İptal kararı çevrecilere umut oldu
Son dönemlerde sıkça tartışılan konuların başında gelen RES’lerle ile ilgili yine kritik bir gelişme yaşandı. Bakanlar Kurulu’nun EPDK tarafından enerji santralleri kurulabilmesi için almış olduğu acil kamulaştırma kararlarını iptal eden Danıştay, İzmir’de özellikle Yarımada bölgesi ile Menderes Havzası’nda yaşayan ve RES’lere karşı mücadele eden vatandaşlara da umut oldu.
- Ege Postası
- 12.05.2014 - 15:14
ÇEVRE MÜCADELESİNE HUKUKİ DAYANAK OLDU
Geçtiğimiz ay içerisinde Karaburun’da yeni RES’ler (Rüzgar Enerjisi Santrali) kurulabilmesi için 6 ayrı alanda acil kamulaştırma kararı alan Bakanlar Kurulu, hafta sonunda da Tire’de yeni RES’ler kurulabilmesi için toplam 22 ayrı taşınmazın EPDK tarafından kamulaştırılması için düğmeye basmıştı. Özellikle hayvancılık, tarım gibi faaliyetler ile geçimini sağlayan Yarımada ve Menderes Havzası halkında şok etkisi yaratan ve büyük tepki gören bu gelişmeler sonrasında sivil toplum örgütleri ve meslek odalarından dava sinyali gelmişti. Danıştay’ın aldığı son karar doğrultusunda itiraz hakkı doğan ve birçok sivil toplum örgütü ve bölge halkı, acil kamulaştırma işlemlerine karşı yeni bir hukuk mücadelesine de başlayabileceklerini duyurdu.
ACELE KAMULAŞTIRMA İŞLEMLERİNİN İPTALİ İSTENEBİLECEK
Çevre konusunda açtığı davalarla bilinen Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eş Sözcüsü Avukat Arif Ali Cangı yaptığı açıklamada, kararın bağlayıcı olduğunu belirterek gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “EPDK’ya Bakanlar Kurulu tarafından verilen yetki ile ilgili alınan tüm kararlar iptal edilebilir. Tüm işlemler hukuktan yoksun kalmıştır. Eğer daha önce acele kamulaştırmaya dair bir iptal davası açıldıysa işlemin iptal edilmesi gerekir. Esasa girilmez bile. Dava açılmadıysa da ilgililer işlemin hukuksal dayanağı olmadığı için idareye başvurabilirler. Ancak bu ülkede sonuç alınıp alınmayacağı ise ayrı bir tartışma konusu. Mağdur olan yurttaşlar EPDK'ya başvurarak kamulaştırma işleminin iptal edilmesini isteyebilir. İptal edilmezse bu kez buna karşı dava açılabilir. Bu kez mahkeme dolaylı olarak işlemi iptal edebilir."
KARAR “EMSAL” SAYILABİLİR
Bakanlar Kurulu, 14 Eylül 2004'te 'seferberlik' gibi zorunlu hallerde alınabilecek acil kamulaştırma yetkisini EPDK'ya devretmişti. Bu gelişme sonrasında kamulaştırma işlemlerini bu karara dayandırarak uygulayan EPDK’nın Ordu'nun Fatsa ve Çamaş ilçelerinde kurulacak HES’ler için 2011'de uyguladığı 'acele kamulaştırma' kararına bölge halkı dava açtı. Davada, hem EPDK'nın 2011 tarihli acele kamulaştırma kararının, hem de Bakanlar Kurulu'nun 2004'deki yetkilerini EPDK'ya devrettiğini bildiren karanın iptali istendi. Davayı karara bağlayan Danıştay 6’ıncı Dairesi, bu şekilde genel nitelikte bir karar alınmasının mümkün olmadığını, hukuka uygunluğunun bulunmadığını söyleyerek, Bakanlar Kurulu kararı ve buna dayanılarak tesis edilen işlemlerin iptal edilmesi gerektiğine karar verdi.
KARABURUN’DA YENİ DAVA SİNYALİ
Özel Çevre Koruma Alanı İlan edilmesi düşünülen ancak alınan acil kamulaştırma kararları sonrasında şoka uğrayan Karaburun Yarımadası’nda, bölgenin 3’te 2’sine kurulması planlanan RES’lere karşı mücadele eden Karaburun Kent Konseyi adına açıklama yapan Başkan İpar Dilli, “Yaylaköy halkı, Karaburun Çevre ve Kültür Birliği ve Karaburun Kent Konseyi olarak 166 tribün kurulmasına olanak sağlayan değişikliğin iptali için hukuk mücadelesine başlamıştık. ÇEHA’dan (Çevre ve Ekoloji Avukatları Grubu) 30 avukatın desteğiyle, kurulacak rüzgar tribünlere ÇED raporu gerekli değildir diyerek olur veren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İzmir Valiliği aleyhine yürütmeyi durdurma istemiyle dava açtık. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı aleyhine de üretim lisansının iptali için dava açtık. Eğer bu tesisler kurulursa bölgenin yüzde 60’ı rüzgar enerji santrali olacak ve Karaburun bitecektir. Keşke acil kamulaştırma karı çıkartıldığı gibi aynı duyarlılık ve özen yarımadanın özel çevre koruma alanı ilan edilmesi için de gösterilseydi. Burası özel koruma alanı m? Yoksa enerji tarlası m? Devletin artık bu konuda bir karar vermesi gerekiyor. Danıştay’ın aldığı son karar aslında bizler için olumlu bir gelişmedir. Çevre mücadelemizin artık bir hukuki dayanağı var. Özellikle Nisan’da gelen 6 acil kamulaştırma kararı bizleri şoka uğratmıştı. Danıştay kararını hukukçularla inceliyoruz, itiraz ederek kanuni mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
Yorum Yazın