İzmir'de kurultay hesapları tutmaz!
CHP'de kongre takvimi sona erdi...
Ufukta Kurultay var…
Kurultay'a gidilirken, çeşitli senaryolar yazılıp çiziliyor. CHP Genel Başkanı sorunu olduğu ve güçlü bir muhalefet olması gerektiği gibi gibi yüzlerce binlerce şey yazılıp çiziliyor...
Bu durumdan bahsedenler kurtarıcı olarak Deniz Baylal, Önder Sav ve Muharrem İnce gibi bütün kredilerini tüketmiş isimlerden bahsediyor...
Matematik olarak altı seçim geçirmiş ve bu seçimlerden hiçbirinden başarılı çıkamamış bir CHP'nin genel başkan koltuğunda oturup oturmama meselesi değil...
Bence sorun CHP'nin Baykal döneminde kaybettiği kimliğini kazanma yolunda verdiği mücadelenin devamı ya da tamamı konusunda karar verme kurultayıdır...
Bugün CHP'de değişim gerekiyor, güçlü bir muhalefet gerekiyor, diyerek değişim çağrısı yapanların Baykal döneminde yaşananları unutmuşa benziyor...
Bugün kongrelerde çıkıp Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirenler, Mustafa Sarıgül'ün Baykal'a karşı aday olduğu kurultayda salondan tekme tokat atıldığını ne çabuk unuttular...
Geçtiğimiz yıllarda Türkiye'de ekonomik sorunlar yaşanırken CHP'de değişim isteyenler, iktidar olmak yerine Genel Başkan Deniz Baykal'a yakın olmak için kurultay salonuna Rıcky Martin gibi sokmadılar mı'
CHP'yi kendi babalarının çiftliği gibi yönetmediler mi'
Yıllarca Kürt, Alevi sorunlarını görmezden gelerek Doğu ve Güneydoğu'yu bugün AK Parti ve HDP'ye terk etmediler mi'
Yıllarca Kürt ve Alevilerin oyunu çantada keklik gören CHP'nin o günkü yöneticileri bu toplumların çektiği acıları görmezden gelerek bu bölgeleri kaderine terk etmediler mi'
Bu toplumların temel hak ve özgürlüklerini yok sayan CHP'nin o yöneticileri için neden 20 yıl boyunca değişim istemediler...
Evet; birilerini rahatsız etse de CHP'de yıllar sonra “sol, sosyalizm, demokrasi, emek,iş, özgürlükler” konuşuluyor...
CHP'de değişim yaşanıyor.. Özellikle Kemal Kılıçdaroğlu'nun gelişiyle birlikte yaşanan değişim önce parti tabanından kabul gördü... Ve bundan sonrada halkın CHP'de yaşanan değişimi kabul göreceğini düşünüyorum...
AK Parti'nin Türkiye'de sermayeyi ve hükümet imkanlarını sonuna kadar kullandığını ve muhalefette olan siyasi partilerin AK Parti’yle eşit şartlarda seçime girmediğini düşünürsek, biraz siyasetten anlayan birinin seçimden bu koşullarda CHP'nin iktidar olmasını beklemek “hayalden öte” bir şey değil...
Bu nedenle CHP'de bir değişim şart ama bu değişim genel başkan değişimi değil, MYK ve PM'nin değişmesinin ihtiyaç olduğu kesin...
Çünkü; hem 2014 yerel seçimleri hem de 2015 genel seçimlerinde CHP genel merkezi sınıfta kaldı...
En fazla tartışmalar bu dönemlerde yaşandı...
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun parti içinde demokratik olması ve “tek adamlık” anlayışından uzak olmasından dolayı MYK ve PM'sinden çıkan sonuçlar çok tartışılmış ve CHP'ye büyük yaralar açmıştı.
Bu nedenle kurultayda Parti Meclisi’nin değişmesi şart... Özellikle CHP Genel Merkezi’nde artık kadrolu yöneticilerin giderek yerine genç ve dinamik isimlerin gelmesi gerekiyor...
Zaten CHP'de bu tüzük olduğu sürece Genel Başkan istemediği sürece değişmesi zor bir ihtimaldir...
Şimdi Türkiye'de yapılan kongreler ve burada oluşan yapının Kurultay üzerinde etkisine bir göz atalım...
İllerden gelen kurultay delegeleri hangi listeden gelirse gelsin bu genel başkan değişimini değil ama seçilecek MYK ve PM üyelerinin kaderini değiştirecektir. Bu nedenle üst tarafta bir savaş yaşanacağı kesin... Geçtiğimiz kurultayda olduğu gibi herkes birbirini çizecektir...
Peki İzmir...
Bir de buradan bakmak lazım... Özellikle İl Başkanı Alaattin Yüksel'in de içinde olduğu “Çeşme toplantılarında” yapılan kulislerin sonucundan ne çıkar bilemem, ancak; genel başkan adayının çıktığı İzmir'de değişik senaryolar almış başını gidiyor...
2019'un senaryolarının yapıldığı kurultaydan nasıl bir destek çıkacak bilmiyorum. Ancak, yazılan senaryoda İl Başkanı Alaattin Yüksel ve Manisa Milletvekili Özgür Özel’le birlikte kurultayda Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nu devirmek için çalışma yaptıkları iddialar arasında.
Ve bu iddialar İzmir'de CHP kulislerinde kurultay yaklaştıkça daha yüksek sesle dillendiriliyor...
Ancak;CHP İzmir İl Kongresi’nde zaferle çıkan Kocaoğlu ve Yüksel ekibinde Kılıçdaroğlu karşısında böyle bir çalışma olması durumunda büyük fire verileceğini düşünüyorum...
Seçilen Kurultay delegelerine baktığımızda; Levent Piriştina, Hüseyin Mutlu Akpınar, Tahir Şahin, Seniye Nazik Işık, Hasan Arslan, Abdül Batur, Nevzat Kavalar, Yüksel Çakmur, Mehmet Ali Çalkaya, Günal Biçer, Zeynel Mertoğlu, Bedri Serter, Özgün Utku, Ester Bulut, Cevat Durak , Nurşen Balcı, Aygül Eryılmaz, Ülkümen Rodoplu, Fatma Doğru, Uğur Yıldırım, Nurgül Uçar, Gaye Gürcan, Çağdaş Kaya gibi isimlerin Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı olabilecek listede yer almayacağına eminim... Bu nendenle Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na karşı İzmir'den başlayacak hareketin başarısız olacağına inanıyorum...
Ufukta Kurultay var…
Kurultay'a gidilirken, çeşitli senaryolar yazılıp çiziliyor. CHP Genel Başkanı sorunu olduğu ve güçlü bir muhalefet olması gerektiği gibi gibi yüzlerce binlerce şey yazılıp çiziliyor...
Bu durumdan bahsedenler kurtarıcı olarak Deniz Baylal, Önder Sav ve Muharrem İnce gibi bütün kredilerini tüketmiş isimlerden bahsediyor...
Matematik olarak altı seçim geçirmiş ve bu seçimlerden hiçbirinden başarılı çıkamamış bir CHP'nin genel başkan koltuğunda oturup oturmama meselesi değil...
Bence sorun CHP'nin Baykal döneminde kaybettiği kimliğini kazanma yolunda verdiği mücadelenin devamı ya da tamamı konusunda karar verme kurultayıdır...
Bugün CHP'de değişim gerekiyor, güçlü bir muhalefet gerekiyor, diyerek değişim çağrısı yapanların Baykal döneminde yaşananları unutmuşa benziyor...
Bugün kongrelerde çıkıp Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirenler, Mustafa Sarıgül'ün Baykal'a karşı aday olduğu kurultayda salondan tekme tokat atıldığını ne çabuk unuttular...
Geçtiğimiz yıllarda Türkiye'de ekonomik sorunlar yaşanırken CHP'de değişim isteyenler, iktidar olmak yerine Genel Başkan Deniz Baykal'a yakın olmak için kurultay salonuna Rıcky Martin gibi sokmadılar mı'
CHP'yi kendi babalarının çiftliği gibi yönetmediler mi'
Yıllarca Kürt, Alevi sorunlarını görmezden gelerek Doğu ve Güneydoğu'yu bugün AK Parti ve HDP'ye terk etmediler mi'
Yıllarca Kürt ve Alevilerin oyunu çantada keklik gören CHP'nin o günkü yöneticileri bu toplumların çektiği acıları görmezden gelerek bu bölgeleri kaderine terk etmediler mi'
Bu toplumların temel hak ve özgürlüklerini yok sayan CHP'nin o yöneticileri için neden 20 yıl boyunca değişim istemediler...
Evet; birilerini rahatsız etse de CHP'de yıllar sonra “sol, sosyalizm, demokrasi, emek,iş, özgürlükler” konuşuluyor...
CHP'de değişim yaşanıyor.. Özellikle Kemal Kılıçdaroğlu'nun gelişiyle birlikte yaşanan değişim önce parti tabanından kabul gördü... Ve bundan sonrada halkın CHP'de yaşanan değişimi kabul göreceğini düşünüyorum...
AK Parti'nin Türkiye'de sermayeyi ve hükümet imkanlarını sonuna kadar kullandığını ve muhalefette olan siyasi partilerin AK Parti’yle eşit şartlarda seçime girmediğini düşünürsek, biraz siyasetten anlayan birinin seçimden bu koşullarda CHP'nin iktidar olmasını beklemek “hayalden öte” bir şey değil...
Bu nedenle CHP'de bir değişim şart ama bu değişim genel başkan değişimi değil, MYK ve PM'nin değişmesinin ihtiyaç olduğu kesin...
Çünkü; hem 2014 yerel seçimleri hem de 2015 genel seçimlerinde CHP genel merkezi sınıfta kaldı...
En fazla tartışmalar bu dönemlerde yaşandı...
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun parti içinde demokratik olması ve “tek adamlık” anlayışından uzak olmasından dolayı MYK ve PM'sinden çıkan sonuçlar çok tartışılmış ve CHP'ye büyük yaralar açmıştı.
Bu nedenle kurultayda Parti Meclisi’nin değişmesi şart... Özellikle CHP Genel Merkezi’nde artık kadrolu yöneticilerin giderek yerine genç ve dinamik isimlerin gelmesi gerekiyor...
Zaten CHP'de bu tüzük olduğu sürece Genel Başkan istemediği sürece değişmesi zor bir ihtimaldir...
Şimdi Türkiye'de yapılan kongreler ve burada oluşan yapının Kurultay üzerinde etkisine bir göz atalım...
İllerden gelen kurultay delegeleri hangi listeden gelirse gelsin bu genel başkan değişimini değil ama seçilecek MYK ve PM üyelerinin kaderini değiştirecektir. Bu nedenle üst tarafta bir savaş yaşanacağı kesin... Geçtiğimiz kurultayda olduğu gibi herkes birbirini çizecektir...
Peki İzmir...
Bir de buradan bakmak lazım... Özellikle İl Başkanı Alaattin Yüksel'in de içinde olduğu “Çeşme toplantılarında” yapılan kulislerin sonucundan ne çıkar bilemem, ancak; genel başkan adayının çıktığı İzmir'de değişik senaryolar almış başını gidiyor...
2019'un senaryolarının yapıldığı kurultaydan nasıl bir destek çıkacak bilmiyorum. Ancak, yazılan senaryoda İl Başkanı Alaattin Yüksel ve Manisa Milletvekili Özgür Özel’le birlikte kurultayda Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nu devirmek için çalışma yaptıkları iddialar arasında.
Ve bu iddialar İzmir'de CHP kulislerinde kurultay yaklaştıkça daha yüksek sesle dillendiriliyor...
Ancak;CHP İzmir İl Kongresi’nde zaferle çıkan Kocaoğlu ve Yüksel ekibinde Kılıçdaroğlu karşısında böyle bir çalışma olması durumunda büyük fire verileceğini düşünüyorum...
Seçilen Kurultay delegelerine baktığımızda; Levent Piriştina, Hüseyin Mutlu Akpınar, Tahir Şahin, Seniye Nazik Işık, Hasan Arslan, Abdül Batur, Nevzat Kavalar, Yüksel Çakmur, Mehmet Ali Çalkaya, Günal Biçer, Zeynel Mertoğlu, Bedri Serter, Özgün Utku, Ester Bulut, Cevat Durak , Nurşen Balcı, Aygül Eryılmaz, Ülkümen Rodoplu, Fatma Doğru, Uğur Yıldırım, Nurgül Uçar, Gaye Gürcan, Çağdaş Kaya gibi isimlerin Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı olabilecek listede yer almayacağına eminim... Bu nendenle Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na karşı İzmir'den başlayacak hareketin başarısız olacağına inanıyorum...