Kalbi taciz kabusuna dayanamadı

4 ay önce arkadaşının dedesinin tacizine uğradığı öne sürülen, o günden sonra okula gitmeyen, psikolojik tedavi gören Y.K.'nin, duruşmada tacizcisiyle karşılaşacağı için yaşadığı stres ve korkuya minik kalbinin dayanmaması sonucu, kalp krizinden hayatını kaybettiği ileri sürüldü. Cinsel istismarla suçlanan sanık 56 yaşındaki T.Ç. ise tutuksuz yargılanıyor.

Bornova'nın Kızılay Mahallesi'nde geçen 29 Temmuz akşamı meydana geldiği belirtilen olayda, ilkokul öğrencisi Y.K., babasından izin alıp komşularının kızıyla balkonlarında oynamaya başladı. Oyunda yaşadıkları tartışma sırasında arkadaşı küsüp yanından ayrıldı. Bunun üzerine tek kalan Y.K.'nin yanına gelen, arkadaşının dedesi T.Ç., iddiaya göre bebek alacağı vaadiyle küçük kızı, torununun odasına götürdü. Hem bu odada, hem de evin salonunda torunu olmadığı sırada T.Ç.'nin tacizine uğradığı öne sürülen Y.K., bu durumdan rahatsız olup dışarı çıkarak, karşıdaki evlerine gitti. 

Yaşadıklarını annesine anlatması üzerine ailesi polise şikayette bulundu. Gözaltına alınan T.Ç., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Savcılık soruşturmasından sonra da T.Ç., hakkında İzmir 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'çocuğa cinsel istismarda bulunmak'tan dava açıldı.

KÜÇÜK KIZ OLAYIN TRAVAMASINI ATLAMADI
Yaşadığı travmanın ve büyük korkunun etkisinden kurtulamayan Y.K., o günden sonra okula gitmedi, psikolojik tedavi gördü, tek başına kalamayıp, altını ıslatmaya başladı. Ailesinin sürekli yanında bulunduğu Y.K., davanın ilk duruşması öncesinde büyük stres yaşadı. Duruşma günü pedagog eşliğinde ifade vermesi beklenen Y.K., bunun neden olduğu stres ve tacizcisiyle karşılaşacak olmanın yarattığı korkuyu yaşamaya başladı.

DURUŞMADAN 2 GÜN ÖNCE FENALAŞTI
Yaşadığı strese minik kalbinin dayanamadığı öne sürülen Y.K., duruşmadan iki gün önce geçen pazartesi günü evinde fenalaştı. Kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Göz yaşlarıyla toprağa verilen Y.K.'nin tacizden sonra ve dava gününün yaklaşmasından dolayı yaşadığı ağır stres ortamından dolayı kalp krizi geçirdiği ileri sürüldü. 

Davanın geçen çarşamba günü yapılan duruşması ertelenirken, olayın peşini bırakmayacaklarını söyleyen baba T.K., "Tacizden sonra kızım çok korktu. Biz olaydan kısa süre önce bu sokağa taşınmıştık. Meğer bütün komşularımız biliyormuş adamın öyle olduğunu. Kızı da hatta uyarmış komşularımız. Kızım tacize uğradığını söylediğinde bize saldırdılar. Şimdi kızım hayatını kaybetti. Şimdi taşınıp gittiler ama ben ceza alması için elimden geleni yapacağım" dedi.

SAVCILIKTAN Y.K. AÇIKLAMASI

İzmir'in Bornova İlçesi'nde, evde fenalaştıktan sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden ve 4 ay önce cinsel istismara uğradığı belirtilen ilkokul öğrencisi 9 yaşındaki Y.K.'nin ölümüyle ilgili olarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafıdan yazılı bir açıklama yapıldı. Açıklamada, basında haber olarak yer alan konuyla ilgili iddialara değinilerek, "Dosya kapsamında delil toplama işlemleri hassasiyetle devam etmektedir. Olay her türlü boyutuyla soruşturulmaktadır" denildi.

SANIK ELİNİ KOLUNU SALLAYA SALLAYA GEZİYOR

Konu ile ilgili dava sürecini takip eden K. ailesinin avukatı Ayşe Esra Ünlü Polat, "Şüpheli T.Ç. yarım saat boyunca Y.K.'ya cinsel istismarda bulunuyor. Y.K. mücadele ediyor ama kurtulamıyor bir türlü elinden. Y.K. kurtulduktan sonra eve gidip anne ve babasına durumu anlatıyor. bu aşamadan sonra bizim savcılık şikayetimiz oldu. İfadeler alındı. Sanık T.Ç. ifadesinde suçlamaları kabul etmedi. Taciz olayından sonra Y.K., bu olayın altından kalkamadı. Behçet Uz Çocuk Hastanesi'nde psikolojik yardım almaya başladı. Geçtiğimiz Çarşamba ilk duruşma olacağı için aile çocuk korkmasın diye Y.K.'ya yardımcı olmaya çalıştılar fakat Y.K. Pazartesi günü fenalaşıyor ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybediyor. İlk belirlemelere göre kalp krizinden hayatını kaybetmiş. Kesin ölüm sebebi detaylı otopsiden sonra belirlenecek. Aile perişan durumda şu anda. Ve böyle bir suçtan dolayı sanık elini kolunu sallaya sallaya serbest bir şekilde geziyor. Bir diğer duruşmaya kadar sanığın kaçıp kaçmayacağı da biliniyor. Ölen öldüğü ile kalıyor. Sanığın yaptığı suçun bedelini ödemesi gerekiyor. Ne yazık ki Türkiye'nin acı bir gerçeği bu durum. Küçük yaştaki bir çocuğun hayatı söndü. Ailesi de sanığın bunun bedelini ödemesini istiyor" dedi. (DHA-İHA)