‘Yağmur ve Denizden Uzak 4 Yıl’ Etkinliği'ne geniş katılım

Etkinliğe katılan partililer ellerinde Balbay’ın fotoğrafının olduğu ve ‘ne Mustafalar biter ne de mücadelemiz’, ‘Halk Silivri’de hükümet nerede’, ‘Silivri’de vicdan yok’ yazılı dövizleri taşırken, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” ve “ hainler mecliste yurtseverler hapiste” sloganları attılar. Balbay’a gönderilmek üzere vatandaşlar duygu ve düşüncelerini mektup olarak yazarak hazırlanan kutuya bıraktı. İl yöneticileri Ülkümen Rodoplu ve Dilek Bilgin Balbay’ın gönderdiği mektubu okudu. Etkinliğin sonunda güvercinler havaya bırakılırken, karanfil dağıtıldı.

YÜKSEL: BALBAY’IN ENERJİSİ BİZE ULAŞIYOR

Balbay’ın 1440 gündür tutuklu  ve 740 gündür de hücrede tutulduğunu belirterek konuşmasına başlayan İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, “ Sadece Balbay tutuklu değil. Milli irade de tutuklu…Balbay’ın ne suç işlediğini bilen var m? Bizim bildiğimizle savcıların suçlamaları örtüşmüyor” dedi. Balbay’ın hem baba hem de evlat olduğunun altını çizen Yüksel, “ O halkına hasret halkta ona hasret…Onun enerjisini demir parmaklıklar arasında tutamazlar. Balbay’ın enerjisi bize ulaşıyor. Esaret evi eser evine dönüştü.6. kitabı ‘o mektubu ben yazdım’ı kendisine gönderilen mektupları derleyerek yazdı. Yeni gönderilecek mektuplarla 7’inciyide yazacak” dedi. 18 Şubat’ta Balbay’la görüştüğünü ve 4. Yargı paketi için Balbay’ın ‘hukuku matruşkaya çevirdiler’ yorumunu yaptığını belirten Yüksel, “ Bu yargı paketleri birilerinin işine yarıyor ancak Balbay içerde yatmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.

ENGİN: KALEMLE DARBE Mİ YAPILIR

CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin,Balbay’ın neyle suçlandığını bilmeden cezaevinde dördüncü yılı geride bıraktığını ifade ettikten sonra, “  Adalet istiyoruz. Sabırlı olsun dirensin... Bu düzen bitecek. Yurttaşlarımıza güveniyoruz. Balbay’ın çocukları Deniz ve Yağmur gibi bizlerde ona kavuşmayı bekliyoruz. Senaryolarla tutukluluk devam ediyor. Dünyanın neresinde görülmüş kalemle darbe yapmak. Bunu İzmirliler olarak reddediyoruz” dedi.

Balbay’ın İzmir gibi mücadeleci olduğunu ve hiçbir zaman yılmayacağını ifade eden CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Ali Karaege, “ Buradan haykırıyoruz. Adalet istiyoruz, Balbay’ı aramızda görmek istiyoruz” derken, Balbay’a seslendi ve, “ Bu kötü günler geçecek. Dualar seninle…Yaşanacak çok şey var. Karşıyaka’da Kordon’da hep beraber İzmir şarkılarını söyleyeceğiz” dedi.

ANNE VE BABA BALBAY DA KONUŞTU

Balbay’ın annesi Melek Balbay ise yaptığı konuşmada, “ Oğlumun yanına gittiğimizde hep elimiz boş dönüyoruz. İnşallah bu sefer dolu döneceğiz. Destek olan herkese teşekkür ederiz. Bu dünya kimseye kalmadı. Şimdiki padişahlara hiç kalmaz” derken, baba  Fevzi Balbay ise, “ İnşallah yakında zamanda ona kavuşacağız. Bize ilk günden itibaren destek veren herkese teşekkür ederim” dedi.

BALBAY NELER YAZDI'
Balbay, mektubunda şunları dile getirdi: "Temsil etmekte gurur duyduğum İzmir'in güzel insanları, ayrılık duvarlarını mücadele zeminlerine çevirdiğimiz yürekli kardeşlerim, can dostlarım. Adalet arayışını zulme direnişin sembolü haline gelen Silivri kalesinden hepinize selamlar, saygılar sunuyorum. Hasretlerime bir an önce kavuşma duygularımı paylaşıyorum. Milyonlarca bedende tek yürek attığımız sevgili kardeşlerim, yeri geldikçe Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde birincilikle mezuniyetimi gururla dile getiriyorum. Çünkü o diploma bana yaşamım boyunca 'Hedeflersen başarırsın' inancını verdi. Şimdi en az onun kadar değerli bir diplomam daha var CHP İzmir milletvekilliği. Bu diplomayı Silivri üniversitesinden sizin önünüzde verdiğim sınavlar sonucu aldığıma inanıyorum. Bu diplomayı bana siz verdiniz. Bir kez daha söz veriyorum ki ömrüm boyunca bu diplomayı hak etmek için çalışacağım. Sevgili dostlar, gönlüm isterdi ki sizi başkentte temsil edeyim, her nefeste yanınızda olayım. Neylersiniz ki burası Türkiye. Dağdaki teröristlerin yurtdışına buyur edildiği, gazeteci, milletvekili, asker, avukat, akademisyen, üniversite öğrencilerinin terörist ilan edilip yurt dışına kaçabilir diye hapsedildiği bir ülkede yaşıyoruz. Her şeye rağmen vicdanım rahat. Adalet, hak hukuk arayışından ödün vermemenin aynı zamanda İzmir'i temsil etmek olduğuna inanıyorum. Kalemim iktidar yağcılığı yapmadan, halkım ve ülkenin çıkarları için kullanmanın, yurtta barış dünyada barış hedefine mürekkep olmanın İzmir'i temsil etmek olduğuna inanıyorum."