İlçe başkanları ne yapsın'
CHP ve AK Parti arasında yaşanan gerilim her geçen gün artıyor. 2019’da yapılacak seçim her iki parti açsından kritik.
Bunu hem CHP’de hem de AK Parti'de genel başkanlar ve genel merkez yöneticileri verdikleri mesajlarla kamuoyuna hissettiriliyorlar.
Her iki parti 2019’da kendi tabanını nasıl güçlü ve diri tutacağının hesaplarını yapıyor. AK Parti’de teşkilatlarla ilgili radikal kararlar alınırken, CHP’de ise son günlerde ilkesel kararlar alınıyor…
Bu doğrultuda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önemli işlere imza atıyor. Ve CHP Genel Merkezi hummalı bir çalışma içinde...
Bu doğrultuda örgüt içinde dengeleri değiştirecek işlere imza atılıyor.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıda “yerel yönetimlere aday olacak isimlerin il ve ilçe yönetimlerine girmemesi gerektiğini” üstüne basarak ifade etmişti.
Hatta bunu bir adım daha ileri taşıyarak yerel yönetimlere aday olmayı düşünen isimlerin MYK ve PM’ye de girmemesi gerektiği yönünde görüş belirtmişti.
Kılıçdaroğlu’nun bu talebi örgütün her kademesinden destek buldu.
Özellikle Egepostası’nın gündeme getirdiği ve örgütün önemli isimlerinin büyük destek verdiği görüldü.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun bu talebi, kabul görecek görmesine ancak örgütün buna nasıl hazırlanacağını hep birlikte göreceğiz.
Önceki gün gerçekleştirilen CHP MYK'sında Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun üstüne basa basa CHP'de bu değişimi istediğini gündeme getirmişti.
Toplantıda Kılıçdaroğlu, 2019’da yapılacak seçim partimiz için çok önemli, bu nedenle yapılacak il, ilçe ve kurultay sonrası yerel yönetimlere aday olacak isimlerin parti yönetimlerine girmemesini ve bu konuda çalışmalar yapılmasını istediği öğrenilirken MYK üyelerine ise talimat verdiği ifade edildi.
Peki, Kılıçdaroğlu’nun yerel seçimler öncesi MYK’da gündeme getirdiği örgüt içinde aday olacak isimlerle ilgili alınması gereken bu tedbirlerin asıl nedeni ne'
Neden böyle bir karar alma ihtiyacı duymuş olabilir.
CHP'de son dönemlerde yaşanan çekişmeler örgüt içinde tehlikeli bir boyuta ulaşmışken "adalet yürüyüşü" ile ara verilmişti.
Özellikle “adalet yürüyüşü” öncesi parti içinde Kılıçdaroğlu’na muhalif olan isimlerin ve iktidar partisinin CHP üzerinde kurmaya çalıştığı baskıyı görmezden gelerek, parti içi iktidara yönelmeleri ve ardından partide yaşanan disiplinsizlik tamir edilemez bir hal almışken, Kılıçdaroğlu küçük hamlelerle önlemler almaya başladı.
Özellikle yerel seçimler öncesi delege seçimleriyle başlayacak ve ardından ilçe, il ve kurultay süreciyle devam edecek olan süreçte ciddi tartışmaların önüne geçmek için böyle bir hamle yaptığını düşünüyorum.
Kılıçdaroğlu'nun CHP'de Genel Başkanlık koltuğuna oturduğu günden beri belki de ilk defa bu kadar kararlı bir duruş sergilediğini düşünüyorum.
Şimdi CHP’de “adalet yürüyüşü” ile birlikte parti içi muhalefet bitti.
Kılıçdaroğlu’nun bu hamlesiyse, örgütlerde oluşabilecek sıkıntıların önüne geçmek için yapılmış hamle olarak görüyorum.
Daha önce ifade ettiğim gibi il ve ilçelerle ilgili alınan kararın partinin diğer organlarını da kapsaması gerektiğini ifade etmiştim. Ve Kılıçdaroğlu’nun MYK’da gündeme getirdiği sözlü talimatın parti disiplini açısından önemli bir karar olduğunu belirtmek isterim.
Bu konunun bir genelgeyle örgütlere tebliğ edilmesinden sonra örgüt içinde delege seçimleri dahil olmak üzere bir çok yerde tartışmaların azalacağını düşünüyorum.
Bu kararın İzmir ayağında örgüt destek vermiş gibi görünse de tartışmalara neden olabileceğini düşünüyorum... Özellikle belediyesi CHP’de olmayan ilçelerde tartışmalara yol açacaktır.
Asıl kafamı da kurcalayan kısmı buralar…
Bugün CHP Genel Merkezi’ndeki üst düzey yöneticilerle yaptığım kulis görüşmelerinde Kılıçdaroğlu'nun aksine belediye başkanlığının CHP’de olmadığı ilçelerde ilçe başkanları içinde belediye başkan adayı olacak isimlerin ilçe protokolünde olmaları gerektiği ve partiyi buralarda temsil etmeleri gerektiğini ifade ettiler.
Bu konuda Kılıçdaroğlu ile yapılacak görüşmelerde bunu dile getirecekleri ve bir istisna olması konusunda bazı MYK üyelerinin görüş belirtecekleri ifade edildi.
Anlayacağınız CHP Genel Merkezi’nde farklı düşünceler hakim. Bu konuda bazı MYK üyelerinin CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun düşüncesini etkileyebileceklerini ve bu ilçelerle ilgili farklı bir kararın çıkabileceğini konuşmalardan çıkardım.
Bu nedenle bu derenin altından daha çok sular akacak gibi görünüyor.