Dolar 32,2591
%0.01
Euro 34,6824
%-0.08
Altın 2.405,200
%0.2
Bist-100 10.337,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

Hotar'ın 'dayakçı' yeğeni ne olacak'

AK Partili belediye başkanlarının seçildikten sonra medyayla aralarında ciddi mesafeler olduğunu uzun yıllardır bu mesleğin içinde olan biri olarak ifade etmek isterim…
 
Bu uzaklığın nedenini çok anlamış değilim ancak; 2014 yerel seçimlerinde seçimi kazanarak başkanlık koltuğuna oturan AK Partili belediye başkanları ciddi sıkıntıların içine girdiklerini görüyorum… Birkaç belediye başkanı dışında büyük sorunlar yaşadıklarını görüyoruz…
 
Hemen aklıma 2009 seçimlerinde İzmir’in Bayındır ilçesinde seçilen AK Partili tek Belediye Başkanı Mehmet Kertiş geldi. Geçen zaman içinde yöre halkıyla partizanlık yaptığı gerekçesiyle büyük sorunlar yaşamış ve 2014 seçimlerinde koltuğu CHP’nin adayı Ufuk Sesli’ye kaptırmıştı.
 
İşte Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu’nun durumu da geçen iki yıl içinde yaşananlara baktığımızda tam olarak bu tarife uyuyor.
 
Son günlerin en tartışmalı ismi olan AK Partili Belediye Başkanı Arif Uğurlu… Gençlik Kolları Başkanlığı yapması nedeniyle teşkilat tarafından çok iyi tanınan ve sevilen Uğurlu’nun aday gösterilmesi o dönem sevinçle karşılanmıştı. Uğurlu, AK Parti’nin çok güçlü olduğu Kemalpaşa’dan zaferle çıkmayı başarmış ve yaşının genç olması nedeniyle Uğurlu’dan beklentiler büyük olmuştu. Ancak;
 
Seçildikten hemen sonra tartışmaların odağındaki isim oldu. Birden fazla gerekçeyle Kemalpaşa’da ciddi eleştirilerin yönlendirildi… Benim şahsi fikrim “Belediyecilik adına başarılı bir belediye başkanı” ancak; Kemalpaşa halkıyla ilişkisi kötü olan bir belediye başkanı…
 
Belediyecilikte yakaladığı başarıyı halkla yakalayamadı…
 
Özellikle birlikte çalıştığı mesai arkadaşları açısından “padişahım çok yaşa” mantığıyla Başkan ne yaparsa doğrudur diyerek yanında olan isimler Başkan’a şirin gözükmek adına yanlışına ortak olarak iki yılı geçirdiler…
 
Ancak; iki yıl içinde yaşananlara baktığımızda ve belediye personelinden aldığım izlenim Belediye Başkanı Uğurlu’nun personel üzerinde bir “korku” hâkimiyeti sağladığını söylemek yanlış olmaz…
 
Hal böyle olunca personel Başkan’ı sevmek yerine korkuyor…
 
İşte böyle kurulan bir düzen içinde işin geldiği nokta “Belediye içinde mafyalaşmaya gidilen bir yol, bugün dayak, yarın cinayet işlenebilecek” bir ortama sürükleniyor.
 
Aslında benim yazdığım yazıları takip edenler hatırlayacaklardır, 22 Temmuz’da kaleme aldığım ”Kemalpaşa Belediyesi’nde korku imparatorluğu” isimli köşemde bir gün bununda olabileceğini ifade etmiştim…
 
Başkan Arif Uğurlu dün yaşananlarla ilgili yaptığı yazılı basın açıklamasında olaydan yaşadığı üzüntüyü dile getirmişti… Bu üzüntüyü dile getirdi getirmesine ancak; yaşanan olaylara “kılıf uydurdu” desek yanlış olmaz.  Neymiş Kemalpaşa Belediyesi’nde çalışan memur Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilgili paylaşımlar yapmış ve bu nedenle hakkında soruşturma açılmış.
Diyelim ki, belediye çalışanı devlet memuru olan kişi bunları paylaştı, hakkında soruşturma açılır ve ilgili kurullarda gerekeni yapar. Eline sopayı alıp bunu cezalandırmak mı gerekiyor…
Başkan Uğurlu’nun soruşturmayı açtığı tarihte önemli… Bu paylaşımlar ne zaman olmuş ve neden dayak olayından sonra soruşturma açılıyor… İşyerinde mesai arkadaşlarının gözleri önünde dövülüyorsa, belediye başkanı neden o koltukta oturmanın gerektirdiği sorumluluğu yerine getirmiyor…
 
Şimdi Sayın Uğurlu’ya sormak istiyorum;  Kemalpaşa Belediyesi’nin kamuoyunda günlerce tartışılmasına neden olan bu kişiyi hala görevinin başında tutmaya devam edecek misini? Yoksa çalıştığı kurumda “Ben AK Parti Genel Başkan Yardımcısı’nın yeğeniyim” diyerek dokunulmazlık alan bu kişiye tolerans tanımaya devam mı edecek siniz'
 
Oysa Kemalpaşa gibi nezih bir belediyede halka hizmet etmek için o koltuklarda oturan yöneticilerin kendi çalışanlarına “tekme tokat dayak atmalarına” seyirci kalmaya devam mı edeceksiniz'
 
Yoksa 2019 yılı hesapları için AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar’ın gönlü kırılmasın diye bu yaşanan “skandalı” sineye mi çekeceksiniz'
Bu yaşananların bugün önleminin alınmaması durumunda Kemalpaşa Belediyesi’nde önümüzdeki günler ciddi sorunların yaşanacağına inanıyorum. Ayrıca en önemli işlerin başında, Kemalpaşa’da oturduğu yerden ciddi maaş alan isimlerin yarattığı sorunların Kemalpaşa’ya zarar verdiğini görüyoruz…
 
 Biz görüyoruz da Belediye Başkanı Uğurlu görmüyor mu'
Bu nedenle Belediye Başkanı Arif Uğurlu kamu vicdanını rahatlatmak için ve Kemalpaşa Belediyesi’nin kimsenin çiftliği olmadığını göstermek için nasıl belediyede “dayak yiyen” memura işlem yaptıysa. O memuru kumpasa düşürerek “dayak atanlar” içinde gerekenin yapılması gerekiyor…  Aksi takdirde Başkan Uğurlu’nun tartışılmasından sonra dayak yiyen memur için Başkan zan altında kalacaktır…
 
Benden söylemesi...