Dolar 35,6344
%0
Euro 37,2033
%-0.03
Altın 3.154,250
%-0.03
Bist-100 10.113,00
%0.07

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

Şampanya patlatan öğretmenler ve sosyal medyanın zaferi!

Bir düşünün…

Bir mezuniyet töreni düzenleniyor. Okul bahçesi. Müzik eşliğinde kutlamalar. Derken bir beden eğitimi öğretmeni olduğu iddia edilen şahıs, elinde bir şampanya… “Pat!” diye mantarı fırlatıyor.

Ardından okul binasında danslar, kadehler…

Veliler haklı olarak tepki gösteriyor.

Ama ne fayda! İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün aklı, bu olay basına ve sosyal medyaya yansıyınca başına geliyor.

Meğer baskı olmadan bir şey yapılmıyormuş.

Buradan sesleniyorum:
Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri!

Vallahi çok zahmet olmuş!

 Sosyal medya olmasa, belki de bu kutlamalar bir gelenek haline gelecek, her mezuniyet töreninde şampanyalar patlayacak, alkışlar arasında okul bahçeleri barlara dönüşecekti.

SORUŞTURMA MI? O DA NE?

Olaylar ayyuka çıkınca hemen bir soruşturma başlatılmış. 6’sı öğretmen, 4’ü idareci olmak üzere 10 kişi görevden uzaklaştırılmış.

Tebrikler!

Ama bir dakika...

Asıl mesele bu mu?

  • Bu kadar büyük bir skandalın soruşturması neden velilerin feryadı ve sosyal medya baskısı sonrası geliyor?
  • Eğitim camiasında bu tür olayların kökünü kazıyacak bir sistem neden yok?

Yani şunu söyleyeyim: Eğer sosyal medya kullanıcıları ellerindeki telefonlarla bu görüntüleri paylaşmasaydı, o şampanya mantarının sesi bizim kulaklarımıza bile gelmeyecekti!

GÜVENİNİZ VAR MI?

Bakın, mesele şampanya patlatılması değil. Mesele, çocuklarımızı emanet ettiğimiz eğitimcilerin bu kadar rahat, bu kadar sorumsuz davranabilmesi.

 Biz bu eğitimcilere nasıl güveneceğiz?

Çocuklarımızın örnek alması gereken öğretmenler, bir okul bahçesini gece kulübüne çevirecek kadar kontrolü nasıl kaybedebilir?

Sosyal medyanın bu olayda ne kadar etkili olduğunu gördük. Ama soruyorum:

  • Veliler sosyal medyaya başvurmak zorunda kalmadan sistem nasıl işleyebilir?
  • Eğitimcilerin bu kadar pervasız davranmasına neden olan boşluklar nasıl doldurulabilir?

GEÇ KALAN ADALET ADALET MİDİR?

İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne tekrar sormak lazım:
Bu kadar büyük bir skandalın üzerine gitmek için neden veliler ve sosyal medya baskısı gerekti? Eğitim kurumları, olayları örtbas etmek için mi var, yoksa bunlara anında müdahale etmek için mi?

Bakın, adalet zamanında yapılırsa adalettir.

 Geç kalmış adalet, adalet değil, kamuoyu baskısına verilen bir tavizdir.

EĞİTİMİN CİDDİYETİ KAYBOLMUŞ

Sonuç olarak, bu olay bize bir gerçeği daha gösterdi: Eğitim camiasında ciddiyet kalmamış. Öğretmenlerin meslek etiği ve disiplini gözden geçirilmeden, bu tür skandalların önüne geçmek mümkün değil. Veliler sosyal medyadan sesini duyurmazsa, olayların üzeri örtülmeye devam edecek gibi görünüyor.

Son söz: Eğitim sistemi sosyal medya kullanıcılarına ve velilerin çığlıklarına emanet. Sosyal medya var da, yapılanlar kayıtsız kalmıyor. Şükredin ki ellerinde telefon olan bir nesil var! Yoksa o şampanya patlamalarının sesi bile duyulmayacaktı.