'İktidara' giden yolda örgütün vicdanı!
CHP’de 37. Olağan Kurultayı koronavirüs salgınının gölgesinde gerçekleştirildi.
Seyircisiz olarak yapılan kurultaya ben de kısıtlı sayıda katılımdan dolayı gitmedim.
Ancak gelişmeleri anbean orada bulunan dostlarımızdan, partililerden aldık.
Herkes aynı görüşte “İktidar Kurultayı”ndan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu “güçlü lider” profiliyle çıktı.
Yalnız birşey dikkatimi çekti.
Parti içi muhalefet iyice zayıflamış.
Hatta yok denecek kadar az diyebiliriz.
Kurultayda bir Önder Sav ekibi birşeyler yapmaya çalıştı.
Onun haricinde Kılıçdaroğlu’na üç isim rakip olmak istedi.
Eski PM Üyesi ve eski Milletvekili İlhan Cihaner, yine eski milletvekili Aytuğ Atıcı ve Kurultay Onur Üyesi Prof. Tolga Yarman üçü de yeterli imza sayısı 68’i bulamadı.
Demokrasi için bir kayıp mı yoksa iktidar hedefleyen bir parti için gereklilik mi bilemiyoruz ama...
Kılıçdaroğlu bu sefer rakip olacak isim için imza verilmesini istemedi galiba.
Tek adaylı, bol vaatli bir kurultayı geride bıraktık.
İkinci yüzyıla çağrı da yapıldı.
İktidar hedefine gidecek kadrolar da belirlendi
CHP iktidar olur m? Bunu zaman gösterecek.
Dönelim PM yarışlarına İzmir bunca olumsuzluğa rağmen 4 ismi PM’ye 1 ismi YDK’dan parti yönetmine gönderdi.
Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan’ı örgüt çizdi. Genel Başkanın listesinde olmasına rağmen içinden MYK üyelerinin seçileceği Parti Meclisi’ne giremedi.
Yaklaşık 6 ay önceki il kongresinde “İzmir’in patronu” olarak lanse ettiğimiz Tuncay Özkan’ın patronluğu kısa sürdü.
Bundan sonra yoluna bir sonraki seçime kadar İzmir Milletvekili olarak devam edecek.
CHP ilginç bir parti kökleri derinlere kadar uzanan ne zaman ne olacağı belli olmayan bir parti.
Biraz sivrilen ucu hemen buduyorlar.
Kurultay sürecinde bir başka ilginç nokta ise İzmir’de delege seçilemeyen İl eski Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’nun PM’ye rekor oy ile girmesi...
Şaşırtıcı değil mi'
Ancak arkasında “vefa” duygusunu bilen bir isimle yol yürüdüğü için şanslı bence...
Kim mi'
Tabii ki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer.
Kurultaydan önce Başkente gidip kamp kuran Soyer, il başkanları ve delegelerle toplantı üstüne toplantı yaptı.
Nalbantoğlu’nun PM’ye girmesi için sadece elini taşın altına değil, gövdesini ortaya koydu.
Ve nihayetinde seçtirdi.
Muradına erdi diyebiliriz.
Evet kurultaydan önce kulislerden gelen son bilgileri aktarırken, Erdal Aksünger’in durumunu yazmıştık.
31 Mart Yerel Seçimleri sürecinde PM’yi Bayraklı adayı noktasında kilitlemesi ona pahalıya patladı. O gün toplantıda Kılıçdaroğlu rest çekmişti.
Demek ki unutmamış...
36. Olağan Kurultayda liste delen Aksünger, bu kez oyunun dışında bırakıldı.
Kökleri derinelere uzanan partinin hafızası da çok güçlü anlaşılan.
Ayrıca bir parantez de 24. Dönem İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli’ye açmak gerekir.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun 80 kişilik anahtar listesine girmesi, “sürpriz” olarak yorumlanan Türeli liste dışı kalması en çok Kılıçdaroğlu’nu üzmüştür. Bizzat istediği ve görev tebliğ ettiği ismin seçilememesi büyük kayıp olarak dile getiriliyor.
Neden mi'
İktidar hedefleyen Kılıçdaroğlu’nun etrafında zaten yeterince siyasetçi var!
“Teknik adam” fazla yok.
Türeli siyaseti çok iyi bilmese de iyi bir ekonomi ve planlama uzmanı olduğunu herkes bilir.
Bilmeyenler için Türeli’nin öz geçmişinden küçük bir kesit vereyim.
Türkiye ekonomisinin makroekonomik dengeleri, kriz, sanayileşme, işsizlik ve yoksulluk konularında çalışmalar yaptı. Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatında planlama uzmanı olarak yıllarca çalıştı.
İktisatçı, Plancı; AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye Bölümünü bitirdi. Yüksek Lisansını ABD'de Güney Kaliforniya Üniversitesi Ekonomi Bölümünde yaptı.
İşte Kılıçdaroğlu bu özgeçmiş için listeye yazdı.
Hemen aklıma şu da gelmedi değil. CHP lideri neden Türeli'yi PM Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu'ndan (BYKP) yazmadı.
Ancak şöyle bir durum var Türeli her ne kadar liste dışı kalsa da partiye hiçbir zaman küsmez, çalışırmış.
Yine Kılıçdaroğlu’nun dışardan destek alacağı bir isim.
Gelelim Ednan Arslan’a...
Söylecek tek söz var.
Örgütün vicdanı!
Basamakları birer birer çıkan ayağı yere sağlam basan genç olmasına rağmen partinin her kademesinde görev almış bir isim.
Gençlik kollarından gelip 2003 Narlıdere gençlik kolları başkanı seçilmesiyle başlayan, sırasıyla ilçe başkanlığı, il başkan yardımcılığı, milletvekilliği kariyeri 41 yaşında rüyalarını süsleyen Parti Meclisi’ne girmesiyle devam ediyor.
Bize de tebrik etmek düşer.
Sırada Selin Sayek Böke var.
Seçimden seçime İzmir’e gelen Selin Hanım, Genel Merkez’de çok güçlü galiba!
Her seferinde listeye yazılabiliyor... Zaman zaman parti içi muhalefetle hareket etse de yine de Genel Başkanın göz bebeklerinden..
İsmi Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı için geçiyor.
Gelelim Devrim Barış Çelik’e..
İzmir İl Kongresi için ismi kulislerde il başkan adaylığı için konuşuluyordu.
O dönem tek adaylı kongre yapılması isteği nedeniyle aday olmamıştı.
Aradan geçen süre içinde sıkı çalışmış ve genel başkanın listesinde yer alarak partinin kurultaydan sonra en yetkili organı olan PM’nin bir üyesi oldu. Yolu açık olsun.
Gelelim YDK’ya giren Mahir Polat’a
Rekor oyla yeniden aynı göreve seçildi.
Demek ki örgütün takdirini kazanmış bir isim.
Kimseyi incitmeden, kavga etmeden ya da çatışmadan siyasi yolcluğuna devem ediyor.
Bunun karşılığını ise partili yoldaşlarından aldı.
Burada da Başkan Soyer’in Nalbantoğlu örneği gibi Polat’a verdiği destek de yadsınamaz. Soyer, Polat için de çok koşturdu, çok mücadele etti.
Gelelim kurultay değerlendirmemizin sonucuna;
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından anlaşılan...
CHP önümüzdeki dönemde daha kucaklayıcı olacak..
Daha birleştirici olacak...
Başta Kürt sorunu olmak üzere Türkiye’nin birçok sorununa eğilinecek.
Daha çok politika üretilecek.
Sığ tartışmalardan, gündem dışı konulardan uzak durulacak.
CHP’nin iktidar olmak için gündemi; Ekonomik kriz, işsizlik ve Türkiye’nin sosyal ve siyasal diğer çözüm bekleyen konuları olacak.