Hekimlerin hayallerini yıkan başkan: Sema Bodur’un 'arsa oyunu'
Şimdi, yine bir 'Belediye Başkanı' skandalı…
Ama bu seferki, bildiklerimizden biraz farklı!
Çünkü ortada ‘her şeyin belgesi var, devir yok’ misali bir gariplik var.
Şaşırdık mı?
Asla!
Karşınızda Kınık Belediye Başkanı Sema Bodur’un karıştığı, doktorları mağdur eden devasa bir dolandırıcılık iddiası!
Neymiş efendim?
‘Doc’s Club’ isimli organizasyon bünyesinde kurulan İzmir Otoskop3 Turizm Geliştirme Kooperatifi, Dikili’nin Hayıtlı Koyu’nda villa projesi yapacakmış. Bu kapsamda Kınık Belediye Başkanı olmadan önce Sema Bodur, biri 40 dönüm, diğeri 270 dönüm iki parsel için satış sözleşmesi imzalamış.
Ee sonra?
Sonrası malum...
270 dönümlük parsel ikinci derece doğal SİT alanı ilan edilince projeye çivi çakılamamış.
Ne yazık ki buraya kadar her şey, ‘bize özgü’ normal bir olaylar silsilesi gibi görünüyor.
Ama esas bomba burada: Projeye üye olan doktorlar tam 2,5 yıl önce 625 bin TL ödeme yapmış! Üstelik kendilerine “3,5 yıl sonra villalarınız teslim edilecek” denmiş.
Ve sonuç?
Koca bir sıfır!
Ne villalar var, ne de geri ödenen paralar!
E peki bu doktorlar ne yaptı?
Doğal olarak soluğu adliyede aldı.
Avukat Mesut Özkan aracılığıyla Kınık Belediye Başkanı Sema Bodur, şirket yöneticileri ve Doc’s Club’ın kurucularına ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘görevi kötüye kullanma’ suçlarından şikâyette bulundular.
İşte burada işler iyice ilginçleşiyor.
Çünkü Bodur, 40 bin 917 metrekarelik bir parsel için satış sözleşmesi yapmasına rağmen, tapuyu devretmemiş!
Şimdi biz de soralım: Madem satıyordunuz, neden devretmediniz?
Madem devretmeyecektiniz, neden sattınız?
Ve dahası…
Dosyadaki detaylara göre, söz konusu parselin bir başkasına ait olduğu ve Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi tarafından kamulaştırıldığı belirtiliyor. Yani satışı yapılan arsanın bir kısmı devletin elinde!
Özetle, doktorlara satılan arsa, arsa bile değil!
Bütün bu tabloyu okuyunca insanın aklına tek bir şey geliyor: Bodur ve ekibi, ‘arsa satıp teslim etmeme’ üzerine özel bir sistem mi geliştirdi?
Ya da, belediye başkanlığı görevi süresince ‘bu iş nasıl unutturulur’ planları mı yapılıyor?
Bilemiyoruz.
Ama şunu biliyoruz: Bodur’un kapısı yargıya çıkıyor.
Bakın, burada bir belediye başkanından bahsediyoruz. Normalde bir belediye başkanı halkına hizmet eder, ilçesini geliştirir, projeler üretir. Ama görüyoruz ki, Kınık Belediye Başkanı önce arsa satıyor, sonra devretmiyor, ardından başkan olup konuyla ilgili sessizliğe bürünüyor!
Sayın Bodur, doktorların paraları nerede?
Bu insanlar villalarının hayalini kurarken siz hangi koltukta oturuyordunuz?
Satış sözleşmesini imzalarken ‘bu işin ucu bana dokunur mu?’ diye bir an olsun düşündünüz mü?
Ve en kritik soru: Bu işin sonu nereye varacak?
Biliyoruz ki, bu ülkede “SİT alanı ilan edildi, proje olmadı, tapu devredilmedi” hikayeleri hiç bitmez. Ama şunu da unutmayın: Doktorlar unutmaz, adalet unutmaz!