MHP'li Çetin: Bakan Güler devlet görevlisi mi, bir ideolojinin sözcüsü mü'
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Teşkilat İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çetin, İçişleri Bakanı Muammer Güler'in dünkü açıklamaları için, "Söyledikleri ve yayın organının yazıya dönüştürdüklerini okuyunca...
- Ege Postası
- 02.05.2013 - 12:33
MHP'li Çetin, yaptığı yazılı açıklamada, İçişleri Bakanı Güler’in çözüm sürecine ilişkin sözlerini değerlendirdi. Çetin, “Söyledikleri ve yayın organının yazıya dönüştürdüklerini okuyunca 'Devlet görevlisi mi, bir ideolojinin sözcüsü mü veyahut Ahmet Türk’le söylem ve eylem birliği içinde mi'' diye düşünmeden edemiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin Sayın İçişleri Bakanı Muammer Güler buyurmuşlar ‘Artık ret, inkar ve asimilasyon yok.’ Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk de ‘Ret, inkar politikasını sürdürmeye kalkışırsa elbette adalet de eşitlik de gelmez, barış da gelmez’ diyor. BDP Eş Başkanı Demirtaş ise bölücü hastalığın, müzmin sıtma nöbetlerinin etkisi ile ‘Özerklik çekilmenin koşulu değil, bizim mücadelemizin gerekçesidir.’ şeklinde sayıklıyor."
"TÜRK MİLLETİ OLARAK KATKI SAĞLAYALIM"
Çetin, şu ifadeleri kullandı: “Kanımızla, canımızla vatanlaştırdığımız; emeğimizle, alın terimizle kazanıp verdiğimiz vergilerimizle kalkınmasına katkı sağladığımız Türk vatanından kum tanesinin koparılmasına müsaade etmeyeceğiz. Sizler kimler adına konuşuyorsanız, onlar her kimse; Türk vatanının neresinde yaşıyorsa ve nerede özerklik, ayrı bir statü istiyorsa söylesin de bilelim. Bilelim ki kimin bedel ödeyip vatanlaştırdığı coğrafyamızda yaşarken boğazlarına duran lokmaları çıkarmalarına Türk milleti olarak katkı sağlayalım.”
Hükümetin en büyük hatalarından birinin PKK’yı Kürt kökenli vatandaşların temsilcisi konumuna getirmiş olması olarak savunan Çetin, “Türk Devleti'nin yasama, yürütme ve yargı organlarının sessizliğinden cesaret alarak ötüyorlarsa yanıldıklarını anlayacaklar. Türk milleti birliğinin ve dirliğinin bozulmasına müsaade etmeyecektir. Unla, şekerle, makarnayla, avutmayla, üretmeden tüketme sarhoşluğuyla oyalama oyunlarının artık geçerliliği yoktur. Türk milleti, 'Milli birlik ve dayanışmamızı, zinde ve canlı olarak oylarımızla, seçim sandığında göstereceğiz’ diyor. Bu ses milliyetçi-ülkücü hareketin önderliğinde, bölücülere, emperyalist güçlerin taşeronlarına seçim sandığında şamar olarak vurulacaktır.” şeklinde sözlerini tamamladı.
Yorum Yazın