Bayraklı'da maaş tartışması
Bayraklı Belediyesi meclis toplantısında CHP İlçe Başkanı Cemalettin Alper’in belediyede çalışması tartışmalara neden oldu. AK Parti Meclis Üyesi Kemal Büyükkesim, Alper’in taşeron şirkette işten çıkartılarak 11 bin TL tazminatının verildiği günün ertesinde yeniden işi alındığını söyledi. Durumun etik olmadığını belirten Büyükkesim’e Başkan Karabağ, “Çalışması etiktir. Bir sorun yoktur” dedi. Toplantıda ayrıca AK Partili Mikail Bilici de düğününe gelenlerin altın getirmesini istedi.
- Ege Postası
- 06.06.2014 - 21:07
Büyükkesim ve Karabağ arasında yaşanan gerilimin ardından bir dönem AK Parti’de siyaset yaptıktan sonra CHP’den meclis üyesi olan Hasan Karabağ da, AK Parti’ye yüklendi. Karabağ, “Kemal bey önce İl Başkan Yardımcısı Atilla Kaya ve Mahmut Badem’in nereden maaş aldığını açıklasın. Lafı uzatmasın. AK Parti toparlama bir partidir. Beni daha fazla konuşturursanız bir gün boyunca cevap vermek zorunda kalırsınız” dedi.
TAKILARLA GELİN
Toplantıda, hafta başında yaptığı açıklamalar ile gündeme gelen AK Partili Mikail Bilici bu kez kürsüden meclise hitap etti. İlk meclis toplantısında Soma faciasında sorumluluğu bulunanları eleştirdikten sonra kendi oturduğu Bayraklı’daki mahalleye sözü getiren Bilici, sokaklarda balici ve uyuşturucu satıcıların dolaştığını belirtip sorumluluklarını yerine getirmeyen vali, emniyet müdürü ve kaymakamı istifaya davet etmişti. Bilici konuşmasında görevini ihmal edenler için “fare, köpek, domuz” gibi ifadeler kullanmıştı.
Bilici bu toplantıda sözlerine açıklık getirirken yanlış anlaşıldığını söyledi. Bilici, “Ben görevini yapması gerekenler arasında bulunan ve görevini yapmayanlar için dedim. Soma’ya yakıştırma yaptım. Ben Hukuk’u, Anayasa’yı iyi bilirim.. Meclis üyesi seçildikleri bölgenin sıkıntısını başkanın, bürokratlarının, parti grubunun tesiri altında kalmadan sunan ve çözüm üretendir. Siyasette ön seçim olmayınca karanlık ilişkiler devreye girer. Başka isimler gelir. Biz mahallemizin sorunlarını anlatıyoruz. Benim referansım Binali Yıldırım ve sivil toplum örgütleridir. Konuştuğumuz zaman birilerine ağır geliyor ama gelmesin. Biz konuşacağız. Camide sakallı amcalarımız var. Namazında niyazındalar. Onların akrabası eroincilerin içindeyse camiye girmesinler. Önce o insanı oradan kurtarsınlar. Dini biliyor, Kuran’ı biliyorsam Allah’a inanıyorsam onun kıldığı namaza inanmıyorum. Biz kötü alışkanlıkları olanları da dışlamalıyız” dedi.
Bilici konuşmasının sonunda tüm meclis üyelerini oğlunun düğününe davet etti. Meclis üyelerinin toplum içine çıkarken ya da düğüne gelirken takılar ile gelmesini istedi. Bilici, “Komisyon toplantılarınızdan aldığınız paraların bir bölümü ile takı alın. Benim de düğünüm var ve o düğüne gelin” ifadelerini kullandı.
MALLAR YANDAŞLARA GİDECEK
Toplantıda konuşan CHP’li Meclis Üyesi Necati Yıldız, kentin tartışmalı konuları arasında yer alan İzmir İl Özel İdare’nin malları hakkında konuştu. Yıldız, malların yerele yani belediyelere bırakılması gerektiğini söyledi. Yıldız, “İl Özel idare malları ile ilgili hiç kimsenin aklına satıp, savurmak gelmemiştir. Bundan önce herkes taş üstüne bir taş koymuştur. Seçimden hemen sonra valinin başkanlığında oluşturulan ‘paylaşım komisyonu’ malları yangından mal kaçırır gibi hazineye devretti. Personel belediyeye, mallar başka yere gitti. Biz bir malın hazineye devrinin ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. Bundan önce Karayolları, Tekel Tütün Deposu da hazinenindi. Mallar oradan Özelleştirme İdaresi vasıtasıyla yandaşlara peşkeş çekildi. Bu mallar da yeni yandaşlara gidecektir. Kendini muhafazakar olarak nitelendirenlerin bu konuda muhafazakar olmaları, ecdat malını koruma kollama görevini yerine getirmelidir. Ecdat malını korumak ve kollamak sosyal demokratlara kalmıştır. İşin içine para girince ne muhafazakarlık, ne de dindarlık kalıyor. Bunu seçim öncesi tape kayıtlarından gördük. İzmir’in mallarını korumak konusunda AKP’nin meclis üyeleri de tavır koymalıdır” dedi.
VİCDANLAR YARALANDI
Konuşmasında Vali Mustafa Toprak’a da değinen Yıldız, “İzmir’de valilik yapan birçok isim üst düzey görevlere gitmiştir. Bunların içinde çok azı kötü şöhreti ile anılmıştır. Bir tanesi 18. Ve 19. Yüzyılda kenti yöneten Katipzadelerdir. Onlar fakirin fukaranın elinden malları almıştır. Valiliğin bulunduğu alan bile onlara aitti. Osmanlı Devleti gerekeni yapmış o dönemin valisinin malına mülküne el koymuştur. İzmir’e gelen valiler uğurlanırken havalimanlarında alkış ve gözyaşları ile uğurlanırdı. Bir tanenin arkasından bakılmadı. O da işadamının yurt dışına para kaçırma işinde adı geçen bir isimdi. Yeni vali gelince sevinmiştik ama kısa zamanda sükutu hayale uğradık. Soruşturmada soruşturma yapanları açığı alıp suçluları korudu. Kamu vicdanında derin yaralar açıldı. Tam da ‘belki affedilir’ derken bu kez İzmir’in malları konusunda tartışma yapılmış, hazineye devredilmiştir. Dün STK’lar kendisini ziyaret ettiğinde ‘mahkemeye versinler’ dedi. Unutmasınlar kamu vicdanı her türlü yargılamanın üstündedir” diye konuştu.
Yıldız’ın sözlerine AK Parti Meclis Üyesi Ali Kökoğuz yanıt verdi. Kökoğuz, “ Sayın Yıldız bana siyasetten öte falcılığa soyunmuş gibi geldi. Konuşurken ‘hazineye devredilen mallar satıldı’ diyor. Nereden biliyorsunuz. Falcı mısı? Özel İdare mallarının paylaşılmasında, hazineye devredilmesinde sakınca yoktur. Büyükşehir Belediyesi elindeki malları iyi işletsin. Şirketler zarar ediyor. Siz neyin peşindesiniz. Yok yerden konu çıkartıp vatandaşa paranoya yaratıyorsunuz. Çıkıp ‘illaki belediyeye kalsın’ demek yanlıştır. Vali çok güzel bir şekilde malları hazineye vermiş ve hazine vasıtasıyla süreç yürütülecektir” dedi. CHP’li Hatice Tatlı da, Trabzon’da ve başka yerlerde belediyelere malların devredildiğini İzmir ve Aydın’da ayrımcılık yapıldığını söyledi. Öte yandan belediye şirket Bay-Bel A.Ş’nin sermayesinin 2 milyon TL artırılmasına karar verildi. AK Partili üyeler karara karşı çıkarken oy çokluğu ile sermaye 3,5 milyon TL’ye çıktı.
Yorum Yazın