Meclis’teki ortak bildiriye imza atmadı
AK Parti, CHP ve MHP, Kızılay’da vatandaşları hedef alan terör saldırısına karşı ortak bildiri imzaladı. Meclis’te temsil edilen partilerden HDP, hükümetin sorumluluğu ve çözüm sürecinin sonlandırılmasıyla ilgili eleştirileri içermediği gerekçesiyle bildiriye katılmadı ve ayrı açıklama hazırladı.
- Ege Postası
- 16.03.2016 - 10:44
Aziz milletimize 13 Mart günü Ankara’da doğrudan milletimize yönelmiş vahşi terör saldırısı bir kez daha milletimizi ve onun iradesinin temsilcisi olan bizleri derin bir üzüntüye sevk etmiştir. Hayatını kaybeden bu ülkenin evlatları hepimizin evlatlarıdır ve onların acısı aileleri, yakınları, sevenleri kadar milletimizin ortak acısıdır. Terör saldırılarının arkasında Türk milletinin birliğine ve Türkiye Cumhuriyeti’nin bütünlüğüne yönelik tarihi emeller vardır. Terörün kanlı eylemleri ile yapmaya çalıştığı, halkta bezginlik, karamsarlık doğurmak, ortak gelecek duygusuna darbe vurmaktır. Uzun tarihi içinde her türlü sorunu ortak dayanışma, kararlılık, cesaret ile aşan, kaderini kendi azim ve iradesi ile yazan milletimizin, terör karşısında da aynı kararlılıkla davranarak terörün amacını boşa çıkarttığını görmek bu derin acımız karşısında en önemli teselli kaynağımızdır. Millet iradesinin tecelligâhı olan TBMM bu konuda üstüne düşen milli sorumluluğun farkında ve şuurundadır. Milli iradeyi temsil etmekten onur duyan bizler, ortak kaderimize ve geleceğimize duyduğumuz derin inançla, teröre karşı sergilenen kararlılığa tercüman olmanın ve müşterek acıyı paylaşmanın her türlü siyasi ve ideolojik aidiyetten daha önemli olduğunu ifade ediyoruz. Karmaşık ve sorunlu bir coğrafyanın parçası olan ülkemizde barışın ve huzurun tesis edilmesi bakımından herkese ve her kuruma sorumluluk düştüğünü, olaylar karşısında soğukkanlı tavrın, dikkatli bir dil ve üslubun önemini bu vesile ile vurgulamak isteriz. Milletimizin başı sağ olsun.
HDP’DEN KARŞI BİLDİRİ
AK Parti, CHP ve MHP’nin ortak açıklamasına imza koymayan HDP ayrı bir bildiri yayımladı.
HDP bildirisi şöyle:
“Yaşanan saldırılar sonrası açıklama yapmakla yetinmek, Meclis’in halktan aldığı yetkiyle sorunlara çözüm bulmak değildir. Asıl sorumluluğu ve görevi böylesi saldırıların araştırılması ve çözüm yollarının bulunması olan Meclis’i bir bildiriyle sorumsuz ve görevsiz kılmak, Hükümet ve Saray çevresinin bu kurumu kendi sorumluluklarını örtme aracı haline getirme çabasıdır. Halktan alınan yetkiyle ortak bir tutum sahibi olma aracı bildiri değil, bu ve benzeri saldırıların bir daha yaşanmasını engelleyecek çözüm komisyonunun kurulmasıdır.” (Hürriyet)
Yorum Yazın