Nükhet Hotar’ın kreş projesi: Skandallardan ticari atılıma!
Eskiden Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü olarak bilirdik Nükhet Hotar’ı. O dönemde ismi mobbing iddialarıyla, "FETÖ borsası" söylentileriyle ve gazeteci dövdürtmekle anılırdı. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla kendisi rektörlükten uzaklaştırılıp büyükelçi yapıldı. Şimdi ise karşımızda bambaşka bir kimlikle: Özel eğitim sektörüne adım atan bir iş kadını!
Kurmuş olduğu şirketin adı “Justurk Academy Eğitim ve Danışmanlık A.Ş.” Şirketin adını bir okuyunca sormadan edemiyoruz: Sayın Hotar, Cumhurbaşkanımız yabancı isimli tabelalara karşı çıkarken, siz neden “Justurk” diyerek İngilizce bir isim tercih ettiniz?
Yoksa "yerlilik ve millilik" sloganından bir nebze uzaklaşmak mı cazip geldi?
Kreş mi?
Yoksa Yeni Bir Eğitim Hamlesi mi?
Şirketin faaliyet alanları oldukça geniş…
Kreşler, anaokulları, yurtlar, hatta üniversiteler kurmak ve işletmek bile var. Hükümetin CHP’li belediyelere "Siz kreş açamazsınız" diye engeller koyduğu bir dönemde, eski rektör Hotar’ın özel sektörde bu alana yönelmesi ilginç bir tesadüf olmalı!
Ne de olsa “Valiliklerin kreşlerin listesini istediği” bir dönemde, bu hamle zamanlama açısından dikkat çekiyor.
Manidar Bir Hamle mi?
Hotar’ın geçmişi göz önüne alındığında, ticarete bu şekilde atılması farklı yorumlara neden oluyor.
Acaba eğitim sektörüne girmek, sadece bir ticari girişim mi?
Yoksa geçmişte Dokuz Eylül Üniversitesi’ndeki “iş bitirme” tecrübesinin yeni bir alana taşınması mı?
Bir de şu soruyu sormak lazım: Bu kadar tartışmalı bir geçmişe rağmen, kim bir kreşi, anaokulunu ya da yurdu Nükhet Hotar gibi bir ismin işlettiği bir şirkete emanet etmek ister?
Hani, vatandaşın içi nasıl rahat edecek?
Soru Çok, Cevap Yok
Elbette bu hamlenin sonuçlarını zaman gösterecek. Ancak şu kesin: Nükhet Hotar, bulunduğu her pozisyonda adından söz ettirmeyi başardı. Bu kez özel sektörde de gündeme damga vurabilecek mi, hep birlikte göreceğiz.
Ama yine de şu notu düşmek lazım: Hani Nüket Hotar, görevdeyken "devletin imkânlarını halkın hizmetine sunmak" mottosuyla hareket ediyordu ya...
Anlaşılan o mottomuzu biraz değiştirmiş: Şimdi "halkın ihtiyacını özel sektöre yöneltmek" peşinde.
Bir de tabii, Serkan Kurtuluş'un iddialarını unutmamak gerek. Hatırlıyor musunuz?
FETÖ borsası, darp talimatları, mobbing...
Tüm bunların ardından, "devlet hizmetinden ticaret hizmetine geçiş" gibi bir tablo oluşması, kimileri için çok normal görünse de, birçoğu için akıllarda sorular bırakıyor.
Nüket Hotar'ın bu ticari hamlesi sadece şirket kurmakla sınırlı kalmıyor elbette. Zamanlama?
Tartışmalı.
Faaliyet alanı?
Oldukça dikkat çekici…
Büyükelçilikten sonra eğitim sektörüne bu kadar hızlı adapte olmak...
Doğrusu, ne diyelim, herkesin harcı değil.