralını çekmiştir”  

İki günden beri yaptığım görüşmelerde bu sessizliğe ve örgütün belediye başkanlarının teslimiyetçi bir yapı içine itilmesine “İSYAN” gittikçe büyüyor… Bu toplantıdan sonra anlaşılan İzmir’in patronu ne Genel Başkan ne Genel Başkan Yardımcıları ne de İl Başkanı’dır.

Tek patron var “O da Aziz Kocaoğlu’dur”

Kimse kusura bakmasın iki kere iki nasıl dört ediyorsa, buda böyle…

Bundan da anlaşıldığı gibi; İzmir’de siyaset yapanlar hangi makam ya da mevkiine gelirse gelsin, altını kalın bir çizgiyle çiziyorum İzmir’in patronu Aziz Kocaoğlu, buradan çıkan mesaj net bir şekilde bunu ortaya koyuyor…     

Öyle Aziz Kocaoğlu’nun arkasından sallayacaksın, gazetelere beyanatlar vereceksin, ama örgüt toplantısı olduğunda gelip konuşmayacaksın, yok öyle yağma “havyan terli yemiyor…” Öyle ucuz kahramanlık yok..   

Örgütün hak ve hukukunu savunacaksan çıkıp başka yerde konuştuklarını muhatabının yüzüne söyleyeceksin, eğer söyleyemeyecekseniz o zaman susup durumu kabulleneceksiniz…

Ama Başkan Kocaoğlu’nu her gördüğünde “padişahım çok yaşa” diyecekseniz o zaman Kocaoğlu’nun yaptığı yanlışları konuşmayacaksınız…

Hadi medyada konuşmamanızı anlarım, “parti içinde yaşanan tartışmalar medyaya yansımasın, parti zarar görmesin” diyorsunuz ya örgüt toplantılarında neden konuşmuyorsunuz

Beyler o zaman ya bu deveyi güdeceksiniz, ya da bu diyardan gideceksiniz…

Alaattin Yüksel ve Kocaoğlu yanlış işler yapıyor, tamam yapıyor da, doğru olanı kim söyleyecek… Kapalı kapılar ardında konuşmak kolay, Tacettin Bayır dışında bir tane babayiğit yok muydu çıkıp iki kelam edecek…

Gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni sevgili Sercan Avcı;  geçtiğimiz gün güzel bir yazı kaleme almıştı. Yazının sonunda Kocaoğlu için “Örgütle diyaloğu böyle giderse,2019'da dükkânı başkasına devreder!”  senin söylediğin gibi eder etmesine de bu dükkanı devir almak isteyen babayiğit nerede… Kimse taşın altına elini sokmuyor, ama herkes ben olayım diyor…