Kılıçdaroğlu'na soğuk duş
Brüksel'de AB kurumlarına yönelik temaslarda bulunan Kılıçdaroğlu’nun, Avrupa Parlamentosu AP Sosyalist Grubu’na hitap ettikten sonra toplantı salonu çıkışında basına yaptığı açıklamalar kriz çıkarttı.
- Ege Postası
- 16.05.2013 - 10:01
BRÜKSEL- Swoboda ile birlikte Kılıçdaroğlu’nun basın açıklamasına AP Sosyalist Grubundan tepki geldi. AP Sosyalist Grubu ABHaber’e yaptığı yazılı açıklamada Başbakan Erdoğan ile Suriye halkına terör uygulayan Esad’ın karşılaştırılmasının mümkün olmadığını belirtti.
Kılıçdaroğlu’nun, Erdoğan’ın yönetim biçimini (demokratik standartlar konusunda) Esad ile aynı kefeye koyması tartışma çıkarttı.Bunun üzerine AP Sosyalist Grubu Başkanı Hannes Swoboda'nın Türkiye saati 18.00’de Kılıçdaroğlu’yla yapacağı ikili görüşmenin yapılıp yapılmayacağı merak konusu oldu.
KILIÇDAROĞLU: TÜRKİYE AVRUPA'DAN KOPUYOR
CHP lideri Kılıçdaroğlu Brüksel'de, AKP iktidarının Türkiye'nin yörüngesini değiştirmeye çalıştığını belirtti ve 'Türkiye Avrupa'dan kopuyor' dedi.
Avrupa Birliği (AB) kurumlarına yönelik temaslarda bulunmak ve Avrupa Parlamentosu'nda konuşma yaptıktan sonra AP Başkan ve yöneticileriyle görüşmek üzere Genel Başkan Yardımcıları Faruk Loğlu ve Umut Oran, Özel Kalem Müdürü Tuncay ceylan ile birlikte Brüksel'e giden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AP Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifak Grubu üyesi Avrupalı parlamenterlere hitaben bir konuşma yaptı.
Konuşmasında, AB Komisyonu'nun son Türkiye İlerleme Raporu ve Avrupa Parlamentosu raporlarında AKP'nin Türkiye'yi Avrupa'dan uzaklaştırıp, çağın ötesine götürdüğünü belirten Kılıçdaroğlu, "Demokrasinin en çok gerilediği alanların listesi ürpertici: Yurttaşların özgürlükleri, kadın hakları, yargının bağımsızlığı, medya özgürlüğü, ceza infaz kanunu, internet özgürlüğü, hukuk devleti… Ülkeyi yöneten muhafazakar AKP hükümeti ise giderek daha görünür bir şekilde içindeki anti-demokrat kültürü icraata dönüştürdü ve ülke geneline yaydı" dedi.
Başta Brüksel olmak üzere Avrupa içinde bir çok resmi ve gayrı-resmi kanaldan AKP hükümeti ve destekçisi siyasi grupların yoğun bir dezenformasyon kampanyası yürüttüklerini söyleyen Kılıçdaroğlu "AKP kendisini 'Türkiye'de demokrat bir güç', biz muhalefeti de sanki 'militarist, reformların karşısında bir parti' olarak yanıltıcı bir şekilde tanımlama çabası içinde oldu. Ne yazık ki bu dezenformasyon kampanyası bazı çevrelerde etkili oldu. Bilgi çağında yaşıyoruz. CHP'nin tüm söylemleri, tutumu, mecliste verdiği oylar ve önerdiği bütün politikalar kayıt altındadır. CHP, demokrasiyi Türkiye'de gerçek anlamda özümsemiş ve savunan tek siyasi akımdır" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, AKP'nin yaptığı dezenformasyon yaptığını, bunun Kürt sorunu konusunda da devam ettiğini belirterek, “Sanki 'kendileri çözüm istiyor, biz karşıymışız' gibi bir hava yayılmaya çalışılıyor. Medya özgürlüğünün olmadığı, otosansürün yaygınlaştığı ve hükümeti eleştiren gazetecilerin işlerine son verildiği bir Türkiye'de böylesine büyük bir yalanı yaymak çok da zor değil" dedi. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Kürt sorununa yönelik resmen açıklanmış ve somut demokratik çözümler öneren raporu olan tek partinin CHP olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kürt sorununa yönelik resmi olarak açıklanmış ve somut demokratik çözümler öneren raporu olan tek parti CHP'dir. Etnik ayrımcılık ve ırkçılık büyük bir suçtur. Kürtçenin öğreniminden kültürel haklara ve sınırsız bir özgürlük ortamına uzanan geniş bir yelpazede somut politikalar öneriyoruz. Bu konuda temel referansımız açıktır: AB'nin Kopenhag siyasi kriterleri."
CHP'nin, Kürt sorununda bulunacak çözümün, özgürlükçü ve parlamenter rejimi güçlendiren yeni bir anayasayla kalıcı ve sürdürülebilir hale geleceğine inandığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, AKP'nin otoriter, anti-demokratik ve sınırsız güce sahip bir Başkanlık sisteminin pazarlığı içinde olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu konuşmasında CHP'nin Kürt meselesinin çözümü için atılan bütün samimi adımlara destek olacağını da vurguladı ve AKP'nin sürece ilişkin ısrarla ve açıkça CHP ile bilgi paylaşmaktan ve konuyu parlamentoya getirmekten kaçtığını söyledi.
AKP, PKK'YLA PAZARLIKLAR YAPIYOR
Kılıçdaroğlu, "AKP, tam bir hukuksuzluk ve gizlilik içinde AB ve ABD'nin terör örgütü ilan ettiği PKK'yla pazarlıklar yapıyor. CHP ise her koşulda yasaların uygulanması ve hukuk devleti ilkelerine uyularak meşruiyet sınırları içinde kalınmasını istiyor" dedi.
AB raporlarında da vurgulanan mevcut baskıcı, anti-demokratik, medya ve toplum üzerinde tahakküm yaratan bir ortamda, kalıcı bir toplumsal barış ve uzlaşma sağlamanın olanaksız olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bilinen bir gerçek var o da, CHP tabanının yüzde yüzünün demokratik bir anayasa ve Kürt sorunu başta olmak üzere her alanda güçlü bir toplumsal uzlaşma ve barıştan yana olduğu gerçeğidir" şeklinde konuştu.
ÖZGÜRLÜKÇÜ İNSANLARIMIZ KORKU İÇİNDE
CHP'nin parti olarak birçok baskıya maruz kaldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Medya üzerindeki baskılar toplumla iletişimimizi kısıtlıyor. İki milletvekilimiz beş yıldır tutuklu. Haklarında bir hüküm yok. Evrensel hukukun tüm kuralları ihlal ediliyor. Hapishanede, izole edildikleri küçük bir hücrede yaşamlarını söndürüyorlar. Onlar gibi binlerce masum insan var. AKP Türkiye'de tam anlamı ile bir cadı kazanı kaynatıyor. 'McCarthyism' yapıyor. Özgürlükçü insanlarımız korku içinde" dedi.
Avrupa Parlamentosu'nda konuşan Kılıçdaroğlu Avrupa'nın bugün bir yol ayrımında olduğuna da dikkat çekerek, kıtanın ya tarihin akışı içinde sürüklenecek ya da o akışı yönlendirecek bir noktada bulunduğunu belirterek şunları söyledi. (DHA)
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Başbakan’a yönelik eleştirilerinden rahatsız olan Swoboda ile görüşmedi. Kılıçdaroğlu Swoboda ile görüşmesini iptal etti ve görüşmeye gitmedi.
Yorum Yazın