Her 113 kişiden biri mülteci

Projenin, 'Mültecileri Haberleştirmek' faaliyeti kapsamında, bölgesel basın buluşmalarının ikincisi İzmir'de düzenlendi. Dernek Genel Koordinatörü İbrahim Kavlak, dünyadaki her 113 insandan birinin mülteci veya yerinden edildiğini söyledi.

Hilton Otel'de düzenlenen toplantıya, SGDD Genel Koordinatörü İbrahim Kavlak, basın kuruluşlarının temsilcileri ve davetliler katıldı. Derneğin 1995 yılında kurulduğunu kaydeden Kavlak, halen 45 farklı şehirde 52 saha ofisi ile UNHCR, UNICEF, UNFPA, Avrupa Birliği, GIZ, İngiltere Büyükelçiliği başta olmak üzere ulusal ve uluslararası ortaklarla ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ilgili devlet kurumları ile çalışmalarına devam ettiğini söyledi. SGDD'nin Türkiye'de yaşayan mülteci ve sığınmacılara temel haklar ve sorumluluklar, sosyal destek mekanizmaları ve hizmetlere erişim gibi alanlarda kapsamlı sosyal ve hukuki danışmanlık sağladığını dile getiren Kavlak, dünyadaki her 113 insandan birinin mülteci veya yerinden edildiğini kaydetti.

Dünya genelinde 65 milyondan fazla yerinden olmuş kişi bulunduğunu ve sadece 2015 yılında 12 milyon kişinin yaşadıkları yerden olduklarına dikkat çeken Kavlak, "Son verilere göre, dakikada 24 kişi ülkesinden ayrılmak zorunda kalmış olup, günde 34 bin kişi maalesef yaşadıkları topraklardan ayrılmak zorunda kalıyor" dedi. 

Türkiye'de geçici koruma kapsamında bulunan Suriyeli sayısının 2 milyon 753 bin 696 olduğunu, Suriyelilerin yaklaşık yüzde 9'unun Türkiye'deki 25 ayrı kampta (toplam 253 bin 748 kişi) yaşadığını söyleyen Kavlak, en yoğun şehirlerin ise Şanlıurfa, İstanbul, Hatay, Gaziantep, Adana, Mersin, Kilis, Mardin, Bursa ve İzmir olduğunu belirtti. Kavlak, Suriyeliler dışında çoğunluğunu sırasıyla Irak, Afganistan, İran ve Somali'den gelenlerin oluşturduğu 300 binden fazla Suriyeli olmayan sığınmacının da Türkiye'de bulunduğunu belirtti.

HATALI HABERE DİKKAT
Refwork projesinin üçüncü aşaması olan 'Mültecileri Haberleştirmek' faaliyetleri kapsamında da bir sunum yapan Kavlak, mülteci sorunlarına ilişkin doğru ve profesyonel haber üretimi, sığınma ve göç kavramlarının hatalı kullanımından veya yanlış kavramlarla ilişkilendirilmesinden kaynaklanan sorunların olduğunu vurguladı. Basının en etkin kültürel iletkenlerden olduğunu belirten Kavlak, basının yönlendirme gücünün; kullanılış biçimine göre, mültecilere yönelik algının olumsuz yönde tetiklenmesine, beslenmesine neden olabileceği gibi toplumsal muhalefet biçimlerinin meşrulaştırılmasına da yol açabileceğini, bu nedenle basının dilinin kutuplaştırmayı pekiştirmeden sorumluluk duygusuyla kullanılmasının önemli olduğunu söyledi.  

Suriyelilerin 5- 10 yıllık süreçte ülkelerine dönmelerinin beklenmediğini savunan SGDD Genel Koordinatörü İbrahim Kavlak, Türk vatandaşlarının Almanya'da yaşadığı sıkıntıları, Türkiye'de Suriyelilerin yaşayabileceğini söyledi. 

MUSUL'DAN BEKLENEN GÖÇ DALGASI
Toplantıya katılanların sorularını da cevaplayan Kavlak, Musul operasyonun ardından beklenen göç dalgasıyla ilgili bir soruya şu yanıtı verdi:

"Resmi açıklamalarda 100 bin civarında yeni gelen kişi olabileceği belirtildi. Fakat Türkiye ve BM'nin çalışmalarıyla Musul civarında yeni kamplar oluşturuldu. Musul'dan kaçan kişiler Türkiye tarafına gelmeden o kamplarda barındırılmaya çalışılıyor. Bir de Telafer durumu söz konusu, oradan da Türkiye'ye az da olsa giriş olması söz konusu. Irak içinde ve Suriye'de hareketlilik devam ediyor. Türkiye'ye gelmeden sınırın ötesinde oluşturulan kamplarda kişilerin barındırılması politikasına daha sıcak bakılıyor."  (DHA)