Kongreye 4 kala suskunluğunu bozdu

Çiğli’de Pazar günü yapılacak olan ilçe kongresi öncesi en güçlü aday olarak ifade edilen eski il yöneticisi Selim Utku Gümrükçü, Ege Postası aracılığıyla örgüte mesajlar gönderdi,ilçe başkanı seçilmesi halinde yapacaklarını anlattı. Kendisine yönelik başlatılan “Ergenekoncu" propagandasına isyan eden Gümrükçü,“Devrimciliğimin gereği olarak Mustafa Kemal’in Çankaya’sına demokrasi emek karşıtı gerici bir anlayışı getirmemek için elimden geleni yaptım.Bu uğurda gözaltına alındım yargılandım.Karanlığa karşı mücadele etmek suçsa suçluyum" dedi.

Ege Postası
02.07.2014 - 09:53

SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ - İlçe yönetiminde yaşanan istifalar nedeniyle başkan ve yönetimin düştüğü CHP Çiğli İlçe Örgütü’nde 6 Temmuz’da delegeler sandık başına gidecek.
Geçtiğimiz günlerde sosyal medya üzerinden yayınladığı mesajla örgütten görev talep eden Biz Kaç Kişiyiz Derneği Kurucu Genel Başkanı, eski il yöneticisi Selim Utku Gümrükçü, kongreye sayılı günler kala Ege Postası aracılığıyla örgüte mesajlar gönderdi,ilçe başkanı seçilmesi halinde yapacaklarını anlattı kongre öncesi kendisine yönelik yapılan eleştirilere yanıt verdi.

ŞAHISLAR ÜSTÜ ADAY OLDUM
Kendisini aday olmaya yönlendiren süreç hakkında konuşan Gümrükçü, “ 2 yıl önceki ilçe kongresinde seçilen Nihat Gültekin yerel seçimleri yönetti. Hasan Arslan aday gösterildi diye istifa etmek isteyenler farklı amaçla hareket ettiler ve ilçe yönetimini düşürdüler.Seçim öncesi bu konular konuşuluyordu. Ben ve arkadaşlarım seçimle gelin seçimle gider dedik. Nihat Gültekin seçilmiş bir insandı. Ortada kongre yok dedik. Görevden alınma yok dedik. CHP ilçe yönetim kurulu üyeleri istifa etti. Genel Merkezde kayyum görevlendirdi. Bu süreçte arkadaşlarımız bana ‘bizi en iyi, şekilde sen temsil edersin, ilçe başkanlığını en iyi sen yaparsın ilçenin senin gibi gençlere ihtiyacı var” dediler. Büyük geniş tarihsel bir uzlaşmanın sonucu olarak ekipler üstü şahıslar üstü aday oldum. Beni bu kongrede sadede Ali, Rıza Koçer ve Aziz Buğa değil örgütün büyük kısmı destekliyor. Sadece delegeler değil geçmişte partide görev almış en sade üyeden en üst kademelerde görev almış bir çok isim destekliyor. Kimsenin adayı değilim örgütün adayıyım” dedi.

ÇİĞLİ’Yİ ÇİĞLİ’DEN YÖNETECEĞİZ!
Siyasette kimsenin adamı olmadığını ilçe başkanı seçilmesi halinde de kimsenin buyruğu altına girmeden Genel Merkez’in talimatları doğrultusunda partiyi daha ileriye götürmek için çalışacağını ifade eden Gümrükçü, “ CHP ilçe başkanı parti hiyerarşisi dışında hiç kimseden hiçbir odaktan yönlendirilemez. CHP delegasyonu bize görev verirse Çiğli’yi Çiğli’den yöneteceğiz. Yönetim kurulu dışındaki bir çok isme de elbette danışacağız ama genel merkezimizin direktiflerini yerine getireceğiz.” dedi.

BELEDİYEYE MÜDAHALEMİZ BİR NOKTADA OLUR
Çiğli’de belediye ile örgüt arasında uzun zamandır uyum sorunu olduğunun altını çizen Gümrükçü, ilçe başkanının kendi görevini belediye başkanının da kendi görevini yapması halinde “sorun olmaz” dedi.
Gümrükçü, “Tüzükte İlçe başkanı belediye başkanının üstü konumunda. İlçe başkanı Genel Başkanı temsil eden konumda. Belediye başkanı partinin aday gösterip seçmen tarafından seçilen biri. Belediye başkanı ilçesine hizmetle yükümlü. İlçe başkanı da tüzükten aldığı yetkiye dayanarak partinin kadrolarını genişletmek partilileri örgütlemek örgütü seçimlere hazırlamakla yükümlü. Bu iki makam sahibi birbirine müdahale ederse sürtüşme olur. Çiğli’de bu süreçler yaşandı. Biz örgüt olarak bundan rahatsızlık duyuyoruz. Karşılıklı hak ve hukukları koruyarak hareket edilmeli. Belediye başkanları örgütün işlerine müdahale etmemeli. Belediyeye müdahalemiz sadece bir noktada olur. Belediye’de çalışan işçi arkadaşlarımızın haklarını savunma noktasıdır. CHP emekten yanadır. Kazandığımız bir belediyede işçi haklarına en küçük müdahaleyi kabul edemeyiz. Onların hakları için her türlü mücadeleyi veririz. Görev alırsak yönetim kurulumuzu belediyeden bağımsız hareket edenlerden oluşturacağız. Dinamizm ve tecrübe bir arada olacak. Çiğli’nin toplumsal dokusunu herkes bu yönetimde görebilecek. Atatürk ve İnönü bu partiyi kuran iki büyük lider…Biri Selanikli, biri Malatyayı. CHP suyun iki yakasını bir araya getiren partidir. Türkiye’nin birleştirici gücüdür. Biz de Çiğli’de örgütü birleştireceğiz. Uzun yıllardır yaşanan sürtüşmeye son vereceğiz. Seçilen yönetim en az 1 yıl görev yapacak. Biz ilçe başkanı ve yönetim kurulu olarak kavgaların tarafı olmayacağız. Bizi incitseler de kimseyi incitmeyeceğiz. Bizim hayat felsefemiz bu. İşimizi yapacağız. Partimizi büyüteceğiz. Seçimlerde en iyi sonuçları almak için çalışacağız. En iyi yönetim kurlunu oluşturacağız”dedi.

ADIMDAN ALDIĞIM BİR SORUMLULUĞUM VAR
Adından aldığı bir sorumluluk taşıdığını ifade eden Gümrükçü, şunları söyledi, “ Adım Selim Utku… Annem ve babam dev yolcuydu. 1978 yılında Selim yoldaşları Bursa’da şehit edildi. Selim ismi buradan gelir.12 Eylül karanlığının ortasında doğdum.Karşı devrimin göbeğinde doğdum. Bizim de bir zaferimiz olsun diye zafer manasında adımı Utku koydular. Adımdan aldığım bir sorumluluk var. İlçe başkanı seçilirsem Pazartesi gününden itibaren ülkede özgülüğün bağımsızlığın tek adresi olan CHP’yi güçlendirmek için çalışacağım. Erdoğan’ın seçilmemesi için demokratik yollardan elimden geleni yapacağım. CHP’nin çıtasını daha yukarılara çıkaracağım. Önseçimin yapılmasını talep edeceğim. Takipçisi olacağım. Çiğli’den bir milletvekili seçilebilmesi için elimden geleni yapacağım. Örgütün saygınlığını koruyacağız. CHP’nin kapılarını sonuna kadar açacağız. Organize sanayi bölgesine önem vereceğiz. İşçi sınıfının partimizle ortak hareket etmesini sağlayacağım. 3 dönem il yöneticiliği 3 dönem ilçe yöneticiliği yaptım.2004 seçimlerinde il yönetim kurulu üyesi olarak efsane başkan Piriştina ile çalıştım. Piriştina’nın vefatından sonra Aziz Kocaoğlu’nun Büyükşehir başkanı olması için taraf oldum. 2011’de Eskişehir Yozgat ve Kütahya parti örgütlenmesinde kampanyasında aktif rol aldım. Gençliğimi birikimimi ve tecrübemi, Çiğli için kullanacağım. Örgütten aldığım gücü ve yetkiyi örgüte karşı kullanmayacağım. CHP’ye yakışır bir ilçe başkanı olacağım. Bana oy veren her arkadaşım çok kısa sürede evet Utku’ya ben oy verdim bu çorbada benimde tuzum var deyip onurlanacağına söz veriyorum.Yaşadığım sürece gericiliğe emperyalizme karşı mücadele edeceğim.Bir genç olarak aldığım bu görevi benden gençlere devredeceğim.”

KARANLIĞA KARŞI MÜCADELE ETMEK SUÇSA SUÇLUYUM
Ayını zamanda Biz Kaç Kişiyiz Derneği Kurucu Genel Başkanı olan ve Cumhuriyet mitinglerinin düzenlenmesinde aktif rol alan Gümrükçü,kongre öncesi bazı kişiler tarafından kendisine yönelik “Egenekoncu, ulusalcı” yaftalamalarının yapılmasına isyan etti. CHP’nin ideolojisine sonuna kadar bağlı olduğunu,yıllarca partinin bayrağını astığını, afişleme yaptığını ve bu yüzden gözaltına bile alındığını ifade eden Gümrükçü, şunları söyledi; “Anti emperyalistim, halkçıyım, solcuyum bu uğurda bu karanlığı dağıtmak için 2007 yılında arkadaşlarımızla birlikte ülkenin değişik illerinde cumhuriyet mitingleri organizasyonları yaptık. Tamamında görev aldım. Tamamında konuşma yaptım. Bundan onur ve gurur duyuyorum. O günlerde de Erdoğan adaydı. Bugünde aday. Devrimciliğimin gereği olarak Mustafa Kemal’in Çankaya’sına demokrasi emek karşıtı gerici bir anlayışı getirmemek için elimden geleni yaptım. Bu uğurda gözaltına alındım yargılandım. İzmir’de 1 milyon kişi bu mitinge katıldı. CHP örgütünün tamamına yakını bu mitinge katılmıştır. Biz düzenledik onlar katıldı Güç olduk. Okyanus ötesi ve Başbakan halkın gücünden korktu. Toplumu yıldırmak için Ergenokon yalanı icat ettiler. Bir çuval yaptılar. İçine yurtseverleri doldurdular. Gezi ile bu çuvalı yırtık. Korku dağları yıkıldı. Karanlık dağıldı.Bu dava kapsamında gözaltına alındım. Suçum bu mitingleri düzenlemektir. Bu suçsa mahkemede kabul ettim. Muhalefet olmak suçsa suçluyum. Cumhuriyet mitinglerini organize etmek suçsa suçluyum. İlçe başkanı seçildiğimde de karanlığa karşı mücadele edeceğim. Karanlığa karşı mücadele ederken mağduru olduğum Ergenokon’da suçlandım. Eski Genel Başkan Deniz Baykal bu davanın avukatı olurum demişti. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu bu örgüt neredeyse ben de üye olmak istiyorum demişti. CHP’lilerin çoğu Silivri’de nöbet tuttu. Bizi CHP özgür kıldı. CHP çatısı altında siyaset yapan Mustafa Balbay’la, İlhan Cihaner’le aynı dava kapsamında yargılanmaktan onur duyuyorum.Üzüntüm CHP çatısı altında bunun olumsuz bir propaganda olarak kullanılması”