Erdoğan seçimi teşkilata emanet etti!
31 Mart 2019'da gerçekleştirilecek yerel seçimler için geri sayım sürerken, partiler adaylarını açıklamaya devam ediyor.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde Cumhur İttifakı'nın İzmir adayları dün açıklandı.
Normalde buraya 'Görkemli bir şekilde açıklandı' demem gerekirdi.
Ancak benim gözlemlediğim kadarıyla tanıtım toplantısı sıradan öteye gidemedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'da olan İzmir'i alma heyecanı, hırsı ve azmi maalesef İzmir teşkilatında yoktu.
Tek başına Erdoğan yeter mi bilinmez...
Ama teşkilatın silkelenip kendine gelmesi gerekir.
Aday tanıtım toplantısının dikkat çeken bir diğer yanı şuydu; Her ilçe kendi adayının ismi açıklandığı zaman salonu inletiyordu.
Bir başka isim anons edildiği zaman sanki kendi partilerinin adayı değilmiş gibi bir hava hakimdi.
Salona girdiğim andan itibaren ise gereksiz bir gerilim vardı.
Ortalarda birileri (boyunlarındaki akreditasyon kartında protokol görevlisi yazıyordu) devamlı tribünlere emir yağdırıyor, uyulmadığı zaman kızılca kıyameti koparıyordu.
Herkes birbirine “Erdoğan da olmasa ne olacak bu partinin hali” diyordu.
***
AK Parti 25 ilçede aday gösterirken, Cumhur İttifakı kapsamında MHP 5 ilçede aday çıkardı.
Aliağa, Çeşme, Dikili, Foça ve Narlıdere'de MHP'nin adayları, geriye kalanlarda AK Parti'nin adayları desteklenecek.
Doğan sürprizi
Tanıtım toplantısının sürprizi Karabağlar Belediye Başkan Adayı olarak açıklanan Bilal Doğan oldu. Daha önce kulislere yansıyan aday listesinde, aday adaylığı sürecinde görevinden istifa eden Karabağlar Kaymakamı Mehmet Sadık Tunç'un ismi vardı. Tunç’un aday olması beklenirken, Bilal Doğan ismi gerçekten son dakika sürprizi oldu. Ancak şunu söylemeliyim. Bir defa teşkilat memnun bu değişimden...
Temayüllerden birinci çıkan, yıllarını ve emeğini partiye veren Doğan, bu adaylığı sonuna kadar hak etti diyebiliriz.
Şunu da belirtmem gerekir, kaymakamın son dakika üstünün çizilmesinin nedeni çok “bel altı olmuş…”
Gelelim diğer adaylara...
Belediyesi AK Parti'de olan 7 ilçeden 5'inde mevcut başkanlar yerini korudu.
Dahi Zeynel Bakıcı'nın belediye başkanı olduğu Selçuk ve Mahmut Badem'in belediye başkanı olduğu Ödemiş'te değişim yaşandı.
Değişimler teşkilatın beklediği değişimlerdi, bu nedenle çok sürpriz olmadı.
Kemalpaşa, Kınık, Menderes, Torbalı ve Kiraz'da mevcut belediye başkanları yeniden aday gösterildi.
Buraya ayrı bir parantez açmak istiyorum.
Kemalpaşa, Kınık, Menderes ve Torbalı'da değişim yaşanmaması AK Parti adına olumlu oldu diyebiliriz.
Çünkü 4 başkanda Kemalpaşa'da Arif Uğurlu, Kınık'ta Sadık Doğruer, Menderes'te Bülent Soylu ve Torbalı'da Adnan Yaşar Görmez gerçek anlamda ilçelerinin çehresini değiştirmişti. Ve gösterilmemeleri parti adına büyük kayıp olurdu. AK Parti bu yanlışa düşmedi.
Kiraz bende soru işareti şu an.
Neden mi'
Başkan Özçınar, 2014 yerel seçimlerinde MHP'den aday gösterilip, seçilmiş ve daha sonra istifa ederek AK Parti saflarına katılmıştı.
Şimdi diyeceksiniz ki; zaten AK Parti ile MHP arasında ittifak söz konusu...
Ancak o dönem Kiraz’da Saliha Özçınar’ın MHP teşkilatı ile yaşadığı sorunlar tamir edilebilecek m? Eğer bu çözülmezse orada büyük bir sorun yaşanabilir…
Bakalım bu durum sandığa nasıl yansıyacak'
Bekleyip göreceğiz.
Gelelim değişim yaşanan iki ilçeye... Ödemiş'te Münir Bezmez aday gösterilirken, Selçuk'ta Osman Başterzi aday olarak ilan edildi.
Başterzi ismini de garip karşıladım
Aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi olan Başterzi 2018 Mart ayında yapılan ve genel merkezin "tek adayla gideceğiz" diye talimat göndermesine rağmen kongrede Sema Yeşilçimen'in karşısında aday olmuş ve seçimi kazanmıştı. Bir gün sonra istifası alınmış ancak daha sonra göreve atanmıştı. Koltuğa oturduktan 7 ay sonra yine görevden alınmıştı...
Başterzi adına siyasi açıdan gerçekten büyük bir şans, neyse biz konumuza dönelim...
Erdoğan seçimi teşkilata emanet etti
Balçova, Bayındır, Bergama, Beydağ, Buca, Gaziemir, Güzelbahçe ve Tire olmak üzere 8 ilçede partinin mevcut ilçe başkanları belediye başkan adayı olarak gösterildi. Hatta bu 8 isme eski başkanlar Seferihisar’da Hamit Nişancı ve Selçuk’ta Osman Başterzi’yi de ekleyebiliriz. Ben buraya teşkilat içinden gelen Karabağlar adayı Bilal Doğan’ı da eklesem yanlış olmaz.
Teşkilatlanmayı çok iyi bilen ve “ilçe adaylarımızı da hassasiyetle belirledik” diyen Erdoğan, 11 ismi aday olarak göstererek bir kez daha teşkilatına verdiği önemi ortaya koydu.
6 kadın aday
Kadın adaylar konusunda AK Parti sınıfı geçti. Darısı CHP'ye diyelim.
AK Parti Balçova, Güzelbahçe, Karşıyaka, Kiraz ve Konak olmak üzere 5 ilçede kadın belediye başkan adayı gösterdi. Bir de ittifakın Çeşme adayı var etti mi 6.
Daha ne olsun'
AK Parti'den Balçova'da Evrim Özen, Güzelbahçe'de Burcu Dereci, Karşıyaka'da Ayda Maç, Kiraz'da Saliha Özçınar, Konak'ta Melek Eroğlu, Çeşme'de ise MHP'nin adayı Sema Aydın ilçeleri kazanmak için yarışacak.
Kazanırlar mı, kazanmazlar mı bilinmez..
Ancak burada onlara güvenip yola çıkmak bile büyük iş.
Hepsi birbirinden değerli, şık ve biçilmiş kaftanlar.. Anlayacağınız.
Şimdi diyorsunuz ki; çoğu kazanılmayacak ilçeden aday gösterilmiş...
Ben de diyorum ki; Kazanıp kazanmamak önemli değil... Önemli olan güvenmek...
Cumhurbaşkanı Erdoğan 30 ilçenin adaylarını kürsüye tek tek çağırdı.
Öyle adaylarına 'gel bakalım' falan da demedi...
Tek tek çağırdı…
Ayaküstü hal hatır sordu...
Başarı diledi..
Hatıra fotoğrafı çektirdi...
Adaylarını onore etti.
Ve konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatına şöyle seslendi;
"Cumhur ittifakında bir olacağız, beraber olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Birlikte çalışacağız. Kazanacağız."
Çünkü son günlerde AK Partililer ile MHP'lilerin sıkça karşı karşıya geldiği, çatlak seslerin çıkmaya başladığı bir dönemde, Erdoğan İzmir için önlemini erken aldı diyebiliriz.
Şimdi gelelim esas konumuza
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim atmosferine girildiği andan itibaren yaptığı miting ve toplantılarda sıkça dile getirdiği İzmir sorunlarını bir kez daha gür ve sert bir dille gündeme getirdi.
Yetmedi, üzerine İzmirlilerin, yaşam tarzlarına müdahale edileceği kaygısıyla AK Parti'ye oy vermemelerine getirdi konuyu.
"Yaşam tarzı dediler. Buyurun tribünler var. Başörtülü de örtüsüz kardeşlerim de var. Ama yatıyorlar kalkıyorlar yaşam tarzı yaşam tarzı. Yaşam tarzı diyerek, irtica, laiklik diyerek İzmirlinin iradesine ipotek koydular. 31 Mart’ta siz bu yanlış iradeyi inanıyorum ki tersine çevireceksiniz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu mesajı İzmirlilereydi… “Bizim kimsenin yaşam tarzıyla ilgimiz yok, bu bir algı, bu CHP’lilerin algısı” sözleri İzmirliler ne kadar etkiler bilmiyorum ama bir gerçek var ki; Cumhurbaşkanı İzmir'i bu sefer gerçekten istiyor...
CHP'de bu rehavet varken, “ceketimizi koysak kazanırız” anlayışı varken AK Parti neden seçimi kazanamasın'