''CHP Ağaçlıyol için geç kaldı''
Geçtiğimiz haftalarda Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından, Bornova Ağaçlıyol’da Karayolları 2’inci Bölge Müdürlüğü’ne ait kamu arazilerinin satılmasına tepki gösteren CHP Cuma günü geniş katılımlı bir eylemle örgüt olarak sahaya indi ve İl Başkanı Ali Engin ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun da katıldığı bir yürüyüş gerçekleştirdi. Satış işlemine kadar süreçte direnişin mimarı olan sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcilerinin gerçekleşen yürüyüşe katılmadığı gözlenirken, sert açıklamalar da beraberinde geldi. CHP’yi fırsatçılık yapmakla niteleyen sivil direniş, kendilerinin başlattığı direniş sonrasında CHP’nin de harekete geçmek zorunda kaldığını söylerken, geçtiğimiz iki ay süresince eylemlerde alanlarda yerini alan siyasi parti temsilcileri ise, “Yerel iktidarı elinde bulunduran CHP, zamanında gerekli tepkiyi göstermiş olsaydı bu satış gerçekleşmezdi. Umarız şimdiden sonra uyanık olurlar” diyerek CHP’nin Ağaçlıyol’a ağırlığını koyamadığını belirten açıklamalarda bulundu.
- Ege Postası
- 27.10.2013 - 11:33
“GÜNAH ÇIKARMA ŞOVU!”
Sürecin en büyük takipçisi olan ve Bornova’daki yeşil direnişi örgütleyerek, imza kampanyaları ve yürüyüşlere öncülük eden “Diren Ağaçlıyol-Yeşil İzmir Dayanışması” Sözcüsü ve Ege Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi Kayhan Kantarlı, sosyal medya üzerinde yayınladığı mesajda çarpıcı ifadelerin altına imza atarak, “AKP’nin Ağaçlıyol’daki rant paylaşma girişimini bir yıldır İzmirlilerden sakladığı gibi, durumu kendiliğinden fark eden Yeşil İzmir Dayanışması’nın yaptığı çağrıya kulak tıkayarak “#direnağaçlıyol” eylemlerine parti örgütünün kitlesel desteğini de esirgeyen CHP İl Yönetimi, Karayolları arazileri satıldıktan sonra “Bakın biz de direniyoruz, kaçmıyoruz” mesajı vermek üzere Ağaçlıyol’a indi” ifadelerini kullandı.
“ZAMANINDA SAHİP ÇIKSALARDI…”
Geçtiğimiz haftalarda gerçekleşen satış işlemi neticesinde CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin’i ihmalkarlık yapmakla suçlayarak istifaya davet eden ve kendisini görevden alması yönünde CHP Genel Merkezi ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na çağrıda bulunan Kantarlı, “İzmir’in kamu mallarının satışına dair daha uyanık olması gerekirdi. Umarım Ağaçlıyol’daki satış ders olmuştur. Tüm bu yaşananlardan sonra kentin değerlerine daha sıkı şekilde sahip çıkılacaktır. Satışa olan tepki bir sene gecikmiş bir durumdu. Onca şeye rağmen hiçbir tepkimiz dikkate alınmadı. CHP, gerçekleştirdiğimiz onca kitlesel tepkiye parti örgütü olarak katılmadı, nedense buna sıcak bakmadılar. Satıştan sonra bu eylemi gerçekleştirdiler. Eğer, bu eylemler daha önce gerçekleştirilseydi, daha fazla ses getirirdi. Belki de bu tepki direnişe dönüşecekti, ancak artık yapacak bir şey yok. Artık, satış işleminin tamamlanması için, geriye bir tek Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun onayı kaldı. Aksi takdirde yeşil alanlar elden gidecektir” diyerek ihmalin satışı kolaylaştırdığını belirtti.
“UMARIZ ŞİMDİDEN SONRA UYANIK OLURLAR”
Kantarlı, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın (ÖİB) satışa dair kararını ancak ve ancak hukuki anlamda bir iptalin geriye döndürebileceğinin altını çizerek, “Ağaçlıyol’da açılan davaların sonucu belirleyici etken olacak. İmar değişikliğine karşı açılan davalardan yürütmeyi durdurma ya da iptal kararı çıkması gerekmektedir. Şu anda herhangi bir şeyin idarenin kararını geriye döndürebileceğini zannetmiyorum. Geçmişte ısrarlı bir sahip çıkma durumu olsaydı, belki de bu kararlar alınmamış olacaktı. Bu tamamen gösterilen tepkiye de bağlı bir durum. Milletvekilleri de dahil olmak üzere, CHP yönetimi bu süreçten tamamen bizim tepkilerimiz neticesinde haberdar olmuştur. İlçe belediye başkanlarının ve Büyükşehir Belediye Başkanı’nın bu durumdan haberi vardı, davalar açılmıştı. Eğer bunu CHP İl Yönetimi’ne götürmedilerse ayıp etmişlerdir. Biz elimizden geleni yaptık, görevimizi yerine getirdik, defalarca çağrıda bulunduk ancak bizim de gücümüz bu kadardı ve bize gereken destek verilmedi. Artık CHP de bu duruma uyandı ve direnmenin çözüm olacağını gördü. Umarım bundan sonraki süreçte daha uyanık olurlar” dedi. Kayhan Kantarlı ayrıca, platformun şimdiden sonra da direnişine devam edeceğini belirterek, İzmir’de Gezi ruhunu yaşatacaklarını ve kentin değerlerine gerektiği gibi sahip çıkacaklarını söyledi.
“YEREL YÖNETİM HALKIN TEPKİSİ ÜZERİNE HAREKETE GEÇTİ”
Satış işleminden önce sürece dair tepkisini net şekilde dile getiren ve sivil toplum hareketine destek veren siyasi partilerden İşçi Partisi (İP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir İl Başkanı Tugay Şen ise, “Satışla ilgili hukuki süreç halen işlemekte ve Bornova Belediyesi’nin açmış olduğu dava devam ediyor. Henüz bir karar verilmiş değil. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın yaptığı ihalenin sonuçlarının uygulanması aşamasına kadar bu mücadeleyi sürdürmekte fayda var. Yargı kararı iptal ettiği takdirde, davanı İzmir lehine sonuçlanması söz konusu olabilir. Biz de İşçi Partisi olarak, bundan sonraki süreçte İzmir’deki sivil toplum örgütleri ile mücadelemize devam edeceğiz. Ancak en başından bu yana ortak hareket edilmesi gerekirken ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Bornova Belediyesi’nin bu konuya çok daha büyük hassasiyet göstermesi gerekirken, ne yazık ki kurumlar İzmirli yurttaşlarımızın bu konuya sahip çıkmasından sonra devreye girmişler. Ve haliyle yerel yönetimler olarak üzerlerine düşen görevi tam olarak yerine getiremediler. Umuyoruz ki, bundan sonra dünkü eylemde olduğu gibi İzmir halkı ile birlikte ortak bir mücadele yürütülür” diyerek CHP tarafından başlatılan hareketin geç de olsa İzmir adına memnuniyet verici olduğunu belirtti.
“YETERİ KADAR DUYARLILIK GÖSTEREMEDİLER”
İP İl Başkanı Tugay Şen, “Bu durumun kaynağı aslında bir ihmal değil. Ama İzmirli belediye yönetimleri, meselenin nasıl çözüleceğini bilmemekten kaynaklı olarak, açılan davalar ile sonuca ulaşabileceklerini sandıkları için, kamunun malını korumak anlamında duyarlılık gösteremediler. Taksim Gezi Parkı’nda yaşanan talana karşı çevre duyarlılığının yükselmesi ile birlikte bu konu İzmirliler için daha büyük bir önem kazandı. Dolayısı ile belediyeler de bu konu ile daha yakından ilgilenmek zorunda kaldı. Satış işlemi aslında birkaç yıldır İzmir’in gündemindeydi. Biz isterdik ki, belediyeler sadece dava açmakla yetinmeyip, Bornovalı ve İzmirli yurttaşları yeterince bilgilendirseydi. Dünkü gibi yürüyüş ve mitingler zamanında yapılmış olsaydı, belki bu mesele buralara gelmeden önce de çözümlenmiş olurdu” dedi. İl Başkanı Şen ayrıca ilerleyen dönemde de mücadelelerini sürdüreceklerini ve tepkilerini dile getirmeye devam edeceklerini söyleyerek, “Bunlar geri dönüşü olmayacak şeyler değil. Mahkeme kararı henüz açıklanmadı. Burada halkın iradesi belirleyici olacaktır. Sadece Karayolları Bölge Müdürlüğü değil, söz konusu yerde DSİ’ye ve Tarım İl Müdürlüğü’ne ait araziler de bulunmaktadır. O bölgede gerçekten büyük bir talan planlanmaktadır. Buradaki satışı engellersek, haliyle gelecekteki büyük talan projesini de engellemiş oluruz” şeklinde açıklamada bulundu.
Yorum Yazın