CHP’li Güler'den büyük iddia
Seçim bölgesinde sürdürdüğü çalışmalarına Ödemiş, Kiraz ve köylerini ziyaret ederek devam eden İzmir Milletvekili ve CHP Parti Meclisi Üyesi Birgül Ayman Güler, Büyükşehir Yasası ile birlikte köylerde ve beldelerde yaşanacak olumsuzlukları anlattı.
- Ege Postası
- 15.11.2013 - 12:42
"Artık yeter!"
Ödemiş ve Kiraz’da hemşehrilerinin yoğun ilgisiyle karşılanan Güler gündemdeki konulara ve yaklaşan yerel seçimlere değinerek, “30 Mart günü sandıktan hükümete ‘Artık bize sormadan iş yapmaktan vazgeç, artık yeter kendine gel diye kuvvetli bir ses çıkaralım.’ hükümete sandıktan kırmızı oy çıksın” dedi.
Bütünşehir Kanunu’nu sert bir dille eleştiren Güler, “Bu yasa ile birlikte halkın kendi kendini yönettiği belediye sistemi, köy muhtarlığı sistemi ortadan kalkıyor. Kapatılan belde belediyeleri ve köyler 30 Mart 2014 günü basit bir mahalleden başka bir şey olmayacak. Bu yanlışı önlemek için çok uğraştık bundan sonra da bu yanlışların zararlarını ortadan kaldıralım diye çok uğraşacağız. 30 Mart günü sandıkta halka hiçbir şey sormadan bu kararları alan hükümete sandıktan kırmızı oy çıksın” dedi.
Halk kendi kendini nasıl yönetecek'
Türkiye genelinde 16 bin 500 köyün ve yaklaşık bin 600 beldenin kapatıldığını söyleyerekGüler, “Bu kapatılan köy ve belde belediyeler şu anlama geliyor. Biz yerel seçimlerde 220 bin kişi seçiyorduk, bu yasa ile birlikte 100 bin sandalye kırıldı. Kaymakçı’dan örnek alırsak 9 belediye meclis üyeniz ve bir belediye başkanınız vardı artık bu seçilmeyecek. Ödemiş’te yer alan 74 köyün; köy muhtarı, ihtiyar heyeti, azası seçilmeyecek. 100 bin sandalye kırılırsa eğer halk kendi kendini nasıl yönetece? “dedi.
‘Siyahla beyaz kadar fark var!’
Köy muhtarlığı ile mahalle muhtarlığı arasında siyahla beyaz kadar fark olduğunu söyleyen ve AKP’nin halkı aldattığını dile getiren Güler şöyle konuştu: “Ödemiş’e 15 kilometre uzaklıkta olan Kaymakçı, Ödemiş’ten mahalle olarak yönetilemez. 40 kilometre uzakta olan köyler Ödemiş’ten mahalle olarak yönetilemez. Köy muhtarlığının kalkması, belde belediyesinin kalkması kendi bütçenizin olmaması anlamına geliyor. AKP milletvekilleri köyleri gezerek ‘sakın korkmayın ha muhtarlığınız kalkmıyor. Sadece köy muhtarlığı mahalle muhtarlığı oluyor’ diyorlar. Temmuz ayında muhtarlara ödenekleri arttıran bir kanun çıktı. Muhtarlık biraz daha cazip hale geldi. Köy muhtarlığı ile mahalle muhtarlığı arasında siyahla beyaz arasındaki kadar fark vardır. Köy muhtarlığının tüzel kişiliği vardır, köy muhtarlığının bütçesi vardır, alma – satma, personel istihdam etme yetkisi vardır. Köy muhtarlığının su yönetimi yetkisi vardır, mezarlık yönetimi köy muhtarlığındadır; nikah kıyabilir aynı belediye başkanı gibi. Mahalle muhtarlığı bunların hiç birini yapamaz mahalle muhtarlığının tüzel kişiliği yoktur. Mahalle muhtarlığı en fazla nüfus kaydını tutar, ikametgah belgesi verir. Ama Kaymakçı belediyelikken Ödemişin diğer Köyleri tüzel kişiliklerine sahipken yani bütçeleri varken olanaklar dahilin de kendi ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlardı” dedi.
“Köyler boşalacak”
Bütünşehir yasası ile birlikte hayat pahalılığının geleceğini söyleyen CHP'li Güler sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bu yasa ile birlikte köylerde yaşam pahalılaşacak. Su hizmetini alacağınız İZSU’da suyun tonu 4 lira. Köylerde götürü usul çalışan esnafta artık muhasebeci tutmak zorunda. Emlak vergisi artacak. Kısacası halkın günlük ihtiyaçları için ne varsa şimdiye kadar Kaymakçı’dan, Yolüstü Köyü’nden çözümlenebilen işler ya Ödemiş merkezden ya da İzmir Konak’tan yapılmak zorunda kalacak. Zaten tarım politikaları nedeniyle köylerde büyük boşalma var. Günlük yaşamı sürdürme bakımından hayat o kadar pahalı hale gelecek ki insanlar köyü terke zorlanacak. 1950’li yıllardaki gibi büyük göç kırsal alandan kentsel alanlara doğru bir kez daha bu 30 ilde yaşanacak."
Yorum Yazın