Yılmaz'la Çiğli üzerine A'dan Z'ye
Meclisim TV’de yayınlanan Son Nokta programına konuk olan Çiğli AK Parti İlçe Başkanı Adnan Yılmaz yerel siyeset ve ülke gündemiyle ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Yılmaz, Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak’a sert eleştiriler yaparken Çiğli'nin çehresini AK Parti belediyeciliğinin değiştirebileceğini ifade etti.
- Ege Postası
- 18.06.2013 - 11:13
“İLÇEYE YAPILAN SALDIRI BİZİM SOSYAL YARAMIZDIR”
Gezi Parkı eylemlerine değinerek sözlerine başlayan İlçe Başkanı Adnan Yılmaz, olayların bir yansıması olarak Çiğli’deki ilçe binasına yönelik saldırıları şöyle yorumladı; “Sayın Bakan’ımızın da katılımı ile açtığımız ve kendi ellerimiz ile açtığımız bir bina. Çiğli’de partimizin teşkilatını kurumsal hale getirmenin mutluluğunu yaşadık ve daha modern, rahat bir ortam yaratmaya çalıştık. O günden bu güne neler değişt? Biz siyaseti insan odaklı yapıyoruz ve çözüme dayalı çalışıyoruz. Ben demokrasi ve özgürlüklerden yana olan bir insanım. Beni en çok yaralayan da hakkımızdaki önyargıdır. Bizi tanısalar yanlış düşündüklerinin farkına varacaklar. Gezi Parkı eylemleri provoke ediliyor. Bir insanı inandırmak, bir insanı kandırmaktan daha da zor. Olaya karışan gençler yakalandı. Burada yaşanan olayları bu hale getirenler fiilen durumun bilincinde değiller. Gezi Parkı eylemlerinin arkasında ülkemizin gelişmesini istemeyen muhalif grup ya da gruplar olabilir. Biz bunların kim olduklarını az çok biliyoruz. Ama bir ilçe teşkilatının 15-16 yaşında siyasetle alakası olmayan gençler tarafından yakılması düşündürücüdür. Sonuçta bu gençler bizim sosyal yaramızdır” diye konuştu.
“DEMOKRASİ İNSANLARI SOKAKLARA DÖKEREK OLMAZ”
Eylemleri getirdiği farklı bir bakış açısı ile yorumlamaya devam eden Yılmaz, “Demokrasi insanları sokağa dökerek olmaz” dedi ve şöyle devam etti, “Olaylar bir ağaç meselesinden buralara geldi. Ama olayların odağında Gezi parkı eylemleri olmadığını artık cümle alem biliyor. O zaman biz de Çiğli’deki bir alt geçit sıkıntısı için insanları sokaklara dökelim. EVKA-5’teki o alt geçit sadece bir CHP, ya da bir AK Parti meselesi değil. Olayın altında demokrasi yatıyor. Faturayı seçilmişler ödeyecekler. Orada Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu da insanlara “Edepsiz” dedi. Kocaoğlu o insanlardan özür dilemelidir. Sonuçta o bölgenin insanları çözüm bekliyor. O insanlar CHP’ye oy vermiş ve çözüm bekliyor” diyerek gelişmeler karşısında hükümeti eleştiren CHP’yi özeleştiri yapmaya davet etti.
“CHP, ÇİĞLİ’DE İDEOLOJİ İLE SEÇİM KAZANIYOR”
Çiğli’de CHP iktidarının başarısının altında ideolojik sebepler yattığını savunan Adnan Yılmaz, “Çiğli’de CHP’nin yönetimi elinde tutmasının altında hizmetten yana bir memnuniyet yok. Bunun altında CHP’nin ideolojisine verilen bir oy yatıyor. Biz bu ideolojiden hizmet üreterek, insanlara yeni iş alanları ve gelir kaynakları, yeni sosyal imkanlar sağlayarak kurtulabiliriz. Mesela bazı ziyaretlerimde AK Parti’li olduğumu söyleyince insanlar elimi dahi sıkmıyor. AK Partili deyince insanlar bunun altından farklı anlamlar çıkartıyor. Bunu aşmak için, bu algıyı ortadan kaldırabilmek için halka kendimizi daha çok anlatacağız. Daha çok el sıkacağız. Yaptıklarımızı anlatmamız gerekiyor. Hükümetin yatırımlarını anlatmamız gerekiyor. İnsanlara nasıl daha çok şey katarız ona bakabilmemiz lazım. Ben bu yüzden ilçe başkanı olarak buradayım. Laf olsun diye siyasetin içinde değiliz. Biz kendimiz için değil, partimiz için çalışıyoruz. Biz devamlı proje üretiyoruz” dedi.
“ZAMANINDA ÇİĞLİ’YE SAHİP ÇIKAMADILAR”
Parti ve teşkilat olarak insanlardan kaçmadıklarının altını çizen Yılmaz, herkese eşit gözle baktıklarını ve kimseyi ötekileştirmediklerini kaydederek, “Parti olarak başarılı bir tablo çiziyoruz ancak başka sorunlar da var. Zamanla şevkini ve heyecanını kaybeden arkadaşlar var. Biz mecliste sadece el kaldırıp indirenleri istemiyoruz. Orada halkını savunacak, hakkını savunacak, vatandaşının arkasında duracak ve halkı için bir şeyler yapabilecek meclis üyelerine ihtiyacımız var. Zamanında Çiğli’sine sahip çıkanlar olsaydı en basitinden bugün Harmandalı’da o çöp sıkıntılarını bugün yaşıyor olmazdık. Ama Büyükşehir Meclisi’nde çoğunluk CHP’de ve yeterli üyeye sahip olmadığımız için bir şeyler yapamıyoruz. Benim meclis üyem olması gerektiği yerde hakkına sahip çıkamıyorsa bu beni üzer. Halk bize yüzde 50 oy vermiş, bize güvenmiş. Bizim de yükümlülüklerimiz var. Teşkilat olarak bizim de aynı şekilde görevlerimiz var. Olmamız gerektiği yerde olamıyorsak, bunun sorumlusu da teşkilat başkanıdır. Elbette teşkilatta sorunlar yaşadık, ancak bu partide hiçbir arkadaşımızla kırılarak dökülerek ayrılmadık. AK Parti’nin teşkilatında görev almak ayrı bir şereftir, ayrı bir onurdur. Bir örnek vereceğim, Hikmet Genç, bir gün facebook sayfasında yazdığı anons ile istifa şakası yapmıştı. Sonrasında aldığı anons cezasını yerine getirdi ve dedi ki, “Bu partide bir pirinç cezası bile almak bir onurdur” diye konuştu.
ÇİĞLİ İÇİN REÇETEYİ AÇIKLADI
AK Parti’nin Çiğli’de yerel yönetime geldiği takdirde sahil projesi, Çiğli’deki ulaşım sıkıntısının ortadan kaldırılması ve çöp tesisi ile ilgili sıkıntıları çözmek gibi üç önemli projesi olduğunu belirten Yılmaz, “Çiğli denizle barışık değil. Bir kere biz Çiğli’yi sahille buluşturacağız. Bunların yanında kuş cennetini ve doğal yaşam parkını sadece Türkiye’ye değil, dünyaya tanıtacak bir çalışmaya ihtiyacımız var. Doğal yaşam parkı da açıldığı günden bu yana yüzde 80 oranında ziyaretçi kaybı yaşadı. Bunları cazip hale getirecek şeyler yapmalıyız. Sahilimiz neredeyse tamamen sit bölgesi. İzmir’in arıtması orada. Her yer çamur. İnsanlar oraya gidemiyor” diyerek ilçedeki sıkıntıları ve çözüm yollarını anlattı.
SENDİKALARA GREV ELEŞTİRİSİ
Geçtiğimiz ay gerçekleşen KAFESAN eylemlerinde işçileri örgütlediği yönünde çıkan iddialara cevap veren Adnan Yılmaz, “Ben dava adamıyım. Benim işim Çiğli’ye hizmet etmek. Bizim işimiz insanları sokağa dökmek ya da işçileri örgütlemek değil. Biz bu işlerden anlamayız. Bu işi anlayan insanlara sormak lazım. Biz ne böyle bir çalışmanın içerisinde oluruz, ne de bu eylemi tetikleriz. Eylem yapmak herkesin hakkıdır. Seçim zamanı geldiğinde, sandık başında karar verecek olan da onlardır” dedi. Yılmaz ayrıca sendikalar tarafından hayata geçirilen grev kararını da şöyle yorumladı; “Grevin ucu kısmen bize de dokunuyor. “AK Parti’yi nasıl devirebiliriz'”, “AK Parti’yi nasıl yıpratabiliriz'” diyerek ortaya konan eylemler söz konusu. Vatandaş mağdur olmuş, esnafın dükkanı yağmalanmış, kurumlar zarar görmüş, yakılmış, yıkılmış, bunlar onların umurunda değil. Aslında asıl sorun burada zaten. Türkiye’nin onların baktığı çerçeveden anlatmaya kalkarsak, bu işin altından kalkmayız. Biz ortaya konan bu hareketlere katılmıyoruz. Grev, kurumlarda çalışan insanların elbette hakkıdır. Ama yürüyüş yapan herkesin de aynı fikirde olduğuna inanmıyorum.”
“SOLAK’A “AK” YANIT”
AK Parti İlçe Başkanı Yılmaz, Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak’ın “AK Parti 100 yıl geçse de Çiğli’yi alamaz söylemine ise, “Çiğli belediye başkanını oraya getiren AK Parti’nin oylarıdır ve yine AK Parti’nin oylarıyla gidecektir. 100 sene garantiyi nasıl verdi bilemem ama onu AK Parti getirdi, AK Parti’nin oyları ile gidecek” şeklinde yanıt vardı. Yılmaz, yine Solak’ın geçtiğimiz hafta söylemiş olduğu “Ben de çapulcuyum” sözlerine ise, “Ben ona oy verenlerin aynı fikirde olduğunu zannetmiyorum. Genel Başkanlarının da bu olaylara destek verdiği aşikar. Söylemlerine cevap vermek istemiyorum. Çapulcuyum diyorsa da çapulcudur, ama ben değilim” yorumu getirdi.
“ADAYLIK SÜRECİ BAŞLAMADI”
Yerel seçim süreci ve teşkilat bazında devam eden hazırlıklara da değinen Başkan Yılmaz, “Genel Merkez’in henüz bu konuda bir çalışması yok. Aynı şekilde teşkilat olarak bizim de bir çalışmamız yok. Ama basında yer alıp da aday adayı ve meclis üyeliğine aday olanlar da şu anda hata ediyorlar. Partimizin bu konuyla alakalı bir süreci yok. Bu benim için de geçerli bir durum. İlçe başkanları ben “Aday adayı olacağım” diyorsa, şu anda tamamen kendilerinin fikirleridir. Ama Genel Merkez kesinlikle bu yorumlara kapalı ve teşkilatların ilçe başkanları da adayım diyecekse kesinlikle istifa etmelidir. Aday olmak isteyen varsa da tamam ama, kesinlikle Çiğli’yi bilen ve Çiğli’den olan birisini istiyoruz. Çiğli’ye yine Çiğli’nin insanı sahip çıkar. Aynı havayı soluduğumuz insanla daha rahat yol alacağımızı düşünüyoruz” şeklinde açıklama yaptı.
ADAYLIK CEVABI: PARTİM NE DERSE O
Çiğli’de muhalefetin durumunu masaya yatıran Yılmaz, “Arkadaşlarımız muhalefet etmesi gerektiği yerde hakkını vererek muhalefet ediyorlar. Mücadele ediyorlar, ama bu demokrasi.azınlık konumundalar. Karşılarında da sonuçta çoğunluk var. İmkanı olmadan kendilerini yıpratmaları da doğru değil” ifadelerini kullandı. Adnan Yılmaz, sıkça konuşulan adaylık dedikodularına ise, “2009’da iki buçuk sene aday adayı olarak koşturdum ve inanan arkadaşlarım ile Çiğli’yi sokak sokak gezdim. Bu iş tamamen nasip işi. Ben olurum veya başka biri olur… Ben partimin neferiyim. Delegesi, üyesi, yarın belki yeniden ilçe başkanı. Nerede faydalı olacağıma inanırlarsa, Genel Merkez ne derse o. Şu anda adaylık ya da aday adaylığı yok. Biz çalışmalarımızı AK Parti’yi halka anlatmak ve oy oranımızı arttırmak için kullanıyoruz. Partimizi istenen noktaya getirmek benim görevim. Alnımıza yazılmışsa kimse engel olamaz, ama yazılmamışsa da dünyayı gezsek bile yine olmaz” şeklinde yanıt verdi.
“ÖNCE EĞİTİM”
AK Parti olarak yerel yönetime geldikleri takdirde eğitim alanında büyük hamleleri olacağını duyuran Adnan Yılmaz, planlarını şöyle sıraladı; “Biz Gezi olaylarından çok büyük ders çıkardık. Gezi ile Çiğli’nin ne alakası var diyeceksiniz ama, eğitim çok önemli. Önce eğitim. Atatürk’ün hayatını ve ilkelerini yansıtan bir gençlikten bahsediyoruz. Çiğli Belediyesi’nin bugün okullara yaptığı yatırım 44 bin lira.eğitime yatırım yapılmıyor. Bugün Güzeltepe’deki okulun kapısını dahi ben yaptırdım. Okullara yatırım yapıyorum diye gidip törenlere fotoğraf çektirmekle bu iş olmuyor. İhtiyacı olan ve parasızlıktan okuyamayan öğrenciler var. Bizim meselemiz bu öğrencileri okutabilmek. Ekonomik anlamda okuyamayan ve sosyal alanda zaten mağdur olanlara sahip çıkmazsak olmaz. Onlar orada mağdurken sen burada rahatsan ortada bir dengesizlik var demektir. 120 trilyon bütçesi olan bir belediyenin 40 milyonluk yatırımı oldukça komiktir.”
“6 TRİLYON PARA YOK OLDU”
Yılmaz, ilçede spor alanında yapılan faaliyetleri yeterli bulmadığını kaydederek, çarpıcı bir iddia ortaya attı ve “25 sporcu üzerinden 6 trilyon para yok oldu” diyerek sözlerine şöyle devam etti; “Çiğli 3’üncü lige çıkmak istiyorsa, inanmakla çıkar. Bir davaya inanmakla kazanılır. Futbolculara bu inancınızı aksettirmeniz gerekir. Bu işler parayla olmaz. Kaldı ki, futbolcuların aldıkları para da o kadar değil. Çok cüzi rakamlar alıyorlar. Ama Başkan Solak, 2 bin 500 sporcuya destek çıktığını dile getiriyor. Bana Çiğlispor’un yetiştirdiği bir tane sporcu göstersinler. Futbolcu, tekvandocu, tenisçi, judocu… Var m? Varsa yoksa futbol. Geri kalan sporcular da Galip Başkan döneminden kalanlar. Eğer bu alanda yatırım yapacaksanız, öncelikle spor tesisleri yapmanız lazım. Para harcamakla bu işler olmuyor. O insanlara sahip çıkacaksınız.”
Yorum Yazın