Bakan Yıldırım: Değişime direnemezsiniz
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, İzmir’de düzenlenen 7'nci Uluslararası e-Apostil İzmir Forumu’nda, “Eskiden eleştirmek çok yoğundu. Artık eleştirmeyi bırakalım e-leştirme yapalım. Eleştirmekten bir şey çıkmıyor. Artık kanıksanıyor. E-leştirirsek hızla zaman ekonomisini üretim artışını hizmet kalitesini geliştirebiliriz. Değişime direnemezsiniz. Değişimin öncüsü olursanız toplumun kahramanı olursunuz direnirseniz yenik düşersiniz” dedi.
- Ege Postası
- 04.09.2012 - 14:18
E-DEVLET’TE 13 MİLYON KULLANICI VAR
Türksat Genel Müdürü Özkan Dalbay, “E- devlet 13 milyon kullanıcı 311 hizmetle ayda 30 milyon işlemle çok önemli bir noktaya ulaşmış durumda. İnternet kamu hizmetlerinde nasıl ki belge kağıt ortamında bilgi trafiğini ortadan kaldırıp elektronik ortamda her yere taşınıyorsa apostil de buna dönüştü. e-devlet’te kağıt ortamından elektronik ortama güvenli bir şekilde geçmişse e-apostil sayesinde ülkeler arasında taşınacak” dedi.
BU KARARLAR 2023 VİZYONUNA YAKIŞMIYOR
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Başkanı Tayfun Acarer, e-devlet ve e-ticaretteki büyümenin e-apostil için itici güç olduğunu belirterek, bazı mahalli iderelerin baz istasyonlarının yerleşim yerlerinin dışına çıkarılması ve fiber kazılara izin vermeme yönündeki kararlarına tepki göstererek, şöyle konuştu:
“Uluslararası dolaşıma giren belgelerin kırtasiyeciliğe boğulmadan onaylanmasını sağlayan önemli bir anlaşma. Uluslararası yatırımların artırılmasına olumlu katkı sağlıyor. 1961 yılında bu konvensiyon gündeme geldi. En önemli süreç 2006 yılında ABD’de e-apostilin pilot uygulaması başladı. Beş yıl sonra da bunun başındaki pilot ifadesi kaldırıldı ve e-apostil haline geldi. Hem ülkemizde hem dünyada bilişimde önemli gelişmeler meydana geldi. Ülkemizde son altı yıl içinde elektronik imza, e-devlet, e-ticaretin hızla artması e-apostil’in gelişmesi için iteleyici unsur oldu. Bilişim sektörü geçen yıl yüzde 13 büyüdü. e-ticaret 2011 yılında yüzde 45 artarak 23 milyar TL’ye ulaştı. Bu yılın ilk çeyreğindeki veriler yüzde 50 aratacağını söylemek mümkün. e-imza özellikle mobil e-imza geçen yıl yüzde 30’un üzerinde büyüdü. Geniş bant abone sayısı 17.5 milyona erişti. e- devlet’te dünyada en yüksek kullanım oranına sahibiz. Mobil kapsamının en fazla olduğu ülke Türkiye gösteriliyor. Türkiye’de önümüzdeki yılın ortasına kadar insanın yaşadığı her yerde mobil haberleşme olacak. İnternet hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. 2020 yılında e-ticaret 24 trilyon dolara çıkacak. Siber güvenlik konusunda her kesimin gerekli duyarlılığı göstermesi taşın altına eline koyarak her şeyi devletten beklememesi değişik bahanelerle yapılan saldırılara hoşgörü ile yaklaşılmaması gerekli. Değiştirilmesinde gerekli olan şey, bir gruba saldırı yapıldığında o grup sızlanıyor diğer gruplar ona bakıyor ya da gülüyor. Bu konuda tavizsiz bir politika izlememiz lazım. Geçen yıl siber güvenlik için 128 milyar dolar harcandı. Bilimsel veriye dayanmadan birtakım subjektif gerekçelerle bilişim altyapı sektörleriyle ilgili alınan kararlar sıkıntı yaratıyor. Başta mahalli idareler olmak üzere bazı karar alıcıların teknik ve bilimsel veriye dayanmayan teknik olarak uygulanması mümkün olmadığı için baz istasyonlarının yerleşim yerlerinin dışına çıkarılması gibi kararlar almaları fiber kazılara izin verilmemesi gibi kararları görünce şaşırıyorum 2023 vizyonuna bu tür kararlar zarar verir.”
2.5 MİLYAR DÜNYA VATANDAŞI BİRBİRİYLE HABERLEŞİYOR
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, internetin insan hayatını nasıl değiştirdiğini anlatarak, “Ne güzel yaşayıp gidiyorduk. Köyümüzde ekip biçip kendi halimizde geniş aile kapalı ekonomi ile yaşıyorduk. Faiz, banka, kredi kartı derdi yok. Güzel bir hayat yaşıyorduk. Ama dünya o kadar gelişmeye başladı ki şimdi yapacağınız işleri takip etmek için bile elimizdeki imkanlar yetersiz kaldı. Küreselleşme her şeyi değiştiriyor. Sınırları bilişim altyapısı sayesinde ortadan kalkıyor. 2.5 milyar dünya vatandaşı birbiriyle sürekli haberleşiyor. 1 milyar insan da az önce bahsettiğim hayatı yaşıyor. Bilgi toplumu yolunda süreçler hızlı bir şekilde ilerlerken offline ülkeleri online haline getirmek lazım” dedi.
E- DEVLETTE EL PENÇE DİVAN DURMAK YOK
Bakan Yıldırım e- devlet’i tanıtırken 'Bürokrasi tuş oldu' sloganını kullandıklarını ancak iki anlamlı bu sloganın bir anlamının gerçekleşmediğini belirterek, bürokrasiyi şu sözlerle eleştirdi:
“Biz e- devlet uygulamalarını başlattığımızda bürokraside işlerin hemen tuşa dönüşeceğini düşündük. e-devletin sloganı 'bürokrasi tuş oldu’ idi. Aslında tuş olmada iki anlam var. Bürokrasi boyun eğdi demek, ama öyle olmadığını gördük. Bürokrasinin en önemli gücü imza, mühür ve oturduğu masadır. e-devlette el pençe divan durma yok. Ne yapacaksın burada bir zorluk yaşanıyor. Buna direnmek Türkiye’deki değişimi geciktirir. Hedefleri geciktirir ve daha önemli vatandaşın beklentisini taleplerini ertelemiş olur. e- devleti 2008 yılının sonunda başlattık 13 milyon kullanıcıya gelmiş. Normalde 30 milyonun üzerinde olması lazım. Neden olmuyo? Bir kısmı mevzuatı bir kısmı içerik hazır değil diyor. Bir kısmı bu kamu hizmetleri sanal ortamda olmaz diyor. Muhakkak bir evrakın olması lazım diyor. Mükerrer işlem yapılıyor. Ciddi zaman ve kaynak israfını beraberinde getiriyor. İnsanın olmadığı yerde ne devlet olur ne düzen olur. Ne de hayat olur. Onun için hizmetlerimizi politikalarımızı ne yapacaksak ne edeceksek insanın mutluluğu yaşam şartlarını daha da kolaylaştırmak için planlamamız lazım. Vatandaş bizi özgürlükle güvenlik arasında sıkıştırmayın, diyor. Bu da çok bir şey değil.”
e-APODSTİL İLE BİRÇOK OLUMSUZLUK ORTADAN KALKACAK
Bakan Yıldırım, eleştirmek değil e-leştirmeyi savunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eskiden eleştirmek çok yoğundu. Artık eleştirmeyi bırakalım e-leştirme yapalım. Eleştirmekten bir şey çıkmıyor. Artık kanıksanıyor. e-leştirirsek hızla zaman ekonomisini üretim artışını hizmet kalitesini geliştirebiliriz. e-apostilin gelişmesi için uluslararası ilişkilerin çok daha artmasına bağlı. Türkiye 2000’li yıllarda 1 milyar küresel yatırımcı getirebiliyordu bu rakam bugün 20 milyarlar seviyesine çıktı. Uluslararası ilişkiler yoğunlaştı. Bu tip uygulamaların artık bir keyfiyet değil zorunluluk haline geldiğini gösteriyor. Bu bakımdan bizim yasal altyapısıyla ilgili ciddi bir sorunumuz yok. Elektronik imzayı Avrupa’dan bile önce çıkardık. 600 bin civarı kullanıcı var ama altyapı hazır. e-apostil de kolayca uygulanabilir. PTT öncü alabilir. PTT üzerine alırsa 4 bin 200 noktada işlem yapma imkanı olacak. Birçok olumsuzluk ortadan kalkacak. Mesela sahte işlemler oluyor. Teyid etmeniz zaman alıyor iş işten geçmiş oluyor.”
e- APOSTİL’E NOTERLER SICAK BAKMAYABİLİR
Bakan Yıldırım, e-apostile noterlerin sıcak bakmayabileceğini belirterek, şunları söyledi:
“Çocukların internet ortamından işlenebilecek suçlara karşı korunmasına yönelik yasal tedbir alan ülkelerin başındayız. Önyargıların başında olan bazı çevreler bunun internet yasağı olduğunu söyledi ama zaman bizi haklı çıkardı. Birçok ülke güvenli internet uygulamasını örnek gösteriyor. Bilgi toplumu demek daha fazla küreselleşmek daha fazla uluslararası küresel düşünme demek. 10 trilyon dolar ticaret kimse kimseyi görmüyor. Bilgisayar var mesaj gönderiliyor. Aldın mı aldın, verdin mi verdin. Bitti. Eskiden dedem parayı bankaya koymazdı sonra ikna edildi koydu, ama üç günde bir gidip bakıyordu. Para duruyor mu diye. Banka müdürü artık illallah etmişti. Bu zihinsel dönüşüm. Şimdi kartı veriyoruz çiziyorlar ay sonunda dudağımız uçukluyor biraz fazla uçmuşuz diye. Bu projenin yaygınlaştırılması canı gönülden destekliyoruz. e-apostile noterler sıcak bakmayabilir ama bu geçici bir şey. Muhtarlar da başlangıçta e-devlete sıcak bakmıyordu ama süreç geride kaldı. Değişime direnemezsiniz. Değişimin öncüsü olursanız toplumun kahramanı olursunuz direnirseniz yenik düşersiniz.”
SİBER GÜVENLİK İÇİN YASA ÇIKARACAĞIZ
Bakan Yıldırım, siber güvenlik konusunda yasa çıkaracaklarını belirterek, şunları söyledi:
“Benim sitemi koruyun’ diyorlar. Senin ister Çamlıca Sitesi gibi bir sitem mi ki oraya iki güvenlik görevlisi koyacağız. Koordinasyonu biz yapacağız. Yeni karar alıyoruz. Bakanlar Kurulu’na teklif ettik. Biz bu koordinasyonu yapacağız. Kurumlardaki tüm bilgi güvenliğinden sorumlu elemanları aynı düzeyde yetiştirilmesi eğitilmesi siber güvenlik çalışmalarında homojenliğin sağlanması bunu yapacağız. Yapılabilecek koruyucu önlemler nedir bunlar konusunda gerekli tedbirleri alacağız. Türksat sorumlu olduğu için BTK, bakanlık birlikte koordine edecekler. Bu öyle sabah 08.00 akşam 17.00 memur mesaisi ile olmuyor. Arkadaşlar, 7 gün 24 saat görev alacak arkadaşlar. Dünyanın her tarafıyla irtibat halinde olunacak. Kötü amaçlı faaliyetleri engelleyeceğiz. Öncelik korumak, korumada güvenlik açığı varsa hangi işlem yapılacak ona bakılacak. Tahribat olmaması ya da asgari düzeyde olması için çalışılacak. Kriz, bir noktadan idare edilecek. Öyle her kafadan bir ses çıkmayacak.” (DHA)
Yorum Yazın