Murat Bakan'ın İzmir röportajı: Geri vites mi, zorunlu U dönüşü mü?

CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, İzmir’de Cemil Tugay ziyaretinden sonra verdiği röportajla gündeme oturdu. Röportajın içeriği kadar, röportajın yapıldığı mecra da dikkat çekiciydi.

Zira bu kez, Cemil Tugay’a yakın bir gazete tercih edilmişti…

 Siyasetinin ince ayar versiyonu.

Ama hadi mecrayı geçelim, Murat Bakan’ın söylediklerine bir bakalım. Özellikle şu cümle dikkat çekici: “Cemil Tugay’la biz çok sıkı mesai içindeydik ama İzmir’e yeterince vakit ayıramadık.”

Ne zarif, ne diplomatik bir savunma değil mi?

Yani özetle diyor ki: “Ben aslında İzmir’e geliyordum da gündem o kadar yoğundu ki...” İnsanın aklına hemen şu sorular geliyor: Peki Norveçli vekillerle kıyas yapacak kadar gündemin yoğun olduğunu kim söylüyor?

 Siz mi, Cemil Tugay mı?

Yoksa İzmir’deki CHP örgütleri mi?

Cemil Tugay’ın Kararlılığı Karşısında Esneme Hareketleri

Gelelim meselenin bam teline. Murat Bakan’ın Cemil Tugay’a yönelik geçmişteki sert söylemleri, Tugay’ın duruşu karşısında adeta bir “trajikomik geri vites”e dönüşmüş gibi görünüyor.

Neden mi?

Çünkü röportajda öve öve bitiremediği Cemil Tugay’la aralarının “hiç kopmadığını” söylüyor. Oysa CHP kulislerinde bunun tam tersi konuşuluyor: Bakan’ın, Tugay’a mesafeli durduğu ve aralarındaki soğuk rüzgarların seçim sürecine yansıdığı...

Ama işte siyaset böyledir.

Rüzgar hangi yönden eserse, yelkeni ona göre ayarlamak lazım. Bugün Cemil Tugay’ın kararlı duruşu, Murat Bakan’ın politik manevralarını bir hayli zorlamış olmalı ki bu röportaj bir “barış elçisi” havasında gerçekleşmiş.

“Kadrolaşıyor” İddialarına Zoraki Yanıtlar

Röportajın bir başka dikkat çekici kısmı da şu: benim yazılarımda gündeme taşıdığım Murat Bakan, hakkındaki “belediyelerde kadrolaşıyor” iddialarına yanıt veriyor.

 Ama nasıl bir yanıt?

 Şöyle: “Cemil Tugay bizim başkan olmasını arzu ettiğimiz, bunun için mücadele ettiğimiz bir arkadaşımız. Biz de bu işi hakkıyla yaptığını düşünüyoruz.”

Şimdi, burada bir taşla iki kuş vurma çabası açıkça görülüyor. Hem Cemil Tugay’a destek mesajı, hem de “kadrolaşma yok” savunması. Ama İzmir’deki CHP örgütlerinin bu açıklamalara gülüp geçmesi boşuna değil.

Çünkü herkes biliyor ki, bu tür iddialar durup dururken ortaya çıkmaz.

Hele ki İzmir gibi siyasi entrikaların merkez üssü bir şehirde…

Politika Ustası mı, Hesapçı mı?

Bu röportajın ardından CHP kulislerinde şu konuşuluyor: Murat Bakan, Cemil Tugay’ın kararlı duruşu karşısında geri adım atmak zorunda kaldı. Bu, siyasetin doğasında var elbette. Ama bu kadar belirgin bir U dönüşü, siyasetin ustalığı mı, yoksa hesapçılık mı?

İşte bu, cevabı kolay olmayan bir soru.

Velhasıl, Murat Bakan’ın bu röportajı bize bir kez daha gösterdi ki siyasette “geri vites,” bir zarafet sanatı olarak sunulabiliyor. Ama herkes her şeyi görüyor ve bu kez "bu açıklamalarla kimseyi kandıramaz" diyenlerin sayısı bir hayli fazla...