Foça’da sandalye yakmak serbest, oturmak yasak!
Demokrasi Meydanı’nda sandalyeler yanıyor.
Bakın, bu mecazi bir anlatım falan değil.
Foça’da gerçekten... ama gerçekten sandalyeler ateşe veriliyor!
Yani Türkiye’nin dört bir yanında insanlar, “Ekrem İmamoğlu tutuklanmasın!” diye sokaklara dökülürken...
Foça’da insanlar, “Sandalyemizi geri verin!” diye isyan ediyor.
Hani bir film repliği vardır ya:
“Sandalyemi geri verin ulan!”
İşte tam öyle bir sahne yaşanıyor Foça’da.
Ve bu sahnenin başrolünde kim var?
CHP’li Foça Belediye Başkanı Saniye Bora Fıçı!
Ne yapmış Fıçı Başkan?
Kalkmış, Foça’daki esnafın masa ve sandalyelerine savaş açmış.
Yani ekonomik krizin pençesindeki esnaf kan ağlıyor, kira ödeyemiyor, çalışanına maaş yetiştiremiyor...
Ama Başkan Fıçı'nın önceliği belli:
Masa!
Sandalye!
Kaldır!
Topla!
Yak!
Bir belediye başkanı düşünün...
Memleketin bin derdi varken...
Turizm sezonu kapıdayken...
Esnafla omuz omuza olmak yerine...
Zabıtayla esnafın kapısına dayanıyor.
Halkla kavga ediyor.
İşletmeleri cezalandırıyor.
Ve üstüne üstlük, bu uygulamanın adını da “düzenleme” koyuyor.
Evet evet, masa sandalye kaldırmaya "düzenleme" diyorlar.
Ben de buna "esnafa zulüm" diyorum.
Foça’nın kalbi olan Barış ve Demokrasi Meydanı’nda sandalyeler yanarken...
Adı gibi bir çelişki orada asılı duruyor:
“Barış” yok.
“Demokrasi” hiç yok.
Kalan tek şey: Yanmış sandalyeler.
Peki Başkan Fıçı bu görüntüler karşısında ne yapıyor?
Hiçbir şey!
Çünkü o haklı!
Çünkü o kural uyguluyor!
Çünkü o masa ve sandalye düşmanı bir belediye başkanı değil, "kentsel düzen" âşığı bir yönetici!
Bravo!
Gerçekten bravo!
CHP Genel Merkezi’ne de küçük bir not:
Siz “Halkçı Belediyecilik” diyordunuz değil mi?
Foça’daki bu tabloyu görünce insan ister istemez sormadan edemiyor:
Bu mudur halkçılık?
Bu mudur sosyal belediyecilik?
Yoksa masa ve sandalyeyi bile halka çok gören bir zihniyet mi bu?
Bir gün “sandalyeler özgürleşecek”
Bir gün “masa başında barış olacak”
Bir gün “zabıta değil müşteri gelecek”
Ve umarım o gün geldiğinde…
Başkan Fıçı o meşhur Demokrasi Meydanı’nda bir sandalye bulup oturacak yer kalmadığını fark eder.
Ama ne yazık ki o zaman da çok geç olacak…
Çünkü bugün yaşananlara baktığımızda...
Başkan Saniye Bora Fıçı’nın Foça’yı hiç bilmediğini görüyoruz.
Foça'yı bilseydi…
Esnafın ruhunu da bilirdi.
Foça'nın neyle ayakta kaldığını da…
Masanın sadece masa, sandalyenin sadece sandalye olmadığını da…
Ama o hâlâ masa sayıyor, sandalye topluyor.
Yani anlayacağınız…
Foça’yı yönetmeye kalkmış ama Foça’yı tanımamış bir başkanla karşı karşıyayız.
Ve bu da sandalyeden çok daha büyük bir yangının habercisi olabilir.