CHP'de fırtına öncesi sessizlik
İzmir CHP örgütünde fırtına öncesinin sessizliği hüküm sürerken, bir yandan da 2019 seçimlerinde milletvekilliği, belediye başkanlığı ve belediye meclis üyeliğinin düşlerini gören dostlarımız, baharın gelişini müjdeleyen kır çiçekleri gibi filizlenmeye başladı bile. Aday adaylığını düşünen bu dostlarımızın yüreklerinde gizlediği o aşkın sessiz çığlıklarını hissetmemek mümkün değil.
Aday adaylığı, siyasi partilerde hoşgörü kültürünün en güzel halidir. Vazgeçilmesi, engellenmesi mümkün olmayan bir tutkudur nedense. Bu tutku, hazan mevsiminde sararıp solan güz yaprakları gibi aday adaylarının kalplerini imkânsız bir aşkın sancısı gibi kıvrandırır, hüzünlendirir.
Aday adaylığı süreci, partililerin gönüllerinde yer almak için güzel bir fırsattır. Bu süreç, karşılıklı sevgi, saygı ve sıcak ilişkilerle bezenmelidir. Kin ve nefret tohumları ekerek, saçarak gönüllerde yer almak mümkün değildir.
Siyaset arenasında karşınızdaki kişilere kendinizi istediğiniz kadar başkalaştırarak anlatın; ikna edemezsiniz. Ancak onun anladığı kadarsınızdır. İnsanların gönlünde, gerçek kişiliğiniz ve niteliğiniz dışında yer almanız asla mümkün değildir.
Siyaset arenasında yalan yanlış konuşarak dost kazanmaktansa, doğruları söyleyerek düşman kazanmak her aday adayının ilkesi olmalıdır. İftira ve gerçek dışı söylemlerle rakiplerini itibarsızlaştırarak öne çıkmaya çalışanlar, "Keser döner sap döner gün gelir hesap döner." deyimindeki gibi öyle bir zaman gelir ki o sözlerinin altında ezilir, utancından toplumun yüzüne bakamaz bin pişman olur.
Bir de söylenmesi gereken doğruların, söylenmesinin ve söylenmemesinin geç kalındığı anlar, akıp giden bir pınarın suyu gibi bir daha geri gelmez ve "Keşke"ler anlamını yitirir. Kırıp dökülen kalplerde açtığı yaranın sızısı yıllarca unutulmaz
Aday adaylığı için şimdiden kapımızı çalmaya başlayan sevgili dostlarımız, aday adaylığı sürecinde kendilerini ifade ederken, sevgi, saygı dilini kullanmalıdır. Uydurulmuş, gerçek dışı efsanelerden söz etmemelidir. Kimsenin onuruna, kişiliğine, ailesinin kutsallığına dil uzatmamalıdır. Gönülleri yaralayıcı sözlerden kaçınmalıdır..