'Daha fazla arama kurtarma gönüllüsüne ihtiyaç var'
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Akreditasyon Sistemi içerisinde faaliyet gösteren Search And Rescue (SAR) Arama Kurtarma ve Acil Yardım Derneği'nin İzmir Temsilcisi Tolga Çelik, Türkiye'nin pek çok afet türünün önemli sıklıkta yaşandığı bir ülke olduğunu ve daha fazla gönüllüye ihtiyaç duyduklarını dile getirdi. Çelik, "İnsan arayışımız var. Maraş depremi sırasında, o afet anında çaresizlikle yüz yüze geldik. Alandaki ekip sayımız bin kişiye ulaşmasına rağmen, daha fazla olsak daha fazla hayat kurtarabiliriz, diye düşündük" dedi.
- Ege Postası
- 27.11.2024 - 12:05
- Güncelleme: 27.11.2024 - 12:30
İzmir'de yaşayan evli, 2 çocuk babası, özel sektörde itfaiye kurtarma aracı üretimi alanında yer alan bir tesiste genel müdürlük görevini yürüten Tolga Çelik, SAR Arama Kurtarma ve Acil Yardım Derneği olarak 2008 yılından bu yana Türkiye genelinde bini aşkın operasyona katılıp 2 binin üzerinde insan, binin üzerinde de hayvan canı kurtardıklarını söyledi. Türkiye'de ve yurt dışında her türlü afete müdahale edebilecek, tamamen gönüllülerden oluşan bir arama kurtarma birliği olduklarını ifade eden SAR Arama Kurtarma ve Acil Yardım Derneği'nin İl Temsilcisi Çelik, 2008 yılında kurulan derneğin 30 Ekim 2020 depreminin ardından İzmir'de yapılandığını söyledi. Toplam 11 ilde, 3 bin 200 gönüllüyle hizmet verdiklerini dile getiren Tolga Çelik, "Bize katılmak için herhangi bir kıstas yok, gerekli eğitimlerin alınması yeterli. Akreditasyon sürecinin sonunda gönüllülerimizle aynı yolda yürüyoruz. 1999 Marmara Depremi'nin ardından bir araya gelen gönüllüler olarak profesyonelleştik. Van, Elazığ, Nepal depremlerinde görev aldık. Son olarak Hatay depreminin ardından bölgede çalıştık. Orman yangınlarından sonra da bölgedeki ekiplere destek veriyoruz. Bunun yanı sıra Kastamonu'da sel ve su baskınlarından sonraki kayıplara müdahale ettik" dedi.
'SÜREKLİLİĞE ÖNEM VERİYORUZ'
Yurt içi ve yurt dışında meydana gelen herhangi bir afetin ardından hızlı bir şekilde koordine olduklarını belirten Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gönüllülerimizin bulunduğu WhatsApp gruplarımız var. İl bazında kendi içimizde operasyonlara hazırlanıyoruz. Olası bir afet anında kendi içimizde hızlı şekilde aksiyon alıyoruz. Arama kurtarma faaliyetlerine katılan irili ufaklı bazı sivil toplum kuruluşları var. Profesyonel olarak sürekliliğe önem veriyoruz. Her an bir afet olacak gibi sürekli hazır olma noktasında eğitimler yapıyoruz. Yeni gelen gönüllülerimiz de yoğun olarak bu süreçten geçiyor."
'AMBULANS SESLERİNİN HİÇ SUSMAMASINI İSTEDİK'
SAR Arama Kurtarma ve Acil Yardım Derneği olarak önceliklerinin canlı hayatı olduğunu kaydeden Tolga Çelik, tüm canlıların hayatına dokunabilmek adına hareket ettiklerini söyledi. Birçok ilde yıkıma ve can kaybına sebep olan Kahramanmaraş depremlerinin ardından katıldıkları arama kurtarma çalışmaları sırasında unutulması mümkün olmayan anlar yaşadıklarını hatırlatan Çelik, "İzmir'den hareket ederken bu kadar büyük bir afetle karşı karşıya kalacağımızı bilmiyorduk. Olayın büyüklüğünü tahmin edememiştik, Adana'dan, Antakya'dan sonra anladık. Hiçbirimiz bugüne kadar bu denli büyük bir afetin içinde yer almamıştık. Şoku atlatır atlatmaz gerekli müdahaleleri yapmak için olayın içine girdik. İlk saatlerde bir amcamızın karanlık bir sokakta, o soğukta 'Bana yardım edin' sesini duyduk ve mücadeleye başladık. Ambulans seslerinin hiç susmamasını istedik. 20 gün oradaydık. Her ambulans sesinde bir kişinin daha kurtarıldığını ümit ediyorduk" dedi.
'BİR SAAT SONRA AFET OLACAK GİBİ HAZIRLIKLIYIZ'
Geçen yılbaşında suda arama kurtarma ekibi kurduklarını ve Çeşme'de bir eğitim yaptıklarını anlatan Tolga Çelik, kendilerine katılmak isteyen gönüllülere kapılarının açık olduğunu vurguladı. Afet anında tüm toplumun cansiperane şekilde elinden geldiğini yaptığını ancak duyarlılığın hızla kaybedildiğini belirten Çelik, "Türk toplumu olarak sıcakkanlıyız. Olaylara hızlı tepki veriyoruz. Ama aynı duyarlılığın sonrasında da devam etmesini istiyoruz. Bize katılacak arkadaşların gönülden istemesi ve bir saat sonra bir afet olacak gibi hazırlıklı olması gerekiyor. İnsan arayışımız var. Afet anında çaresizlikle yüz yüze geldik. Alandaki ekip sayımız bin kişiye ulaşmasına rağmen daha fazla olsak daha fazla hayat kurtarabiliriz, diye düşündük. Olayın sıcaklığı geçtikten sonra da hazır olmalıyız. Eğitimlere devam ediyor ve aynı gönüllülüğü zaman ayırarak sürdürüyoruz. Herkesten beklentimiz bizlere dahil olsunlar. Bir cana dokunmak adına çalışan bir topluluğuz" diye konuştu. (DHA)
Yorum Yazın