Dolar 34,1427
%0.02
Euro 38,0117
%0.25
Altın 2.891,820
%0.22
Bist-100 10.096,00
%2.11

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
CHP Narlıdere'de gövde gösterisi

CHP Narlıdere'de gövde gösterisi

CHP Narlidere İlçe Başkanlığı tarafından organize edilen dayanışma yemeğinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin CHP'yi eleştirenleri topa tuttu ve, "Gerçekleri saptırarak her gün televizyon ekranlarında nasırına basılmışcasına bağıranlara söyleyebileceğim tek laf ;Bunlara siyaset adamı devlet adamı denmez. Bunlara siyasi köçek derler” dedi. Narlıdere İlçe Başkanı Asker Güneş ve Belediye Başkanı Abdul Batur ise 2014 seçimlerinde hedeflerinin yüzde 75 oy oranı olduğunu belirttiler.

  • Ege Postası
  • 01.02.2013 - 21:10
BURAK ÖZER-HABER SERVİSİ- Üç günlük programı kapsamında İzmir'e gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, Narlıdere İlçe Örgütü’nün düzenlediği yemeğe katıldı. Dostluk ve Dayanışma Yemeği’ne partililerin yanı sıra CHP İzmir milletvekilleri Mehmet Ali Susam, Mustafa Moroğlu, Aytun Çıray, Hülya Güven, Erdal Aksünger, Musa Çam, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin ve il yönetim kurulu üyeleri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm, Alaçatı Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce ve  Genel İş Sektereti Kani Beko katıldı.

KESKİN'İN GÜNDEMİNDE DEMOKRASİ

Keskin, yemekte yaptığı konuşmada, Türkiye’nin demokratik bir dirence ve yeni bir restorasyona ihtiyacı olduğunu dile getirdi. Keskin" Türkiye’de demokrasinin insanları için bir umut ve mutluluk kaynağı olmaktan çıktığının altını çizen Keskin şunları söyledi;,

"YARGI İKTİDARIN ŞUBESİ HALİNE GELDİ"
Ülkemizde bugün demokrasiyi yalnızca oy çoğunluğuna indirgeyen anlayış, kuvvetler ayrılığı ilkesini rafa kaldırmış, parlementoyu ve yargıyı yürütmenin tasarrufu altına sokmuştur. Yargı, iktidarın bir şube müdür haline gelmiştir. Türkiye’deki yurtseverleri hapse tıkan bir müfreze kolu haline getirmiştir. Ülkenin aydınları, yurtseverleri siyasal iktidarın talimatı doğrultusunda 'Silivri Toplama Kampı'nda hepsi toplanmış, insanlar adalet aramaya başlamışlardır. Şimdi Silivri’den zulüm sesleri, haksızlık sesleri yükselmeye başlamıştır. Türkiye’de adalet mekanizması işlevini yitirmekten uzaklaşmış, adalet mekanizması adaleti linç eder hale gelmiştir. Yargı demokrasinin dördüncü ayağı olma niteliğini kaybetmiş, insanlarımızın haber alma ve bilgi edinme özgürlüğünü kendisi kuşa çevirmiştir. Artık basın dördüncü güç olmaktan çıkmış, siyasal iktidarı mutlu edecek, onun talimatları doğrultusunda kamuoyuna yönlendirme işlemini yerine getirir hale gelmiştir. İnsanlarımız doğru haberi, doğru bilgiyi almaktan çekilmiştir.

TÜRKİYE POLİS DEVLETİ HALİNE GELMİŞTİR
İktidar insanlarımızı zihinlerinden zaptederek toplumu tutsak edip, dönüştürme projesini uygulamaya başlamıştır. Bunların olduğu bir ülkede demokrasiden bahsedilemez. Türkiye hızlı bir şekilde Polis devleti haline dönüşmüştür. Bu olumsuzluğu gizlemeye çalışan siyasal iktidar mensupları özellikle başbakan geride kalmış acıları kabuk bağlamış yaraları kaşıyarak, insanların dikkatlerini başka yöne çekmeye ve hedef saptırmaya gayret etmektedir. CHP’ye fütursuzca saldırılar yapıyor, CHP’yi sıkılmadan faşist olarak nitelendirmektedirler. O faşist olarak nitelediği CHP bu toplumun yaşamış olduğu bütün dönüşümlerde imzası olan bir partidir.



"BUNLAR SİYASİ KÖÇEK"
CHP’de ayrım yoktur. Biz cumhuriyeti kuran bir partiyiz. Herkes CHP’de en üst noktaya gelme şansına sahiptir. Aynı saygıyı görme hakkına sahiptir. Herkes Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşıdır. Bu gerçekleri saptırarak her gün televizyon ekranlarında nasırına basılmışçasına bağıranlara söyleyebileceğim tek laf;Bunlara siyaset adamı devlet adamı denmez. Bunlara siyasi köçek derler... Bu iktidar kendi kafasında oluşturduğu projeleri Türkiye’ye dayatabilmek için “Toplumu dönüştürme projesi” uygulamaya başladı. Tarihimizden gelen bağımsızlık ve onur simgelerini yapay gerekçeler ile insanlarımızın zihinlerinden çıkarabilmek için 30 Ağustos’un, Cumhuriyet Bayramı’nın kutlanmasını engelleyerek yaşayan jenerasyonu ve gelecek nesilleri o güzel günlerin bilinci ile ayakta durmasını engellemeye çalıştı. 30 Ağustos bayramı yalnızca Türkiye’nin bağımsızlık meşalesinin yakıldığı bir süreç değildir. Dünyadaki bütün mazlum ulusların bağımsızlık direncini harekete geçiren bir harekettir. İnsanlarımızın içi rahat olsun. CHP olduğu süreci bütün bayramlarımızı kutlayacağız.Bizim işimiz yalnız oy peşinde koşmak değildir.

TÜRKİYE'DE VERGİ ADALETSİZLİĞİ VAR
Türkiye ekonomisi sıkıntılı hale gelmiştir. Cumhuriyetin 90 yıllık üretim, hizmet üniteleri özelleştirme adı altında dikensiz gül bahçesi haline getirilerek yandaşlara peşkeş çekilmiştir. Türkiye’nin var olan temel sorunları bırakın çözüme kavuşmayı, daha devasa boyutlara ulaşmıştır.
Bugün ülkemizde 25 milyon insan çalışıyor. Bunun 13 milyonu kayıt içi. 12 milyonu kayıt dışı asgari ücretleri yaşamını sürdürme mecburiyetinde kalıyor. Kişi başına 10 bin dolar milli gelir olan ülkede 13 milyon insan açlık sınırı içerisinde 1 milyon insanı ise mutlak açlık sınırı içerisinde yaşıyor. Üniversiteli gençlerimiz işsizlik sorunun girdabında kapı kapı dolaşarak enerji ve bilgilerini kahve köşelerinde harcamak zorunda bırakılıyorlar. Her birisi paslı vidaya çevrilmiş şekilde Türkiye’nin en önemli sıcak doruklarından birisi işsizlik haline gelmiştir. Vergi adaletsizliği Türkiye’nin temel sorunlarından birisidir. Ülkenin temel sorunlarına baktığınız zaman en adaletsiz sorunu vergidir. Toplanan vergilerin yüzde 50’ye yakını vasıtalı vergilerden elde ediliyor. Zengin ve fakir arasında fark yapılmadan alınan bu vergi Türkiye’deki adaletsizliğe yeni boyutlar kazandırıyor. Böyle bir vergi adaletsizliği, çarpıklığı, afrikanın en geri ülkelerinde bile görünmüyor. Bunları görmezden gelen siyasal iktidar Televizyon ekranlarına çıkıp Türkiye’ye çağ atlattıklarını söyleyecek kadar fütursuz laflar ediyor.

YAŞASIN CHP İLKELERİ, YAŞASIN CHP
CHP’ye içten ve dıştan yapılan saldırılar bizi yıldırmamalıdır yıldırmayacaktır. Her saldırı bizim mücadele azmimizi pekiştirecektir. Bunun için parti içi bütünlüğümüzü pekiştirmek zorundayız. Parti içi bütünlüğümüz bizi karanlıktan kurtarır. Bütün CHP’liler dayanışmasını pekiştirecek bir anlayış içerisinde hareket etmek zorundayız. Dayanışma içerisinde bunu yerine getireceğiz. Uzatın ellerinizi benimle ve sarılınız yaşasın çağdaş uygarlığı yakalama mücadelemiz diye bağırınız. Yaşasın Anadolu insanının soluk benizli insanların insanca yaşama mücadelesi diye haykırınız. Yaşasın CHP’nin ilkeleri yaşasın CHP, yaşasın CHP’liler. Yolunuz açık olsun başarı sizin olsun…..

ASKER:BİR ŞEY DAHA ÖĞRENDİM


CHP İlçe Başkanı Ali Asker ise yaptığı konuşmada, "  CHP Narlıdere İlçe Örgütü olarak  seçim startını veriyoruz. Hayatımda bir şey daha öğrendim. Örgüt ve örgüte saygının ne demek olduğunu öğrendim. Bugün Adnan Başkanımız bunu bana bir kere daha öğretti. Büyük acısını içimizde hissediyoruz. Ama kendisinin acısına rağmen, “Ben örgütüme söz verdim. Örgütümün yanında olacağım” demesi bir çok şeyi bana öğretti. Kendisine çok teşekkür ediyorum" dedi.



BATUR "HEDEF YÜZDE 75"
İlçe Başkanı Güneş'ten sonra söz alan Narlıdere Belediye Başkanı Abdul Batur ise, "Narlıdere’de ilçe örgütü ile belediye başkanı hiç kavga etmez. Daha çok birbirine destek olur. Birbirini sever sayar. Bizim nerede eksiğimiz olsa ilçe örgütümüz arkamızdadır. Bu duruş CHP’yi Narlıdere’de bir numara yapıyor. Bize eleştiri getirenlere, bize taş atanlara biz çiçek atıyoruz. Atmaya da devam ediyoruz. Çünkü bizim bir hedefimiz var. Geçen seçimde yüzde 70 ol almıştık. Bu seçimde de yüzde 75 oy alacağız. Sadece İzmir’de değil Türkiye’de rekor kıracağız. Bunun sözünü veriyoruz"dedi.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.