İzmir'de olaylı 1 Mayıs
1 Mayıs İşçi Bayramı İzmir’de coşkulu kutlamalar eşliğinde başladı. Emek ve Dayanışma Günü olarak da kutlanan İşçi Bayramı programları kapsamında iki ayrı güzergah olan Basmane Meydanı ve Cumhuriyet Meydanı’nda toplanan emekçiler Gündoğdu Meydanı’na kortejler eşliğinde giriş yaptı. Polis noktasında arama yaptırmak istemeyen BDP ve ÖDP'lilere polis cop ve gazla müdahale etti. Kutlamalar sonrası Basmane Meydanı'na yürüyüşe geçen grup polis engeliyle karşılaştı.
- Ege Postası
- 01.05.2014 - 13:44
Gündoğdu Meydanı'ndaki kutlama öncesinde Türk İş, DİSK, KESK'e bağlı çalışanlar ile çeşitli siyasi partilere üye gruplar Basmane Meydanı'ndaki toplama noktasında birleşti. Daha sonra da ilk olarak Türk İş, ardından DİSK ve diğer gruplar kortej halinde Cumhuriyet Meydanı'na vardı. Burada gruplar hem Cumhuriyet Meydanı'ndaki hem de Ali Çetinkaya Bulvarı üzerindeki iki arama noktasından mitingin yapılacağı Gündoğdu Meydanı'na alınmaya başlandı.
.jpg)
BİBER GAZİ VE COPLA MÜDAHALE
Bu sırada BDP'li grubun üzerlerini aratmak istememesi üzerine polisle aralarında arbede çıktı. Arama noktasından toplu halde geçmek isteyen bir grup ÖDP'liye polis izin vermedi. Bunun üzerine kol kola giren grup, arama noktasına koşup barikatı aşmak istedi. Polis biber gazı ve copla gruba müdahale etti.
Çevik kuvvet ekipleri arama noktası önünde girişleri kapattı. Grup, daha sonra polisin oluşturduğu koridordan alana girdi. Bu arada arama noktasında, çantasından sapan ve eldiven çıkan K.A. polis tarafından gözaltına alındı.
Gezi olaylarında da sık sık kendi aralarında tartışan ESP ve Göztepe Spor Kulubü taraftarları 1 Mayıs'ta da karşı karşıya geldi. İki grup arasında yaşanan gerginlik de büyümeden diğer grupların araya girmesiyle yatıştırıldı.
Ana teması “Taşerona ve sömürüye hayır” ve “Eşitlik, özgürlük, dayanışma, birlik” olan bu seneki kutlamalara katılan yaklaşık 100 bin işçinin gün boyunca gözü kulağı Taksim’deydi. Sosyal medyada ve İstanbul’daki emekçi dostları vasıtası ile gelişmeleri takip eden İzmirli emekçiler, yapılan anonslar eşliğinde “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganları ile İstanbul’a selam göndermeyi ihmal etmedi. İşten çıkartma, taşeronlaşma, güvencesiz çalışma gibi işçi sınıfına yönelik tutumları kınayan emekçiler, tören sırasında ayrıca eğitim, sosyal ve hukuk sistemindeki gelişmeleri de protesto etti. Törenin devamında hep bir ağızdan “Çav bela” şarkısını ve Enternasyonel söyleyen emekçiler, halaylar çekerek kutlamalarını sürdürdü. Diğer yandan, alana girişlerde kurulan polis kontrol noktalarının yetersiz kaldığı gözlenirken, emniyet güçleri işçiler arasında yer yer tartışmalar yaşandı.Cumhuriyet Meydanı’ndan tören alanına ulaşan güzergahlarda oluşan uzun kuyruklar sonrasında kortejlerin alana girişi de gecikti,Konak ve Basmane yönüne kadar tıkanmalar yaşandı.
.jpg)
“BİZ YÜZLERİNİ GÜNEŞLE DÖNENLERİZ”
İstiklal Marşı’nın okunması ve saygı duruşuyla başlayan programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, 1977’de Taksim’de meydana gelen ve “Kanlı 1 Mayıs” olarak da anılan olaylarda yaşamını yitiren işçileri anarak başlayarak şöyle devam etti: “Tüm yasaklara karşı Taksim’i selamlıyorum. Yaşasın Taksim, yaşasın direniş. Emek, barış, eşitlik, özgürlük için mücadeleye devam diyenler olarak ile yine 1 Mayıs’ta alanlardayız. Türkiye kritik bir dönemin eşiğinden birinde, çok önemli bir tarihsel görevi yerine getiriyoruz. İş cinayetlerine ve taşeronlaşmaya karşı mücadeleyi arttırmamız gereken bir döneme giriyoruz. Gün, işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü. Taksim yine özgürlük uğruna mücadele eden işçilere kapatılmış durumda. Biz geçtiğimiz 1 Mayıs’tan beri sokaklarda, meydanlarda, iş yerlerinde, mahallelerde ayağa kalkıp yüzlerini güneşe dönenleriz. Umut ettiğimiz ülkenin peşindeyiz.”
“KÖLELİK DEĞİL, ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ”
İşçiler adına taleplerini sıralayan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, kısıtlamalar değil özgürlük istediklerini hatırlatarak, “Biz asgari ücretler ve simit hesabı ile kandırılmak istemiyoruz. Taşeron çalıştırma, esnek çalışma modelleri ile köle gibi çalışmak istemiyoruz. Biz kıdem tazminatımıza ve örgütlenmemize sahip çıkıyoruz. Biz pazarda para ile alınıp satılan bir meta muamelesi görmek istemiyoruz. Biz köle olmak istemiyoruz. Biz kurulan paralel sendikaların imzaladığı sefalet sözleşmelerine hayır diyeceğiz. Gerçek toplu sözleşme hakkı, örgütlenme hakkı ve siyaset hakkı istiyoruz. Biz insanız, haklarımızı savunduğumuzda tutuklanmak ve terörist damgası yemek istemiyoruz. Polis destanlarını, sınır tanımaz yasakları, hapishaneleri değil, özgürlük istiyoruz” diye konuştu.
“BİZİ SUSTURAMAZSINIZ”
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, iktidara karşı amansız bir mücadele verdiklerini belirterek, “Biz yasama, yürütme ve yargı erklerini tek elde toplamak isteyenlere, toplumu diktatörlük altında boğmak isteyen iktidara boyun eğmeyeceğimizi, bu mücadelenin yanında olduğumuzu haykırıyoruz. Biz Roboski’de devletin bombası ile, Okmeydanı’nda devletin gaz fişeği ile vurulup öldürülmek istemiyoruz. Biz ölü çocukların aileleriyiz. Kan parası verip bizi susturamazsınız. Biz rant ve kar için derelerimizin kurutulmasını, toprağımızın zehirlenmesini istemiyoruz. İnşaat çılgınlığı ile güneşimizin, ağaçlarımızın, doğanın çalınmasına isyan ediyoruz. Talebimiz çok basit, Biz kendi yaşadığımız alanlarda söz hakkı istiyoruz. Biz emperyalizme karşı bağımsızlığın savunucusuyuz. Biz sömürü, talan ve savaş düzenine karşı mücadeleden ödün vermeyeceğiz. Savaşa ve savaş çığırtkanlığı yapanlarla işbirlikçi olan AKP’ye geçit vermeyeceğiz” dedi.
GEZİ ŞEHİTLERİNİ ANDILAR
Kutlamalara katılan emekçilerin “Gezi şehitleri ölümsüzdür”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları ile destek verdiği Sarı, “Biz Ali İsmail’iz, Ethem’iz, Mehmet’iz, Medeni’yiz, Hasan Ferit’iz, Berkin’iz. Biz başka bir dünya isteyenleriz. Geçtiğimiz dönemden bu yana AKP hükümetinin diktatörlüğü devam etmekte. Biz işine, ekmeğine, geleceğine sahip çıkan, özelleştirmelere karşı çıkanlarla, örgütlenme ve toplu sözleşme hakkına sahip çıkanlarla yan yanayız. İşten çıkartılan Luna, Greif, Ege Doğaltaş, İl Özel İdaresi’ndeki taşeron işçilerle, direnişlerde, alanlarda hep birlikteyiz. Tüm mağdurlarla, yoksullarla, dışlananlarla, ezilenlerle, işçilerle, işsizlerle, emekçilerle, emeklilerle, işte yine 1 Mayıs alanlarındayız. Taksim’i selamlıyoruz” diyerek emekçilerin yanı sıra işsizlikle boğuşan emekçilere de seslendi.
GÜNDOĞDU’YA ALTERNATİF İSİM ÇAĞRISI
“Bugün 1 Mayıs” diyerek sözlerine devam eden Memiş Sarı konuşmasına şöyle son verdi: “Bir yanda işçi sınıfın taşeronlaştırma ve ucuz iş gücü yaratmaya karşı eşitlik, özgürlük, barış, adalet ve demokrasi için kol kola şarklılarını söyleyen yüz binler olacak. Diğer tarafta kutuplaşmadan, ayrıştırmadan medet uman bir azınlık. Kazanan biz olacağız. Kazanan siz olacaksınız. Kazanan işçi sınıfı olacak. Kazanan bu ülke olacak. Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın birlik ve dayanışma mücadelemiz. Yolunuz yolumuzdur, mücadelemiz mücadelemizdir…” dedi ve son olarak törene katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na şu çağrıda bulundu: “Biz Gündoğdu Meydanı’nın Emek ve Demokrasi Meydanı olarak anılmasını, buraya Gezi Parkı olaylarında yaşamını yitiren kardeşlerimizin, yoldaşlarımızın heykelini, anıtını istiyoruz.”
KOCAOĞLU YALNIZ BIRAKMADI
İşçileri yalnız bırakmayarak Gündoğdu Meydanı’nda yerini alan İzmir
Büyükşehir Başkanı Aziz Kocaoğlu, Türkiye’nin mevcut durumunda 1 Mayıs kutlamanın zor olduğunu söyledi. Taksim’in 1 Mayıs ve işçiler için
önemli olduğunu belirten Kocaoğlu, ‘’1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması
gerekiyor. İzmir’de de Gündoğdu’da kutlanması gerekiyor. Hep birlikte
kutluyoruz. Ben 1 Mayıs’ın özgürce kutlanmasını, barış içinde kutlanmasını diliyorum. Ülkemizde maalesef ve maalesef zorlama,
dayatma, hukuk devletinin zedelenmesi söz konusu. 1 Mayıs tatil
edilmesi bir adım ama özgürce kutlanmasını gerekiyor. Buradan tüm
yetkililere sesleniyorum 1 Mayıs her yerde özgürce kutlanmalı Hepimize
görev düşüyor. Umuyorum önümüzdeki yıllarda hem Taksim’de hem de
ülkemizin her yanında 1 Mayıs özgürce kutlanır’’ diye konuştu.
BASMANE'YE YÜRÜYÜŞE GEÇTİLER
Gündoğdu’daki tören sonrası sendikalarla sivil toplum örgütlerinin oluşturduğu yaklaşık 2 bin kişilik kalabalık, İstanbul Taksim’deki müdahaleleri kınamak için Basmane Meydanı’na doğru sloganlar atarak yürüyüşe geçti. Lozan Bulvarı üzerinden gitmek isterken polis engeliyle karşılaşan grup Çankaya üzerinden Basmane Meydanı’na ulaşmaya çalıştı. Fevzi Paşa Bulvarı önünde polis barikatıyla karşılaşan grup bir süre sloganlar atarak beklemeye başladı. Bu sırada bulvar üzerinde bulunan Şifa Hastanesi kapılarını kapattı, Bim mağazası da kepenklerini indirdi. Sendikaların temsilcileri ve emniyet güçleri arasında devam eden görüşmeler sonuç vermedi. Basmane Meydanı’na girmek ve basın açıklaması yapmak isteyen binlerce kişi, karşılarına gelen çevik kuvvet birimleri ve üç TOMA önünde beklemeye başladı. Gruptakilerin polise taş atması üzerine polis gaz ve suyla müdahaleye başladı. Polis kalabalığı Konak tarafına doğru su ve gaz sıkarak sürdü. Büyük kısmı gençlerden oluşan kalabalıktan gözaltılar var. İki kişinin gazdan etkilendiği görüldü. İşyerlerinden alkışlarla destek verenlere de TOMA'lardan su sıkıldığı görüldü. Polis yaşlı bir kadını yere yatırıp tartakladı. Kalabalık ara sokaklara doğru dağıldı.
12 GÖZALTI
Edinilen bilgilere göre Fevzi Paşa Bulvarı'ndaki arbede sırasında 12 kişi gözaltına alındı. Kemeraltı ve Mimar Kemalettin Bulvarı'nda ara sokaklara kaçan göstericilere de polisin müdahalesi devam etti. Kemeraltı'na çıkan ara sokağa TOMA'dan tazyikli su sıktı. Mimar Kemalettin'e giren bir polis ekibi de eylemcilerin peşine düştü.
Yorum Yazın