Tugay'ın İzmir tarifi: Birazcık gerçekçi olabilir miyiz?

Bugün gündemimizde İzmir var.

 Evet, güzel İzmir...

Ama bu sefer konumuz, “güneş, deniz ve kordon boyunun romantizmi” değil. Konumuz, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay'ın, birazcık -nasıl desem- 'tuhaf' bir açıklaması.

Başkan Tugay, sahneye çıkıp "Türkiye'yi kandırabilirsin ama İzmir'i kandıramazsın. İzmirli 'gavur' değil, İzmirli Müslümandır" demiş.

İlk okuduğumda, "Acaba yanlış mı okudum?" diye düşünmeden edemedim. İzmir, her zaman Türkiye'nin en özgür ve çoğulcu şehirlerinden biri olarak anılır.

Ve biz İzmirliler, bu özgürlükçü ve hoşgörülü yapımızla gurur duyarız.

Peki, Başkan Tugay bu açıklamayla neyi hedeflemiş olabilir?

Bir kere, "İzmir'i kandıramazsınız" ifadesi...

 Bu, İzmir'in zeki ve bilinçli olduğu anlamına mı geliyor?

Tabii ki, İzmirliyiz, zekiyiz, ama bu, diğer şehirlerimizin bu niteliklere sahip olmadığı anlamına mı geliyor?

Üstelik, "İzmirli 'gavur' değil, İzmirli Müslümandır" demek... Bu, İzmir'in çeşitliliğine, laik yapısına biraz ters düşmüyor mu? İzmir'in güzelliği, her türlü inançtan insanın bir arada, barış içinde yaşayabilmesinde değil mi?

Başkan Tugay'ın bu açıklamaları, İzmir siyasetine ne kadar ‘yabancı’ olduğunu ve belki de siyasi bir ‘acemilik’ gösterdiğini düşündürüyor. Siyaset sahnesinde yeni bir yüz olmak, taze bir soluk getirmek güzel şeyler. Ama bu soluğun İzmir'in özgürlükçü ve çeşitliliğe saygılı ruhuna uygun olması gerekiyor. Yoksa, İzmir'in bu özgür ruhuna bayrak açmak, pek de hoş karşılanmayacak bir hareket olabilir.

Başkan Tugay'ın bu açıklamaları, İzmir'in çeşitliliğine ve özgürlükçü yapısına ne kadar uygun? Bu, sadece İzmirlilerin değil, tüm Türkiye'nin tartışması gereken bir konu. Çünkü İzmir, sadece İzmir'in değil, Türkiye'nin bir parçası ve bu şehrin ruhu, tüm ülkeyi etkiliyor.

Evet, sevgili okurlar, İzmir'in ruhu üzerine yapılan bu siyasi açıklamalar, sadece İzmir'de değil, tüm Türkiye'de ses getirecek gibi duruyor. Bakalım bu sesler nasıl yankı bulacak?

Biz de bu yankıları dinleyip, İzmir'in gerçek ruhunu anlamaya çalışacağız.

İzmir, Türkiye'nin en modern, en laik şehirlerinden biri… Peki, bu 'gavur' lafı nereden çıktı? Tugay, muhtemelen İzmir'e yönelik eski bir önyargıyı tersine çevirmeye çalışıyor.

Ama burada ironik bir durum var.

 Gelin, biraz didikleyelim.

Bir kere, İzmir'in laik yapısını savunmak için "has Müslüman" ifadesini kullanmak ne kadar doğru? İzmir'in güzelliği, her dinden ve inançtan insanın özgürce yaşayabildiği bir mozaik olmasında değil mi? Bu sözlerle, Tugay aslında İzmir'in ruhuna ters düşen bir ayrım yaratıyor olabilir.

Ayrıca, "Türkiye'yi kandırabilirsiniz ama İzmir'i kandıramazsınız" demek...

Bu cümle, sanki İzmir'in geri kalan Türkiye'den farklı, hatta üstün bir yer olduğu izlenimi yaratıyor.

Peki, bu tür bir ayrımcılık siyaseti İzmir'e yakışıyor mu?

İzmir'in güzelliği, farklılıklarıyla bütünleşen, ama Türkiye'nin ayrılmaz bir parçası olmasında.

Sonuç olarak, Dr. Tugay'ın sözleri, İzmir'in ruhunu yansıtmaktan ziyade, siyasi bir söylemin aleti olmuş gibi duruyor. İzmir, tarih boyunca hoşgörünün, birlikteliğin simgesi oldu. Bu güzel şehri, siyasi polemiklerin arenası yapmak, İzmir'e yapılacak en büyük haksızlık olurdu.

İzmir'e ‘gavur’ demek kolay, peki ya sonrası?

İşte asıl mesele bu. İzmir, Türkiye'nin bir parçası olarak kucaklayıcı ve birleştirici olmalı. Siyasi liderlerin, bu güzel şehrin ruhunu anlamaları ve ona göre hareket etmeleri gerekmez mi?

Yoksa İzmir, sadece seçim meydanlarının malzemesi mi olacak?

Dr. Tugay, bir sonraki hamlesinde İzmir'in gerçek değerlerine uygun bir yol seçer umarım. Çünkü İzmir, sadece güneşli plajları, mavi denizi ile değil, kucaklayıcı ve birleştirici yapısıyla da Türkiye'nin incisi.

Ve bu inci, siyasi atışmaların gölgesinde kalmayı hak etmiyor..