Meclis Başkanı Çiçek: Parlamentolar temenni değil çözüm yeridir
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Parlamentolar temennide bulunan kurumlar değildirler. Çare ve çözüm üreten kuruluşlardır. Varlık sebebimiz de budur." dedi. TBMM’nin 24. Dönem 4. yasama yılı açılışı yapıldı. Meclis Genel Kurulu, TBMM...
- Ege Postası
- 01.10.2013 - 16:42
TBMM’nin 24. Dönem 4. yasama yılı açılışı yapıldı. Meclis Genel Kurulu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında toplandı. Yeni yasama yılı açılışına Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eşi Hayrunnisa Gül, kuvvet komutanları, yüksek yargı başkanları, yabancı ülkelerin büyükelçileri ve çok sayıda davetli katıldı.
Toplantı yeter sayısının bulunmasının ardından Çiçek, açılış konuşmasını yaptı. Yeni yasama yılının hayırlı olması temennisinde bulunan Çiçek, "TBMM’ye 24’üncü dönemin başlangıcından bugüne kadar 800 kanun tasarısı, bin 725 kanun teklifi ve 35 kanun hükmünde kararname sunulmuş, bunlardan 363’ü komisyonlarda ve Genel Kurul'da görüşülerek yasalaşmıştır. Ayrıca, Meclisimizde 53 adet Meclis kararı alınmıştır. Yine bu dönem içerisinde 982 dokunulmazlık dosyası Meclisimize gelmiştir. Bu dönemde 4 bin 643 sözlü soru önergesi verilmiş, bunlardan bin 534’ü cevaplanmıştır. Verilen 29 bin 137 bin yazılı önergenin 7 bin 633’ü cevaplanmıştır. Yine bu dönemde Meclisimize 21 Genel Görüşme önergesi gelmiş, bu önergelerden 4’ü kabul edilerek genel kurulda görüşülmüştür. Ayrıca 3 genel görüşme önergesi gündemde olup 14’ü de işlemdedir. Bu dönemde Meclisimize 2 bin 63 Meclis Araştırma Önergesi gelmiş, bunlardan 37’si kabul edilerek 6 adet Meclis Araştırma komisyonu kurulmuştur." diye konuştu.
"ŞANSLI İNSANLARIZ"
Türk milletinin son yüzyılda elde ettiği en başta gelen üç önemli kazanım bulunduğunu söyleyen Çiçek, şöyle devam etti: "Yakın çevremizde, bölgemizde yaşanan insanlık dramlarından sonra bunların ne kadar büyük ve hayati önemi olduğunu şimdi daha iyi anlıyoruz. Bunların birincisi; kanımız ve canımız pahasına kazandığımız bağımsızlığımızdır. Bu büyük milletin hangi şartlar ve zorluklar içerisinde buna kavuştuğuna dünya ve tarih şahittir. İkincisi; şanlı milli mücadelemizin bağımsızlıkla noktalanmasından sonra kurduğumuz Cumhuriyettir, Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Üçünsüsü ise bazı eksikliklerine ve zaman zaman yaşadığımız sorunlara rağmen demokrasidir. Tüm kazanımların elde edilmesindeki en büyük şeref, hiç şüphesiz aziz milletimizindir, onun temsilcilerinin oluşturduğu bu yüce Meclis’indir. TBMM milli mücadeleyi yürüten, yöneten Gazi Meclis'tir ve bu yönüyle de tüm dünyada tektir. Devleti kuran tek Meclistir. Geçmişte ve bugün önce devletler kurulmuş, sonra parlamentolar oluşmuşken, milletimiz başlattığı kutsal mücadele ile önce Erzurum ve Sivas Kongrelerini yapmış, ardından da kendi adına karar alacak 23 Nisan 1920’de Meclisini oluşturmuş, ordusunu ve devletini kurarak Cumhuriyet’e kavuşmuştur. Bunun arkasından da çok partili hayata geçiş dönemlerini de tecrübe ederek, yaşayarak ve deneyerek demokrasi ile buluşmuştur. Bu kazanımları bizlere armağan edenlere hepimizin derin bir şükran borcu vardır. İşte sayın milletvekilleri bizler bu tarihi başarıları elde etmiş müstesna bir kurumun çatısı altında milletimize hizmet etme mazhariyetine erişmiş şanslı insanlarız. Bu bizim için, ailelerimiz için gurur verici bir payedir. Hem bu kazanım hem de bu payenin üzerimize büyük sorumluluk yüklediğinin farkında olmalıyız."
MİLLETVEKİLLERİNE ÜSLUP UYARISI
TBMM’nin saygınlığının korunmasının en başta gelen görevler arasında yer aldığını söyleyen Çiçek, "Bu konuyu, yaşadıklarımızdan sonra bilhassa dikkatlerinize sunmak istiyorum. Demokrasimizin geleceği, demokrasiye duyulan güven buna bağlıdır. Bizler, ülkemiz, bölgemiz ve hatta dünyanın tüm sorunlarını, bizi ilgilendiren yönleriyle bu kutsal çatı altında grup toplantılarında, komisyonlarda ve genel kurulda kaba ve yaralayıcı olmayan, temiz bir uslüpla konuşacağız, tartışacağız ve bir sonuca bağlayacağız. Unutmayalım ki TBMM milletimizin, Cumhuriyetin ve demokrasinin kalbidir. Bu kurumun hepimizin üstünde, bizleri aşan ayrı bir kişiliği ve şahsiyeti vardır. Söz ve eylemlerimizde bu gerçeğin ne kadar farkında olursak siyaset kurumu ve milletvekilleri olarak o kadar güç ve saygınlık kazanacağız. Bu hususları yüksek takdirlerinize önemle arz ediyorum." dedi.
TBMM’nin, demokrasinin ve halkın en önemli güç kaynağı olduğunu dile getiren Çiçek, “Ülkemizin yokluklar içerisinde varolma mücadelesi veren bir durumdan, bugünkü konuma gelmesinde Meclisimizin çok büyük payı vardır. TBMM devleti kurmuş, her dönemde yasal, kurumsal ve yapısal düzenlemeleri yaparak, çağdaş uygarlık düzeyine erişebilmek için yoğun bir gayret içerisinde olmuş, milletimizin sorunlarına çare ve çözüm üretmeye devam etmiştir. Hiç şüphesiz bundan böyle de devam edecektir. “ ifadesini kullandı.
"DEMOKRASI YALNIZCA YASAL DÜZENLEMELERDEN İBARET DEĞİL"
Türkiye’nin 93 yıllık mazisinde büyük ve önemli işleri başardığını kaydeden Çiçek, şöyle devam etti: "Ama yapılacak daha çok işimiz bulunmaktadır. Olanla yetinemeyiz. Milletimiz için tasavvurlarımız var, hedeflerimiz ve temennilerimiz var. Temenni ettiklerimizi temin etmek bizim asli görevimizdir. Parlamentolar temennide bulunan kurumlar değildirler. Çare ve çözüm üreten kuruluşlardır. Varlık sebebimiz de budur. Parlamentoların tarihi varlık gerekçeleri böyle bir sebep üzerine kuruludur. İçeride ve dışarıda çözülmesi gereken birçok sorunumuz bulunmaktadır. Ayrıntıya girmeye gerek yoktur, bunları biliyoruz. Bu sorunları uygarca tartışarak ve konuşarak, birbirimizin hukukuna saygı göstererek ve uzlaşarak birlikte çözmek durumundayız. Başka ülkelerin demokrasi örneklerini ve uygulamalarını anlatarak çağdaş demokrasiye ulaşamayız. Arz ettiğim hususlarla ilgili olarak günümüzde ve aramızda yeni güzel örnekler ortaya koymak zorundayız. Demokrasi böyle gelişir, kökleşir ve kurumsallaşır. Demokrasi kültürü de böyle oluşur. Demokrasinin yalnızca yasal düzenlemelerden ibaret olmadığını, esas olanın zihniyet değişimi olduğunu, demokrasiyi özümseme ve benimseme olduğunu artık daha iyi biliyor ve anlıyoruz."
Yorum Yazın