Anasayfa
Güncel
Çelik: Turizme, barışı sağlayan insani bir diplomasi faaliyet olarak bakıyoruz

Çelik: Turizme, barışı sağlayan insani bir diplomasi faaliyet olarak bakıyoruz

Ege Postası
20.04.2013 - 13:44

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, turizme Türkiye ekonomisinin vazgeçilmez bir sektörü olmasının yanı sıra, bölgede küresel zeminde barışı sağlayan insani bir diplomasi faaliyeti olarak da baktıklarını söyledi.

Bakan Çelik, Turizm Haftası'na Adana’dan başladı. Seyhan Kültür Merkezi’ndeki açılış programınnda Emniyet Müdürlüğü'nün 'Biz Ebruyuz' parojesi kapsamıda oluşturduğu çocuk korusu Bakan Çelik'i 'Adana Köprü Başı' şarkısıyla salonun girişinde karşıladı. Törende konuşan Bakan Çeklik, turizmin öteden beri ekonomik kazanç olarak ele alınan bir sektör olarak görüldüğünü belirterek, "Artık bölgemizde ve dünyada öylesine büyük değişimler oluyor ki bunlar ekonomiyle ilgili sektörleri çok daha stratejik hale getiriyor. Bir takım sektörler geri plana düşüyor bir takım sektörlerde çok daha önemli ve merkezi bir rol almaya başlıyor." dedi.

Türkiye’nin kuzeyinde müthiş bir ekonomik kiriz yaşandığını ifade eden Bakan Çelik, AB’yi sarsan, nerdeyse hükümetleri yerinden eden üst üste seçimler yapılmasına rağmen pek çok ülkede hükümetlerin kurulamadığı büyük bir krizin içerisinde Türkiye’nin bütün bu coğrafyanın komşusunu, Avrupa’nın tartışılmaz bir parçası olarak müthiş bir istikrar gösterdiğini vurguladı. Kuzeyindeki ekonomik kiriz için Türkiye’nin başlı başını model olarak dimdik ayakta durduğuna dikkat çeken Bakan Ömer Çelik, güneyinde de müthiş bir siyasi ve demokrasi kiriz yaşandığını anlattı. Arap devriminin gerçekleştiği ülkelerde hala demokrasinin sancılı sürdüğünü dile getiren Ömer Çelik, "Artık bu coğrafya bir daha eski haline dönemeyecek şekilde yepyeni bir dönüşüm geçiriyor. Coğrafyada halklar suni yolla çizilmiş sınırları, araya girmiş bir takım oryantalist duvarları, yüzyıldır bir birinden koparılmış kültürleri yeniden bir araya getirme kaynaştırma adına müthiş bir dinamizm üretiyor. Bu sebeple hakların birbirini tanıma kaygısı turizm sektörünü başlı başına stratejik hale getiriyor. Turizme Türkiye ekonomisinin vazgeçilmez bir sektör olmasının yanı sıra, Türkiye ekonomisini taşıyan Türkiye’nin ekonomisine büyük katkılar sağlayan vazgeçilmez bir sektör olmasına rağmen bu bölgemizde küresel zeminde barışı sağlayan insanı bir diplomasi faaliyet olarak da bakıyoruz." şeklinde konuştu.

Siyasetin araya soktuğu sınırlara, araya girmiş suni duvarlara rağmen halkaların yeniden kaynaştığına dikkat çeken Ömer Çelik, "Bunu sağlayan şey halkların yepyeni bir insanı diplomasiyle yeniden buluşmasıdır. Turizm, halkların birbirini doğrudan tanımasını imkan veren yer yüzündeki en büyük insan hareketi olarak dünya barışının da temel zeminde güçlenmesi konusunda stratejik bir konuma geliyor." ifadelerini kullandı.

Türkiye’deki turizmciler öylesine önemli bir misyon üstlenmiş durumda ki, bütün dünya siyasi ve demokrasi krizlerle boğuşurken sizler her biriniz yarattığınız dinamizm ile sadece ülke ekonomisine bir katkı sağlamıyorsunuz. Azminizle turizmi de yeniden icat ediyorsunuz. Çünkü biz Türkiye’nin denizini, kumunu, güneşini, dini ve kültürel mekanlarını bütün bir birikimi tanıtırken aynı zamanda bütün dünya yepyeni bir tanıtma faaliyetiyle karşı karşıya kaldı. Bütün bu kriz ortamında Türkiye’nin büyüyen demokrasisi başlı başına bir tanıtım faaliyetidir. Türkiye’nin bütün bu kriz ortamında etrafındaki ülkeler büyük sıkıntılar geçirirken büyüyen bir ekonomiye sahip olması başlı başına tanıtım faaliyetidir. Gelişmiş ülkeler çeşitli krizler nedeniyle dış politika etkinliklerini geriye doğru çekmeye başlarken Türkiye’nin Somali’de, Filistin’de Kafkaslarda, Balkanlarda Ortadoğu’da arabulucu rolü olması başlı başına bir tanıtımdır. Sınırların haklar arasında engel olmaktan çıktığı halkların birbirini doğrudan tanıdığını yeni kaynaşma imkanlarının ortaya çıktığı yepyeni bir döneme giriyoruz. Dolayısıyla insanı diplomasi kültürel diplomasi bugün bölge barışını sağlaması açısından ekonomik refahın sağlanması açısında çok önemli şekilde turizmi merkeze alan insani diplomasi ortaya çıkıyor."

Turizm sektöründekilerle gurur duyulması gerektiğini belirten Bakan Çelik, "Her biri elinde bir çanta ile bir tezgahla işe başlamış. Bu gün hem ulusal hem de uluslararası zeminde güçlü oyuncular olarak karşımıza çıkıyor. Turizmde önemli işlere imza atan hiç kimse yok ki, babasından kalan bir mirasla bunu başarsın. Her biri sıfırdan başlayarak büyük başarılara imza attı. 10 yıl içinde hükümetimizin vizyonu çerçevesinde turizm başta olmak üzere her meseleye parça parça değil de toplam strateji, büyük bir Türkiye vizyon içerisinde baktığımızda gelen turist sayısı 10 yılda 3 kart arttı, gelirlerimizde aynı şekilde arttı. Bütün bu değişimleri de dikkate alarak 2023 hedefine daha erken ulaşacağımızı düşünüyorum." açıklamasında bulunuyor.

ADANA'NIN TARİHİ BİRİKİMİNİN SERGİLENECEĞİ MÜZE İÇİN İLK ADIM

Turizm haftasını Adana’da başlatılmasının çok özel bir önemi olduğunu vurgulayan Ömer Çelik şöyle devam etti: "Üzerinde bulunduğumuz bu topraklar, 3 bin yıllık bir geçmişe sahip. Dünyada pek çok süper güç Taş köprünün yaşının 20’de biri değil. Turizmin artık yeni ve entegre kavramlarla tanımladığı kültürden eğlenceye, öğrenmekten yeni şeyler keşfetmeye mutfaktan dini mekanlara olan merakın giderilmesi yönündeki faaliyete kadar yepyeni bir kavramsal bütünlüğe kavuştuğu dönemde dünyanın bütün kadim şehirlerine bakalım, bunların içinde bulunan Adana’da bu haftanın başlatılıyor olmasının önemi var. Onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Burası insan oğlunun gündelik hayatını geçirmek yada bir gelecek inşa etmek üzere ihtiyaç duyduğu ne varsa, kültür, mutfak, medeniyetleri tanıma, yazın ve kışın nimetleri, spor, eğlence, dini ve kültürel turizmi bünyesinde barındıran kadim bir şehirdir. Ortak bir akıl geliştirerek Adana’nın bütün bu kültürele birikimini yansıtan bir müzenin ilk projesinin hayata geçirilmesi için ilk adımı attık. Bu müze çocukluğumuzda okuldan zorla götürüldüğümüz ışıksız, kasvetli, bir takım eserlerin kötü bir şekilde sergilendiği, bir an önce kaçmak istediğimiz o binalardan farklı olacak. İçinde 24 saat gençlerin yaşadığı, hem eğlenebileceği, hem çeşitli aktivitelerin yapılacağı bir müze olacak. Bu topraklar sadece bu toprağa ekilen tohumun karşılığının bire 5 alınmasıyla ifade etmekle sınırlı bir berekete sahip değil. Bu toprakların insanlarının çalışması, duygusu bereketlidir. Buranın her şepi bereketlidir. Türkiye turizmini dünyanın insanı insani diplomasisinin merkezine yerleştiren bir anlayışla bütün dünyaya sesleniyorum. Adana’ya gelen insanlığa ait bütün değerleri keşfedin."

Turizmcileri Adana’ya yatırıma davet eden Bakan Çelik, “Türkiye geçmişte kalmış devletçe zihniyetten pek çok alanda kurtuldu ama hala bazı alanlar var. Sivil zihniyete ne kadar çok yol açarsak o çerçevede baktığımızda başarı daha çabuk sağlanır. Turizm küçücük bir ivmeyle ülkeden almaksızın çok şey katmış başarıların toplamıdır. Ürettikleri başarı öykülerini onlara unutturacak yepyeni başarılara imza atacakları Adana’ya yatırım yapmaya burayı kültürel ve turizm açıdan keşfetmeye ve yeni başarı öyküleri kurmaya davet ediyorum." şenlinde sözlerini tamamladı.

Programda konuşan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy Türkiye'nin 46 havalimanı, 1 milyonu aşkın yatak kapasitesi olan güçlü bir ülke haline geldiğini aktardı. Son 10 yılda yurt dışında gördükleri itibarın geçmiş yıllardan çok farklı olduğunu ifade eden Ulusoy, "Türkiye’de 2001 yılında 556 bin kişi seyahat etmiş. 2012 yılında bu sayı 12 milyonu aştı. 2023 yılında hedefi 30 milyon insanı yurtiçi ve yurt dışında gezdirmek." diye konuştu.

Vali Hüseyin Avni Coş ise Adana'nın turizm konusunda çok büyük potansiyeli bulunduğunu belirterek, “Şehrimize yatırım yapacak işadamlarımızın çözüm ortağı alacağız. Onlara her türlü kolaylığı göstereceğiz. Yeter ki gelsin bu güzel şehre yatırım yapsınlar. “ dedi.

Konuşmaların ardından Bakan Çelik, Turizm Haftası dolayısıyla düzenlenen yemek yarışmasında dereceye girenlere plaketlerini verdi. Daha sonra değişik yörelere ait halk oyunları ekipleri bir gösteri sundu.