Anasayfa
Güncel
Atalay: Naylon gazeteciliğin önüne geçmek için tedbirleri sıklaştırdık

Atalay: Naylon gazeteciliğin önüne geçmek için tedbirleri sıklaştırdık

Ege Postası
20.09.2013 - 12:28

Basın İlan Kurumu (BİK) Genel Müdürü Mehmet Atalay, naylon gazeteciliğin önüne geçmek için tedbirlerini sıklaştırdıklarını söyledi. Atalay, "Görüşü ne olursa olsun. En sağdan en soldan iyi niyetle gazetecilik yapmak isteyenin yanında olacağız. Daha çok imkanlar elde etmesi için uğraşacağız." dedi.

Sakarya'da BİK Şube Müdürü Recep Bolat ile kurum çalışanı Devrim Ersen Özergin'i öldüren ve yerel gazete çalışanı Mustafa Süke'yi yaralayan Anadolu gazetesi imtiyaz sahibi Adnan Uyumaz'ın yargılandığı davayı izlemek için adliyeye gelen BİK Genel Müdürü Atalay, ilk olarak Sakarya Valisi Mustafa Büyük’ü ziyaret etti.

Daha sonra duruşmayı izleyen Atalay, adliye çıkışında açıklama yaptı. Kurum ve şehitlerin aileleri olarak olayın takipçisi olduklarını ifade eden Atalay, şunları söyledi: "Acımız gerçekten büyüktü. İki önemli şehit verdik. Bir arkadaşımız da yaralandı. Ciddi şekilde hayati tehlike atlattı. Bunun sonuna kadar takipçisi olacağız. ‘Adalet yerini bulsun’ arzumuz her zaman devam ediyor. Biz yargıya güveniyoruz. Mahkeme ertelendi. Söylenecek fazla söz yok."

Gazetelere yönelik yapılan denetimlere ilişkin bir soruyu cevaplandıran Atalay, mevzuatlarında denetlemeyle ilgili yeterli yetkilerinin bulunduğunu kaydederek “Biz bunu iyi niyetle uygulamaya çalışıyoruz. Meslektaşlarımızı korumaya çalışıyoruz. Onların maaşlarını alıp almadıklarını, daha iyi maaş alıp almadıklarını, ilan alan gazetelerin kendi üzerlerine düşen görevleri yerine getirip getirmediklerini, aldıkları paralarla naylon gazetecilik yapmamaları gerektiğini, sadece kendi aile üyelerini, bireylerini çalıştırıyor göstererek devleti hortumlamamaları gerektiğini her zaman söylüyoruz." ifadelerini kullandı.

Anadolu’nun her yerinde birbirinden güzel, samimi, iyi niyetli gazeteler ve gazeteciler olduğunu dile getiren Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz bu tür gazeteciliğin önünü açmak ve desteklemek için ve naylon gazeteciliğin önüne geçmek için tedbirlerimizi biraz daha sıklaştırdık. Bunun için bizim her an, her yerde, herkesi denetleme yetkimiz var. Bu yetkilerimizi kullanmaya devam edeceğiz. Her şey iyi niyet çerçevesinde oluyor. İlan alan gazeteler unutmasınlar ki kendilerini denetleyen ve ‘bunlar ilan alabilir’ diyen arkadaşlarımız sayesinde ilan alıyorlar. ‘Ceza kesilebilir’ dediği zaman da onları düşman olarak görmeyeceksiniz.

Şantaj haberciliği bitmiştir. Yalan haber olmayacak. Olmaması gerekir. İftira haberciliğinin olmaması gerekiyor. Habercilik yapacaklar. Görüşü ne olursa olsun. En sağdan, en soldan iyi niyetle gazetecilik yapmak isteyenin yanında olacağız. Daha çok imkanlar elde etmesi için uğraşacağız. Daha çok gazeteci çalıştırsınlar, daha iyi maaş versinler diye ve hak edenin daha iyi maaş alması için kamu ilanlarından yararlanması için çabalarımıza devam edeceğiz. Yaptırım yapmak gerekiyorsa, yeni tedbirler almak gerekiyorsa, mevzuatta değişiklikler yapmak gerekiyorsa bunları zaman içinde yapacağız. Ama hiç kimse sesini yükselterek, kaba güç gösterisi yaparak, bağırarak, ürküterek, korkutarak bir amaca ulaşamaz. Bu hiçbir şekilde hukuk devletinde olmaz."